İşte Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satırbaşları:
İstanbul Maltepe'de umarım güzel bir miting gerçekleştireceğiz. Bir ülkede adalet yara almışsa o ülkenin kendi içinde barışı sağlaması mümkün değil.
Doktor arkadaşlarımın önerisi var, tempoyu koruyun diye. Bazen dozu kaçırıyorum daha hızlı yürüyorum. Biraz daha yavaşlıyoruz uyarı üzerine sonra belli bir tempoda devam ediyoruz.
Bir davaya inanıyorsanız, haklı olduğunuza inanıyorsanız emin olun yürürsünüz. Düzenli spor yapan bir insan değilim. Adalet için bir yürüyüş yapalım dedik, sağolsun yalnız bırakmadılar.
(CHP'li vekilin 'Erdoğan ve AK Parti Lahey'de yargılanacak' sözleri) Doğru bulmuyorum.
Şantaj ile kaybedilecek zaman yok. Hakim ve savcı orada. Onlar sizin hakim ve savcınız. Devletin hakimi ve savcısı demiyorum dikkat ederseniz.
Kendi söylemlerine dikkat etmeliler. Bizim ve FETÖ'nün sözlerini kıyaslayacaklarmış. Vallahi çok mutlu oluruz. Eleştirdiğimizde kıyameti koparıyorlardı 'Hoca Efendi'ye bunu nasıl söylersiniz.' diye. Kendi sözleri ile FETÖ'nün sözleri arasında paralellik var. 'Aynı menzil' sözünü eden ben değilim ki, 'aynı menzil' lafını söyleyen onlar. Gülen cemaatini devlete yerleştiren kim? Ben miyim? Bizim ve FETÖ'nün söylemlerini karşılaştıracaklarmış. Çok ama çok mutlu olurum. Duyduğum en iyi haber. Vallahi çok mutlu olurum.
Sesimin kesilmesi arayışı var ama bundan korkmayız.
(Kontrollü darbe sözleri) Kontrollü darbede derken şundan bahsediyoruz... Biliniyor mu evet biliniyor. Önleniyor mu? Önlenmiyor. Sonuçlarından yararlanılıyor mu, yararlanılıyor. FETÖ ile mücadele konusunda en kararlı ve namuslu duruşu sergileyen biziz. İktidar partisi soruşturmayı değil kapatmayı yeğledi.
Her seferinde Adil Öksüz olayının üstü kapatılıyor. Hangi gerekçeyle kapatılıyor? Bizim bunu öğrenmemiz lazım.