Ayşın Akyarlı Savatlı / New York / Medyafaresi.com
3 Kasım’a 19 gün kala, ABD başkanı Donald Trump ile rakibi eski başkan yardımcısı Joe Biden, bugün aynı saatte iki farklı televizyon programındaydılar. Normalde ikilinin bir arada bir tartışma yapması planlanırken, başkan Trump’ın koronavirüs kapması nedeniyle tartışma programının uzaktan, sanal ortamda yapılması gündeme gelmiş, teklifin Trump tarafından kabul edilmemesi sonrasıysa tamamen iptal olmuştu.
Saat 20.00’de Trump bir saatlik program için Miami’de NBC kanalında sunucu Savannah Guthrie’nin karşısında, Biden ise Philadelphia’da sunucu George Stephanopoulos ile 90 dakika boyunca ABC kanalındaydı.
Koronavirüse yakalanan Trump, geçirdiği hastalık sonrası kendini iyi hissettiğini; Biden ile karşı karşıya geldiği 29 Eylül’deki televizyon programı öncesi test yaptırıp yaptırmadığını hatırlamadığını, münazara sonrası Perşembe akşamı yapılan testin pozitif çıktığını söyledi. Virüse yakalandığı dönem iyi ve güçlü hissetmediğini ve biraz ateşinin çıktığını anlattı. Maske kullanan kişilerin %85’inin virüse yakalandığını iddia etti.
Biden, Trump’ın koronavirüs hakkında, Paskalya döneminde sona erecek, yazın sıcaklık yükselmesiyle birlikte kökü kuruyacak gibi gerçek olmayan konuşmalar yaptığını hatırlattı. Amerikalıları maske takma konusunda uyarmadığı için suçladı.
Koronavirüs ile ilgili bir aşı çıkacak olursa, biliminsanlarının önermesi halinde hem kendinin kullanacağını hem de herkese aşı olmaları tavsiyesinde bulunacağını; hatta eyaletlerde aşının zorunlu hale getirilmesini isteyeceğini belirtti.
Beyaz üstünlüğünü savunan ırkçı grupları kınamamakla suçlanan Trump, bu suçlamayı reddetti; bu tür grupları her zaman kınadığını iddia etti. Hem beyaz ırkçı grupları hem de demokratların desteklediği Antifa gibi sol grupları kınadığını söyledi.
Vergiler konusunda Biden, orta sınıf için vergi artışı olmayacağını tekrar vurgulayıp, planlanan vergi değişikliklerinin sadece %1’lik en zengin kesim için olacağını; diğer tüm kesimler bakımından vergi indirimlerinin aynen devam edeceğini anlattı.
Gerçek dışı komplo teorileri üretmesi ile ünlü olan ve Facebook, Youtube gibi sosyal medya platformlarınca yasaklanan QAnon ile ilgili Trump hiçbir bilgisi olmadığını iddia etti. Moderatör tarafından QAnon taraftarlarınca, Demokratların pedofil olarak suçlandığının, Trump’ın ise bir kurtarıcı gibi gösterildiğinin hatırlatması üzerine sinirlenen Trump, tek bildiğinin grubun pedofili karşıtı olduğu açıklamasını yaptı.
El Kaide operasyonu ile ilgili, Biden’ı suçlayıcı, gerçek dışı bir tweeti retweet etmesi ile ilgiliyse, “Ben sadece paylaştım, karar insanların…” diye konuştu. Programın sunucusu Guthrie, sessizliğini koruyamadı ve Trump’a bir başkan olarak böyle bir paylaşım yapmasının yanlışlığını hatırlattı; “Siz ABD başkanısınız, herhangi birinin her önüne geleni retweet yapan amcası değilsiniz.” diye konuştu.
Biden, düşük gelirliler için 70 milyar dolara varan eğitim planını, ilk kez ev sahibi olacaklarla ilgili 15 bin dolarlık ödeme yardımlarını, küçük işletmelere verilecek destekleri açıkladı. 3-4-5 yaş grupları için okullarla ilgili yatırımlarını, okulların psikolog ve sosyal hizmetlileri istihdam edebilmeleri için vereceği teşvikleri anlattı. Siyahi seçmenlerden bu hedeflere ulaşmak için destek beklediğini hatırlattı.
Trump, gündemden düşmeyen vergileri hakkında Amerikan Ulusal Vergi Dairesi’nin (International Revenue Service - IRS) kendisine kötü muamele ettiğini söyledi. Vergi beyannamelerini hala neden kamuoyu ile paylaşmadığı sorulduğunda da her zaman olduğu gibi bir vergi soruşturmasının devam ettiği şeklinde bahanesini paylaştı.
400 milyonluk borcu olduğunu kabul eden Trump, bunun malvarlığının sadece küçük bir kısmına karşılık geldiğiniu iddia etti. Yabancı bankalardan kredi alıp almadığı konusunda “Bilmiyorum; ama olabilir.” diye cevap verdi.
Önümüzdeki Perşembe günü atamasının kabulü planlanan Amy Coney Barrett’ın Yüksek Mahkeme üyeliği hakkında Biden, seçim sürecine girildiği hatırlatmasını yapıp, hiçbir dönem seçime böylesi kısa süre kala bu tip bir atama yapılmadığını vurguladı. Senatodaki oturumlarda Barrett’ın kendine yöneltilen sorulara açık cevap vermekten kaçındığını söyledi. Düşük gelirliler için sağlık sigortası ile ilgili yasa (Affordable Care Act) bakımından bu atamanın kendisini endişelendirdiğini tekrarladı.
Başkan olması halinde Yüksek Mahkeme üye sayısında artırıma gidip gitmeyeceği konusunda durumun ve koşulların belirleyici olacağını; kürtaj hakkı, sağlık hizmetleri, LGBT hakları gibi konulardaki 6’ya 3’lük muhafazakar üstünlüğünün ne sonuçlar doğurabileceğine bakmak gerektiğini söyledi.
Yargıç Barrett ile ilgili olarak Trump, 2020 başkanlık seçimlerinin olası sonuçları hakkında bir görüşme yapmadıklarını belirtti. Ayrıca kürtaj hakkı ile ilgili bir dosya konusunda da aralarında herhangi bir konuşma olmadığını söyledi.
Biden kendi tasarısı olan 1994 tarihli Ceza Yasası’nı bir hata olarak nitelendirdi. Ancak bu konuda kendini suçlu bulmaktan çok eyalet yönetimlerini eleştirdi. Ceza sisteminin cezalandırma değil; iyileştirme ve rehabilitasyon odaklı olarak değişmesi gerektiğini söyledi.
Esrarı federal seviyede yasallaştıracağını; esrar bulundurmanın suç olmaktan çıkacağını söyledi. Polisin sokakta olmasını hala doğru bulduğunu ama bunun toplum iyiliğine olması gerektiğini anlattı. Sosyal hizmet sağlayanların, polislerin ve azınlık gruplarının bir araya gelip radikal değişiklikleri beraberce uzlaşı içinde gerçekleştirmelerini planlayacağını söyledi.
Donald Trump, uzun zamandır sözünü ettiği radikal bir göçmenlik yasası ile ilgili açıklama yapmak istemedi. Obama Care yasasını eleştirdi; ancak eleştirdiği ve iptalini istediği bu yasa yerine sağlık konusunda nasıl bir planı olduğu hakkında açıklama yapmaktan kaçındı.
Biden, transgender bireyler ile ilgili tüm ayrımcılığı sona erdirecek yasal düzenlemeleri hayata geçireceğini; her türlü ayrımcılığa son verecek adımları atacağını anlattı.
Biden, Trump’ın dış politika konusunda bazı yönleri ile başarılı olduğunu söyledi. Trump’ın “Önce Amerika” yaklaşımının ise Amerika’yı yalnızlaştırdığını belirtti. Nato müttefiklerinin kendilerine artık güvenmediğini; Kuzey Kore’nin daha fazla misil ve bombaya sahip hale geldiğini, İran’ın elindeki nükleer malzemelerin arttığını söyledi. Dünyada Amerika’nın güven kaybetmesinden yaşadığı rahatsızlığı dile getirdi. Dış politika konusunda Trump yönetimini plansız olmakla eleştirdi.
Gecenin önemli açıklamalarından biri Başkan Donald Trump’ın daha önce reddettiği başkanlığı kaybetmesi durumunda barışçıl bir yetki devri gerçekleştirip gerçekleştirmeyeceği açıklaması ile ilgiliydi. Bu kez Trump, yetki devrini seçimi kaybetmesi halinde barışçıl şekilde yerine getireceğini söyledi. Trump, 2016’da Obama yönetimi yetkililerinin kendi kampanyasına sabotaj yaptıklarını iddia etti. Seçim güvenliği ile ilgili hala kaygılarının olduğunu ifade etti.
Biden, seçimi kaybetmesi halinde, Amerika’nın, Trump’ın istediği bölünmeyi yaşamamasını dilediğini belirtti. Seçilmesi halinde tüm Amerikalıların başkanı olacağını söyledi.
Donald Trump, program boyunca çokça gerginlikler yaşadı, sunucuya karşı sesinin yükselttiği zamanlar oldu. Biden ise sakin, dinleyen bir imaj çizdi.
Donald Trump ile Joe Biden’ın karşılaşacağı üçüncü ve son başkanlık canlı yayın tartışması 22 Ekim’de Tennesse eyaletine bağlı Nashville şehrinde gerçekleştirilecek. Joe Biden, program öncesinde Donald Trump’tan koronavirüs testi talep edeceğini belirtti.