Sabah gazetesinden Dilek Yaman'ın haberine göre; olay şöyle gelişti... Avukat G.Ö., nişanlısı S.A. ile geçtiğimiz günlerde İstanbul Kadıköy'de bulunan bir otele gitti. Otele giriş yapmak için kimlik ibraz eden çift odaya çıktı. Bir süre sonra otele gelen polis ekipleri, resepsiyon görevlisine A.'nın 'Resmi belgede sahtecilik' suçundan yakalama kararı olduğunu söyleyip odasını öğrendi.
A., gözaltına alınıp polis merkezine götürüldü. İddiaya göre avukat olduğunu söyleyen G.Ö., ifade vermeden önce nişanlısı olan müvekkili ile görüşmek istediğini söyleyerek nişanlısının arkasından polis merkezine gitti.
Karakolda bulunan avukat ve müvekkil görüşme odasının dolu olması nedeniyle çift bekleme odasına götürüldü.
Avukat Ö., bir süre sonra nişanlısının ifade vermek istemediğini belirtip savcı ile görüşmek istediğini, ifade vermek için adliyeye kendileri gideceğini söyledi. Polisler ise A.'nın ifadesi alındıktan sonra adliyeye sevk edilmesi gerektiğini belirtip, talebi reddetti.
Bu sırada, iddiaya göre avukat Ö., oyalamak amacıyla polis memurlarına sorular sormaya başladı. A. ise avukat nişanlısı polisleri oyalarken polis merkezinden kaçtı. Polis avukat hakkında tutanak tutulup durum savcılığa ihbar etti.
Avukat Ö. ile ilgili Adalet Bakanlığı soruşturma izni verdi. Avukat hakkında Ağır Ceza Mahkemesi'nde son soruşturmanın açılması için iddianame düzenlendi. Ö. suçlu bulunursa, 'gözaltına alınanın veya tutuklunun kaçmasına imkan sağlama' suçundan 3 yıla kadar hapis istemiyle yargılanacak.