Denizli'de kadınlar bir araya gelerek Şebnem Şirin'in öldürülmesini ve kadın cinayetlerini protesto ettiler.
Denizli Kadınlar Birlikte Güçlü Platformu’nun çağrısıyla toplanan kadınlar adına Hande Özkan açıklamayı okudu. Açıklamada, şu değerlendirme yapıldı:
“Dün, 27 Ekim Perşembe günü Şebnem Şirin’nin ölüm haberini aldık. Bizler biliyoruz ki sistematik bir şekilde her gün artan kadın cinayetleri tesadüfi değildir. Ancak bugün bir kadının daha katledildiğinden bunun üzüntüsünden bahsetmek için burada değiliz. Biz kadınlar bu katliamın faillerinin peşindeyiz. Her gün her yerde bu katliamların cenderesinde yaşam mücadelesi veren tüm kadınlar için buradayız. Tuba Tokbaş, Hazife Kurban, Aleyna Yurtkölesi, Şebnem Şirin ve ismini sayamadığımız, erkek şiddeti sonucu katledilen binler kadın isyanımızdır.
Kadınlardan İstanbul Sözleşmesi hatırlatması
Katiller ‘Seni öldürürsem iki ay yatar çıkarım’ diyebiliyorsa bu katilleri cesaretlendirenlerin, İstanbul Sözleşmesi’nden çekilenlerin, 6284 sayılı Kanun’u uygulamayanların suçudur. İstanbul Sözleşmesi’ni bir gece yarısı feshedenler, katillerin değil; yaşamlarını savunmak için sokaklardan ayrılmayan biz kadınların karşısına dikilen polisler, katillere ve tecavüzcülere indirim vermek için ne bahane bulacaklarını şaşıran erkek yargı hepsi bu kadın kırımının sorumlularıdır. Buradan bir kez daha hatırlatıyoruz, İstanbul Sözleşmesi’nden çekilerek kadınların ve LGBTİ+’ların yaşamlarını koruma, şiddete karşı politika geliştirme sorumluluklarınızı üzerinizden atamazsınız.
Kadın dayanışmasına soluk vereceğiz
Kadın cinayetlerini, çocuk istismarını, taciz-tecavüzü engellemeye dönük atılmayan her adımda öldürülen tüm kadınların faili erkek devletin kendisi olacaktır. Cinsiyet eşitsizliğinin ortadan kaldırılması gereken yerde kadını izole etmeye çalışmak -mesela kadın üniversiteleri açmak gibi adımlar- kadınların toplumdaki yerine ket vurmak demektir. Bizler yaşamın her alanında olacağız sizde alışacaksınız. Bizler gecede, gündüzde, işte, kampüslerde, sokakta olacağız, sizlerde kabul edeceksiniz. Kadına dönük her türden şiddetin karşısında isyanda olacağız. Nefes aldığımız her yerde kadın dayanışmasına soluk vereceğiz. Şebnem bizim yasımız değil, isyanımızdır.”