Karantina günlerini eşi ve kızı Narin ile geçirdiğini söyleyen Ali Sunal, Müge Dağıstanlı Erdoğan ve Gülşen Yüksel Salt’ın “Bu süreçte babanın filmlerini izliyor musun?” sorusuna, “Kaybettiğimizden beri izleyemiyorum, kızımla inşallah” diye yanıt verdi.
İşte Ali Sunal’ın açıklamalarından satır başları:
Kemal Sunal’ın ölümüyle ilgili de konuşan Sunal, “Hayatımda keşke demeyi hiç sevmem hatta kimsenin bu şekilde yaşamasını da istemem ama bazen ‘keşke o uçağa binmeseydik’ diyorum. Ama bununla yaşamam mümkün değil. O zaman kızıma karşı bu kadar güler yüzlü olamam böyle bir lüksüm yok” dedi.
KİLİTLİ ÇEKMECESİNİ ÖLÜMÜNDEN SONRA AÇTIK
Babasının özeline dikkat ettiğini ve ailece bu duruma saygı gösterdiklerini anlatan Sunal, “Babamın bir çekmecesi vardı kitlerdi orayı. Ama kilidi görseniz değsen açılacak. Ama hiç ellemezdik. Tabii vefatından bir süre sonra orayı açtık.”
“Bir sürü şey çıktı. Koleksiyon yapmayı severdi, biriktirdiği bir şeyler çıktı. Onun dışında Amerika’dan gelen bir mektup vardı. İngilizce yazılmıştı. Mektupta şöyle diyordu, ‘Seni hiç tanımıyorum. Filmlerdeki hiçbir şeyi anlamıyorum ama seni izliyorum ve bu beni çok mutlu ediyor’ dedi.
Babasının tam bir halk kahramanı olduğunu söyleyen Sunal, “Babama burada kötü bir şey söylesek kaç kişiyi karşımıza alırız düşünebiliyor musunuz? Ama bu durum benim açımdan çok kolay değil çünkü özlem daha da artıyor” dedi.
İNSANLARI ÇOK SEVERDİ
Sözlerine devam eden Ali Sunal, babam bir gün arkadaşlarıyla konsere gitmiş. Genç bir arkadaş gelmiş yanına ‘siz burada ne yapıyorsunuz’ diye sormuş. Babam da ‘neden’ karşılığını vermiş. O da ‘siz halk kahramanısınız’ demiş. Babam ‘peki buradakiler kim’ diye sorunca genç ‘halk’ demiş. Babam insanlarla bir arada olmayı çok severdi. İnsanlar da onu….
Sanatçı Kemal Sunal, 3 Temmuz 2000 tarihinde sanatçı arkadaşlarıyla birlikte Trabzon’a giderken bindiği uçakta, kalkıştan hemen önce geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitirmişti.