Hülya Karabağlı / Medyafaresi.com Özel haber
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG) Üyesi Murat Çakır, iş cinayeti sayısında genel olarak bir azalma olduğunu bunun üretimin düşmesiyle alakalı olduğunu söyledi.
31 Ağustos 2018'de dövizdeki yükselişle birlikte ekonomik krizin tamamen görünür hale geldiğini ve ekonominin bel kemiği olarak bilinen inşaat sektöründe başlayan durgunluğun inşaata bağlı tüm sektörlerde de aynı soruna yol açtığını belirten Çakır, “İnşaata bağlı olan tüm sektörlerde işçi ölümlerinde azalma var. Bu azalma dediğim gibi ekonomi krize girdiği zaman inşaat sektörü de krizi giriyor” açıklamasını yaptı.
Kalp krizi ölümlerinde artış
Tarım, taşımacılık, konaklama, madencilik gibi sektörler ile tekstil ve gemide çalışanlar için genel bir artış olduğunu ifade eden Çakır, “İş kolu nedeni olarak baktığımızda otomatik olarak inşaat da azalma olduğu için yüksekten düşme de azalma oluşuyor ama genel iş kollarına baktığımızda kalp krizi geçirip ölenler de artış var” dedi. Çakır’ın verdiği bilgiye göre, ölüm nedeni olarak trafiksel kazalar ilk sırada yer alıyor. Bunu, ezilme ve göçük yüksekten düşme, kalp krizi izliyor.
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG) Üyesi Murat Çakır, medyafaresi.com’un iş cinayetlerine ilişkin sorularını yanıtladı. İşçi ölümlerinin hangi iş kollarında azalma nedeni ile oransal artışın yaşandığı iş kollarıyla ilgili şu çarpıcı bilgileri verdi.
“Genel olarak iş cinayeti sayısında azalma var ama tedbirden değil”
Genel olarak iş cinayeti sayısında azalma var ama bu bir tedbir alınması, denetim yapılması ya da sendikanın çok büyük atılımlar yapılmasından değil de üretimin düşmesiyle alakalı. İnşaatlarda çok yoğun bir durgunluk başladı, bu durgunluk metal sektöründe de aynı soruna yol açtı. İnşaata bağlı olan tüm sektörlerde işçi ölümlerinde azalma var. Bu azalma ekonomi krize girdiği zaman inşaat sektörü de krizi giriyor.
“İki işçinin yapacağı iş tek işçi tarafından yapılıyor”.
Tarım, taşımacılık, konaklama, madencilik gibi sektörler de oransal artış var, tekstil ve gemide çalışanlar için genel bir artış söz konusu. İş kolu nedeni olarak baktığımızda otomatik olarak inşaatta azalma olduğu için yüksekten düşme azalma oluşuyor ama genel iş kollarına baktığımızda kalp krizi geçirip ölenlerde artış var. Çalışma saatleri ve yoğun çalışmayla bağlı. Fabrikalarda 3 vardiyanın ikiye indiği söyleniyor. İki işçinin yapacağı iş tek işçi tarafından yapılıyor. Yine intiharlarda artış var bu yıl bizim işyeri kaynaklı olanlar 88, patlama ve yangınlarda artış var.
“Trafiksel kazalara bağlı ölümler il sırada, ezilme ve göçük ikinci”
Ölüm nedeni olarak trafiksel kazalar ilk sırada yer alırken, bunu ezilme ve göçük, yüksekten düşme kalp krizi, patlama ve yanma var izliyor.
“Çocuk ölümlerinde ve Afgan işçilerin ölümlerinde artış var”
Çocuk ölümlerinde artış var. 29’u 14 yaşında ve altında olmak üzere 67 çocuk ölümü var. Daha önceki yıllarda geçen sene de 67 olmuştu. Ama geçen sene 1923 işçi ölmüştü bu sene 1734 öldüğü için oran olarak artış gözüküyor. Keza 50 yaş üzerindeki işçi ölümlerinde artış var. Bu da emeklilik hakkını öne çıkarıyor, emekli olduğu halde maaşı yetmeyen çalışan ya da EYT’li olup bekleyen çalışan ya da sigortası ödenmediği için emekli olamayıp çalışan. Göçmen ölümlerinde oransal olarak artış var. Geçen yıl 110’du. Afgan işçilerin ölümlerinde artış devam ediyor. Suriyelilerin ölümlerinde azalış var.
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG), 2019 yılı iş cinayetleri raporunu açıklamıştı. Rapora göre, 2019 yılında 67'si çocuk en az 1736 işçi hayatını kaybetti. İSİG Meclisi'nin raporunda, yaşamını yitiren 1736 işçiden 115'inin kadın, 1621'inin erkek olduğuna dikkat çekildi. Ayrıca, 29'u 15 yaşın altında olmak üzere, 67 çocuk işçi de 2019 yılında yaşamını yitirdi. Raporda ayrıca, çoğunluğu Suriyeli ve Afganistanlı olmak üzere 112 mülteci işçinin hayatını kaybettiği bilgisine de yer verildi.
2019 yılında iş cinayetinde yaşamını yitirdiği belirtilen 1736 işçiden 181'i İstanbul'da, 74'ü İzmir'de, 72'si Antalya'da, 71'i Kocaeli'nde, 66'sı Bursa'da, 56'sı da Ankara'da hayatını kaybetti.
Hayatını kaybeden işçilerin 442’si tarım, 336’sı inşaat, 234’ü taşımacılık, 105’i belediye, 104’ü ticaret-büro, 70’i metal, 63’ü madencilik ve 50’si enerji sektöründe çalışıyordu.
İSİG Meclisi, iş cinayetlerine karşı yapılması gerekenleri ve acil talepleri şöyle sıraladı:
İSİG Meclisi, iş cinayetlerine karşı yapılması gerekenleri ve acil talepleri şöyle sıraladı:
1- Ölen işçilerin yüzde 98’i sendika üyesi değildir. Yani sendikasız çalışmak ölüm demektir. İş cinayetlerinin önlenmesi, sağlıklı ve güvenli çalışmanın ön koşulu işçi katılımıdır. İşçiler ancak sendikalaşarak bunu sağlayabilir. Ülkemizde sendikaya üye olan işçiler işten atılıyor, sermaye iş yerlerinde sendika istemiyor ya da istediği sendikayı getiriyor. Devlet daha da ileri giderek sendikaların yapacağı basın açıklamalarını, toplantıları, grevleri yani toplu pazarlık hakkını yasaklıyor. Bu noktada iş yeri İSİG kurulları, çalışan temsilciliği ve genel olarak sendikal örgütlenme üzerindeki baskılar sona erdirilmelidir. Grev yasaklarına son verilmelidir.
2- İş yerlerinde işçilere keyfi bir biçimde iş tanımı dışında işler yapıtırılıyor. Çalışma saatleri günde 10-12 saate ulaşıyor. Mesai ücretleri, izin hakları verilmiyor. Özellikle taşeron işçiler bu koşullarda çalışırken şimdi taşerona rahmet okutacak kiralık işçilik gibi kölelik uygulamaları getiriliyor. Özelde veya kamuda tüm güvencesiz çalıştırma biçimlerine son verilmelidir.
3- İş cinayetlerinin sorumlusu patronlar, bürokratlar ve siyasiler yargılanmıyor. Yargılananlar ise çoğunlukla günah keçisi haline getirilen iş güvenliği uzmanlarıdır. Yine mahkemeler iş cinayetlerini cezalandırmıyor, faillere 24 taksitli para cezası vererek serbest bırakıyor. İş cinayetlerinin sorumluları yargılanmalıdır.
Medyafaresi.com