Abone Ol

İktidar'dan Sürpriz Teklif; Yarı Başkanlık Sistemi mi Geliyor?

Yeni Anayasa çalışmasında muhalefetin ısrarla karşı çıktığı "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi"nde revizyona gidileceği iddia ediliyor. AK Partili bir yetkilinin ifadelerine göre bu konuda muhalefetle "yarı başkanlık" sistemine benzer bir noktada buluşulabilir.

Yarı Başkanlık Sistemi mi Geliyor?

Türkiye gündeminde uzun süredir gelecek seçimlere ilişkin iddialar ve siyasi partilerin açıklamaları yer alıyor. Bunlardan en çok konuşulanı ise "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi." Bununla birlikte hükümetin "Yeni Anayasa" çalışması da gündem ısıtan diğer bir başlık olarak kendine yer buluyor.

BBC'den Ayşe Sayın'ın haberine göre; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "yeni yılın ilk aylarında millete sunacaklarını" açıkladığı yeni anayasa çalışmasında, "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde revizyona dönük" düzenlemelere de yer vermeyi planlıyor.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin 100 maddelik anayasa değişikliği önerisini tamamlamasının ardından Prof. Dr. Yavuz Atar başkanlığında oluşturulan Anayasa Bilim Kurulu oluşturan AK Parti, yeni anayasa çalışmalarını sürdürüyor.

AK PARTİ'NİN YETERLİ SANDALYESİ BULUNMUYOR

Anayasa değişikliği için Meclis'te MHP'nin desteğine karşın AK Parti'nin yeterli sandalyesi ise bulunmuyor. Habere göre; hem "geniş tabanlı anayasa" yapabilmek, hem de 2023 seçimlerinin "sistem referandumuna" dönüşmesini engellemek için yeni bir hamleye hazırlanıyor.

MUHALEFTLE DE GÖRÜŞÜLECEK

Anayasa taslağının önce MHP ile görüşülerek detaylandırılması düşünülürken kamuoyuna açıklanmadan önce ise muhalefete de götürülmesi de masada. Bu şekilde muhalefetin "baştan reddi ve karşı cephe" oluşturmasının önüne geçilmesi planlanıyor.

ÖNCEKİ ÇALIŞMA RAFA KALDIRILMIŞTI

Başkanlık sisteminin MHP'nin sürpriz desteğiyle hızla uygulanmaya başlanmasının yanında sistemde bazı aksaklıkların olduğu AK Parti'de kabul görüyor. Daha önce söz konusu duruma ilişkin "sistem revizyonu" tartışmaları gündeme gelmiş ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay başkanlığında sistemin aksayan yönlerine ilişkin bir "çalışma yapılması" kararlaştırılmıştı.

Ancak, sistem revizyonu tartışması, muhalefet tarafından "Başkanlık Sistemi'nden vazgeçiliyor" algısı oluşturulmaya çalıştığı gerekçesiyle rafa kaldırılmış, sadece Genel Kurul'un çalıştığı günlerde Meclis'te "nöbetçi bakan" uygulaması ile sınırlı kalmıştı. Ancak bu uygulama da beklentileri karşılamamıştı.

DENGE-DENETLEME DÜZENLEMESİ

AK Parti yöneticilerinin verdiği bilgiye göre anayasa taslağında, "denge-denetleme sistemi"nin güçlendirilmesi, kabine üyelerinin hem Meclis, hem de seçmene "hesap verebilirliğinin" sağlanması parlamentonun denetim yetkisinin daha da artırılmasına dönük düzenlemeler yer alacak.

KIRMIZI ÇİZGİ: SİSTEMİN HER KOŞULDA KORUNMASI

AK Parti'nin "kırmızı çizgisini" ise Başkanlık Sistemi'nin "her koşulda korunması" oluşturuyor. Bunun dışında, anayasanın "uzlaşma ve geniş tabanlı" olabilmesi için de nelerden "feragat edilebileceği" tartışılıyor.

İKTİDAR VE MUHALEFETİN TALEPLERİNİN ORTADA BULUŞMASI İŞARET EDİLİYOR

Yeni ve sivil anayasanın "geniş tabanlı" olabilmesi için iktidar ve muhalefetin taleplerinin "ortada buluşması" veya iki tarafın da en azından "ortaya yaklaşması" gereğine işaret ediliyor.

AK Parti Meclis Grubu'ndan bir yetkili, Başkanlık Sistemi'ne geçilmesinin anayasal yönden büyük ölçüde "iktidar talebinin" karşılanması anlamına geldiğine işaret ederek, sistemin "ortaya çekilmesi" konusunda nelerden "feragat edilebileceğini" şöyle anlatıyor:

"Anayasa eskiden muhalefetin vesayeti altındaydı. Buna karşı biz, ortada olması gereken anayasa eğrisini bize yaklaştırdık. Ama ikisinin ortada buluşması lazım. Biz zaten fedakarlıkta bulunacağız. Bu işi birlikte çözelim anlayışı ile muhalefete gidilip feragat edilecek konular ele alınabilir."

GENSORU, SÖZLÜ SORU...

"Feragat edilebilecekler" arasında, bakanların ve başkan yardımcısının parlamentodan, milletvekilleri arasından atanması ve Parlamenter Sistem'deki "güvenoyuna" benzer bir sistemle belli koşullarda "görevden alınması", gensoru, sözlü soru gibi Meclis denetim yollarının yeniden getirilmesi ile daha etkin bir "denge-denetleme" sistemi oluşturulması sayılıyor.

Muhalefetle masaya oturulduğunda bunlardan bir miktar daha "esnemeye gidilebileceği" ve "yarı başkanlık" sistemine benzer bir noktada buluşulabileceği ifade ediliyor.

BAŞBAKANLIK MAKAMINA SICAK BAKILMIYOR

Ancak "iki başlılık" yaratacağı gerekçesiyle yarı başkanlık sistemindeki gibi "başbakanlık" makamının yeniden ihdas edilmesine sıcak bakmıyor.

PARLAMENTO KOALİSYONU

Eski parlamenter sistemi muhalefetin de istemediğini ve bu nedenle "Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem" önerdiğine işaret eden AK Parti kurmayları, parlamenter sistemde Meclis'in "hükümet kuran, hükümet yıkan" işlev üstlendiği, Güneş Motel olayı gibi, "milletvekili transferleri", hülle yöntemleriyle hükümet kurma yolunu açtığı ve bunun da istikrarsızlık oluşturduğuna dikkat çekiyorlar.

Ancak "parlamentosu güçlendirilmiş" bir Başkanlık Sistemi'nin, iktidar değil "parlamento koalisyonunu" sağlayarak denge denetleme mekanizmasının oturmasının sağlanacağı vurgulanıyor.

AK Parti kurmayları, "Bakanların parlamentodan çıkmasının avantajı, yasama faaliyetinde koalisyon kurmak daha kolay olur, gerekirse diğer partilerden de kabineye bakan alınabilir. Bu, sistemi de konsolide eder, yasama faaliyetine heyecan getirir" yorumunu yapıyor.

"50+1 MASAYA GELEBİLİR"

Muhalefetle görüşmelerde "nabız yoklanması" düşünülen konulardan birisini ise cumhurbaşkanı seçilebilmek için gerekli oy çoğunluğu oluşturuyor.

Mevcut sistemde cumhurbaşkanının, seçilebilmek için "yüzde 50+1" olarak ifade edilen oyların en az yarısından 1 fazlasını alması gerekiyor.

AK Parti'de bir grup, sistemin özünün 50+1 üzerine kurulduğunu ve sistemin oturması halinde de bir sorun oluşturmayacağını düşünüyor. Ancak Başkanlık Sistemi'ne geçiş sürecinde tartışılan, daha düşük bir oranın da masaya gelebileceği ifade ediliyor.

Cumhurbaşkanının yetkilerinin bir kısmını parlamento ile paylaştığı bir sistemde, daha düşük bir oy oranı seçilmesi önerisine muhalefetin de çok itiraz etmeyeceği düşünülüyor.

Hatta, CHP'nin "Başkanlık Sistemi'nde iktidara gelebilmek" için daha düşük bir orana yaklaşabileceği görüşü savunuluyor.