Sabah gazetesi yazarı Hilal Kaplan, hakkında tutuklama kararı bulunan Sedat Peker'in Serdar Ekşioğlu gerçekleştirdiği telefon görüşmesinin kaydına ilişkin değerlendirmede bulundu.
'Sedat Peker dosyasında Taha Ün de araştırılmalı' başlıklı yazısında sözlerine "Ekşioğlu, 'Reis' diye hitap ettiği Peker'e eşimle görüşme ayarlamaktan bahsetmiş. Bunun üzerine sadece FETÖ ve CHP trollerinin değil, Davutoğlu ve 'öğrencisi'nin desteklediği ekiplerin saldırısına da uğradık. Ama ortada ilginç bir durum var" diyen Kaplan, Davutoğlu'nun kendisine milletvekilliği teklif ettiğini iddia etti.
Kaplan'ın yazısından ilgili bölüm şöyle:
"Trump'a sorduğum sorudan HaberTürk yayınına bağlanmama, Davutoğlu hâlen makam ve güç sahibiyken onu eleştirmemden ve bana 'sus payı' olarak sundukları milletvekilliği teklifini elimin tersiyle itmeme değin para veya makam peşinde sıradan bir yazar hiç olmadım; bundan sonra da olmayacağım.
İstanbul'un en ücra semtlerinden birinde altı yıldır bir dairede (villa veya yalı değil, daire) oturuyoruz ve beş yıldır aynı arabaya biniyoruz. Her gün halimize şükrederek kendi doğrularımız çerçevesinde yaşıyoruz ve bundan büyük saadet tanımıyoruz.
Akçeli veya karanlık tek bir işle dahlimiz olduğunu ispatlasınlar; bugün çeker giderim. Örneğin İmamoğlu trolleri de yerel seçim öncesi İBB'den ihale aldığımıza dair bir dedikodu yaydırmıştı; 'Belediye artık sizde, hodri meydan' diyerek onlara da meydan okumuştuk. O gün, bugündür ses yok.