1. Bayram öncesi hazırlığında kimse senin yeteneklerine bakmaz. Üzerine bir de karton gibi baklava yufkaları da açtığın azarlanırsın.
2. Gerçekten çok başarısız dolmalar sarmanı görmelerine rağmen önüne bir tencere, bir kavanoz da yaprak koyarlar. Bir de sarma hızından sürekli şikayet ederler.
3. Bayram sabahı kahvaltı sofrası hazırlama görevi omuzlarına yüklenmiştir. Uykulu suratınla zeytin tabağı doldururken, erkek kardeşinin yardım etmesine de izin vermezler.
4. Odanda 5 dakika bile oturmanı kimse kabul edemezler. Seni yabanilikle, aileni sevmemekle suçlarlar.
5. Sanki başka kimsenin eli tutmuyormuş gibi sürekli senden çay dağıtman ve boşları toplaman beklenir. Hele evden bir erkek falan çay dağıtıyorsa akrabalar hemen "Kızım ayıptır kalk." demeye başlar.
6. Seni gören herkes "Var mı birileri?", "Evlilik ne zaman?" sorularıyla başının etini yemeye başlarlar. Adeta teyzeler, evlilik ve çay bardakları üçgenine sıkışırsın.
7. Eve girip yeni oturan misafirlere kolonya tutma görevi yine sendedir. Kolonya şişesi adeta eline yapılmış durumda gezersin.
8. Bayram ziyaretine gelen her çocuğu odaya toplayıp bakıcılık yapma görevi sendedir. Hele de bu çocukların sayıları sürekli artıyorsa odanda orta çaplı bir kreş kurulur.
9. Odandan çıkmanı gerektirecek herhangi bir şey olmasa dahi sürekli "Kızım üstünü giy, bayram bugün." şeklinde darlamalar başlar.
10. El öpmemek mümkün mü? Sevip sevmediğiniz herkesin elini otomatiğe bağlamış gibi öpmek zorundasınızdır. Ara sıra el-yüz yıkamakta fayda var.
11. Gece geç saate kadar kalkmayan misafirlere esneyerek mesaj verme görevi de sendedir. "Esnesene!" bakışlarını gördüğün an göreve başlarsın.