İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Jeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Okan Tüysüz: “Bu bölgenin karakteristiği depremin süpriz olmadığını gösteriyor. Asıl süpriz 80 kilometre uzaklıktaki bir yerde binaların yıkılmasıdır. Bu deprem, bu bölgede olabilecek en büyük depremdir. Tarihsel geçmişinde de bu böyledir.
Yaşanan en büyük depremler 7.1, 7.2 civarındadır. Ayrıca yaşanan deprem Marmara Bölgesi’nde bir depremi tetiklemez. Olsa olma Samos Adası’nın kuzeyini tetikler. Önemli olan ve sorgulanması gereken bu yapıların neden yıkıldığıdır. Deprem doğal bir olaydır. 80 kilometre uzakta olan bir depremde yapıların yıkılması bir cinayettir.”
İSTANBUL UYARISI
Prof. Dr. Oğuz Gündoğdu: “Marmara Bölgesi’ndeki fay hattını çok iyi biliyoruz. Ancak bu denizdeki fay hattını pek bilmiyoruz. Ancak tarihsel verilere baktığımızda bu deprem başka bir depremin habercisi olamaz. Zaten yaşanan 6.9’luk deprem oldukça büyük bir deprem. Artçı sarsıntılar ise halen devam ediyor.
Aynı şiddette bir deprem İstanbul’a daha büyük zarar verir. İzmir’de yıkılan binalar eski yapılardı. İstanbul’da ise depreme dair hiçbir şey yapılmadı. Kentsel dönüşüm diye bir şey uygulanmadı. Bu açıdan baktığımızda İstanbul için böyle bir deprem çok kötü sonuçlar doğurur. Geçen yıl İstanbul’da yaşanan 5.8’lik depremde dahi çok sayıda okulun yeniden yapılmasına karar verildi.”
‘BÜYÜĞÜ OLMAZ’
Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan: “Depremi İzmir, Bayraklı, Alaybey, Karşıyaka, Bostanlı Mavişehir, Çiğli 4 kat daha büyük duymuştur. Deprem odağındaki yamulma 2 metre 36 santimdir. Depremden çıkan enerji yaklaşık 40 atom bombası gücündedir. En güvenli yer olarak Yamanlar Dağı davranmıştır. Bu büyüklükte ya da daha büyük deprem olmaz. Deniz içinde oluşan kırık boyu yaklaşık 74 kilometredir. Son 2 bin 500 yıl içinde bu bölgede bu büyüklükteki depremlerin sayısı yaklaşık 17 tanedir.”