Dünyanın üçüncü, Avrupa'nın ise en büyük şelalesi, gölü ile birlikte Türkiye’nin önemli doğal miraslarından birisi olan Tortum Şelalesi, özelleştirme kurbanı oldu.
SON 4 AYDA 250 BİN KİŞİ ZİYARET ETMİŞTİ
Sözcü gazetesinden Orhan Bozkurt'un haberine göre UNESCO Dünya Mirası listesine girmeye aday Tortum Şelalesi'nde Erzurum Valiliği tarafından geçtiğimiz yıl çevre düzenlemesi uygulaması ile insanların çok daha kolay gezmelerine olanak sağlayan taş yollar ve seyir terasları yapılmıştı. Şelale çevresinde özel işletmelerin yaptığı yatırımlarla bölgede ciddi bir turizm potansiyeli sağlanmıştı. Çevre aydınlatmalarıyla da gündüz olduğu kadar gecede ziyaretçilere bir görsel şölen sunan Tortum Şelalesi, Covid-19 salgınına rağmen 2021 yılının son 4 aylık diliminde yaklaşık 250 bin yerli ve yabancı ziyaretçiyi ağırlamıştı.
Şelalenin susuz halinin son görüntüleri, gören herkesin içini burkmaya yetiyor. Ortada bir mahkeme kararı bulunmasına rağmen, şelalenin suyunu tamamen kesen, saniyede üç metreküp yerine sadece yarım metreküp su bırakan işletmeci şirketin suç işlediğini belirten vatandaşlar, insanlığın ortak malı olan bu dünya mirası doğa harikasına ilgili kurum ve kuruluşları sahip çıkmaya çağırdı.
Vatandaşlar, “Böyle giderse yıllar içinde doğal olarak oluşan yapı bozulacak ve travertenler kuruyarak parçalanmaya başlayacak, aynı zamanda yüzlerce metre uzunluğundaki dere yatağında da doğal hayat ölecektir. Bu doğa katliamına kimsenin seyirci kalmaması gerekir” diye konuştular.
Tortum Şelalesi'nin bulunduğu alandaki sosyal tesislerin işletmecisi olan Recep Ata, sosyal medyadan yaptığı paylaşımlarla tüm insanlığın ortak malı çağlayandaki katliama dikkat çekmeye çalıştı. Ata, “Ata yadigarı topraklarımızda tüm birikimimizi, alın teri ve emeklerimizi yatırma dönüştürerek tesisler kurduk. 32 yıldır bu doğa harikasını tanıtmak, turizme kazandırmak, istihdam sağlamak ve bölgemizin kalkınmasına katkı sunmaya çalışıyoruz. Ancak gelin görün ki bir şirket geliyor, memleketimizdeki en önemli doğa harikasını kendi çıkarları için heba ediyor. Buna kimse ses çıkarmayacak mı? Bu duruma bizim sessiz kalacağımızı kimse beklemesin” dedi.
Yıllar önce Hidro Elektrik Santrali İşletmesi ile buna benzer sorunlar yaşandığını da aktaran Turizm İşletmecisi Ata, “Enerji Üretim Anonim Şirketi ile sorunlar yaşadık, mahkemelik olduk. Çağlayan Mahallesi Köy İdare Heyeti, Uzundere Belediyesi ve İl Özel İdaresi davaya müdahil oldu. Dava sonucunda mahkeme, tarımsal sulamada dahil şelaleden 7 gün 24 saat süresiz akmak kaydıyla saniyede 3 metreküp suyun bırakılmasına karar verdi. Mahkeme kararının tüm ilgili kurumlarda olduğunu biliyoruz. Yine özelleştirme idaresinin şartnamesinde de bu mahkeme kararının da yer aldığını biliyoruz. İhaleyi alan firmanın bunu bilmemesi imkansız. Ancak şimdi bu karar uygulanmıyor. UNESCO ‘Dünya Mirası’ listesine girmeye aday, ‘yeşil cennet’ ve ‘sakin kent’ unvanına sahip Uzundere ilçesi sınırlarında bulunan bir doğa harikası, bu milletin turizm zenginliği ve bölge halkının da kalkınmasına yön verecek olan bir potansiyel göz göre göre yok ediliyor” diye konuştu.
UNESCO'nun ‘Dünya Mirası'na aday gösterilen Tortum Şelalesi, 48 metre yükseklikten akıyor. Şelale, 18'inci yüzyılda Balıklı Köyü yakınlarında bulunan dağda heyelan oluşması sonucu oluşmuş.
Tortum Şelalesi dünyanın en yüksek şelalelerin biri. Suyun coşkulu aktığı günlerde muhteşem bir görüntüye bürünen şelalenin üzerinden gökkuşağının eksik olmuyor. Artvin karayolunun 110'uncu kilometresindeki Tortum Şelalesi 2016 yılında Türkiye'nin 11'inci sakin şehri seçilen Uzundere ilçesi sınırlarında bulunuyor. Tortum Şelalesi aynı zamanda Türkiye'nin en büyük şelalesi olma özelliğine sahip