Maksim Gazinosu'nun sahibi Fahrettin Aslan'ın oğlu, Sacit Aslan, İpek Özbey'in, ''Dizideki gazino Maksim mi?" sorusuna, "Hayır orası Maksim değil" diye yanıt verdi.
O dönemlerde 'eğlence dünyası' denilince akıllara Maksim'in geldiğinin altını çizen İpek Özbey, Aslan'a, ''Siz dizideki karakterlerden bazılarını tanıyorsunuz. Kimdir onlar?" diye sordu.
Aslan, Özbey'in sorusuna, "Senaryoya katkısı olan Rana Deniz Er'in annesi ve babası Maksim'de çalıştı. Selim karakterindeki kişi de Zeki bey değil. Böyle bir dizide akla ilk Maksim geliyor ama orası değil. Maksim'de, Mathilda kulis arkasında, assolistlerin giyiminde yardımcı oldu. Kızı Aysel (Rashel), -ben isminin Rashel olduğunu da diziden öğrendim- annesi yaşlanınca aynı görevde çalıştı. Ben hiçbir zaman isminin Rashel olduğunu bilmiyordum. Yahudi olduklarını da bilmiyordum, beni ilgilendirmiyordu. Fıstık İsmet, bizim şoförümüzdü. Pera Palas'ın orada taksi durağı olan taksici bir arkadaşımızdı. Aslı Fındık İsmet. Ufak tefek bir adamdı" diye yanıt verdi.
Dizide bir karakterin, gazino işletmecisine, gayrimüslimlerin çalıştırılmamasını istemesinin gerçek olup olmadığı sorusuna ise Aslan, "Ben bu yaşıma geldim, böyle bir olaya şahit olmadım. Münferit bir olaydır. Genel yapısı itibariyle herkesin gayrimüslim diye tabir ettiği kişiler hakkında, herhangi bir devlet yetkilisinden böyle bir şey duymadım. Maksim'de dört-beş tane gayrimüslim çalışan vardı" dedi.
"Gayrimüslim insanlar, siyasi nedenlerle ülkeyi terk etmek zorunda kaldı. Siz kitabınızda 'Giderken de birçok şeyi beraberinde götürdüler' diyorsunuz. Bu götürdükleri şeyleri nasıl tanımlarsınız?" diye soran Özbey'e Aslan, "Onların kendi çalıştıkları işler içerisindeki ciddiyetleri, bilgileri ve adabı muaşeret kurallarına son derece sadık kalmaları yozlaştı. Bunun aksini inkar edenle sabaha kadar tartışırım. Bu mesleğe hizmet eden çok önemli salon personelleri de oldu bizim müessemizde, ben onlara da çok büyük saygı duyarım. Ama o kuşaktan sonra şu anda bir tek kişi ya kaldı ya kalmadı" diye yanıt verdi.