'Kuşum Aydın' lakaplı şarkıcı Muharrem Aydın Uğurlular'ın, Posta Gazetesi'nden Canan Danyıldız'a verdiği röportaj şöyle:
Dönüşünüz muhteşem oldu...
Susarım susarım, bir anda patlarım. Daha da güzel şeyler olacak. Gör bak.
‘Çika Çika’ çok sevildi...
Evet, yeni şarkım acayip tuttu.
Toparlama süreci nasıl başladı? Kimler destek oldu?
Demet Akalın, Ayla Çelik ve Metin Arolat beni ayağa kaldırdı. Allah bana bu üç insanı gönderdi, toparlandım. Her sanatçının çöküş dönemi olur. Bazısı maalesef hayata tutunamaz. Bazıları da, benim gibi böyle iyi insanlara sahip olduğu için toparlanır.
Nerede hata yaptınız?
En büyük hatayı yurt dışına giderek yaptım. Halbuki huzur bulmaya gitmiştim. Anneannem vefat etmişti, gözüm iş görmüyordu. Hepsi bu.
Ama bunu 'Kuşum Aydın bitti' gibi yorumladılar...
Aynen öyle. Bu yaşımda Demet Akalın’dan çok şey öğreneceğimi hiç düşünmezdim. Çok akıllı kızmış meğer. Bana bu piyasayı bir dakika bile boş bırakmamam gerektiğini öğretti. ‘Ben oldum, gideyim biraz dinleneyim’ demeyecekmişsin.
Nasıl engellediler?
‘Artık sahne yapamıyor, şarkı söyleyemiyor’, ‘Gözleri kapandı’ dediler. ‘Yurt dışında sevgilisini öldürdü’ diye bile yazdılar. Çok kıskanılan, hazmedilmeyen bir adammışım. Çok düşman biriktirmişim ama bunu hiç anlamamışım.
"O KUŞ ÖLDÜ BABY"
O boşluk döneminde hiç intihara kalkıştınız mı?
Düşündüm. Ama Allah’a inancım nedeniyle günah olduğunu biliyordum.
Peki şimdi?
Türkiye beni ‘Kuşum Aydın’ olarak tanıdı. Ama o kuş öldü baby. Kartal doğdu. Artık herkes benden korksun! O eski, masaların üzerinde gezen Aydın’ı silsinler kafalarından.
Yeni projeler neler?
Televizyon programım başlayacak, canlı şov yapacağım. Sahnem zaten var, haftada iki gün. Resim yapıyorum, sergi açmak istiyorum.
90’lardaki sahne kıyafetleriniz, pırıltılı gömlekleriniz hep olaydı!
Hiç pişman değilim. O zaman içimden öyle pullu taşlı giyinip efemine görünmek geliyordu, yaptım.
Olgunlaştınız mı?
Değiştim... Yedi sekiz yıl daha sahnelerde olup Bodrum’a yerleşmeyi istiyorum. Evimi zaten almıştım.
Çalışmadığınız süreçte nasıl geçindiniz?
Ayağımı yorganıma göre uzattım. Yatırımlarımı doğru yapmıştım. Ayrıca sigaram, kumarım, kadınım, içkim ya da gece hayatım yoktur. Savurgan da değilim. Zorlanmadım.
"BİR EVLADIM OLABİLİR"
“Bir çocuğum olabilir” diye açıklamalarınız vardı...
1987’de İsviçreli bir kız arkadaşım vardı. “Senden hamileyim benimle İsviçre’ye gel” dedi. 21 yaşındayım. Aileme nasıl söylerim? Kız kıyamet kopardı ama ben İsviçre’ye gidemedim.
Sonra ne oldu?
Şimdi kafayı taktım, araştıracağım. Çocuğu aldırmadıysa 30 yaşında bir evladım olabilir. Gidip arayacağım.
Varsa mutlu olur musunuz?
Deli gibi mutlu olurum, keşke öyle bir şey olsa. İçime varmış gibi doğuyor.
Yoksa yapmak ister misiniz?
Evladıma bırakacağım geçmiş, onu zorlar. Çocuğumu kendime düşman edemem. Onun için 51 yaşından sonra böyle ciddi işlere girmem.
"ESTETİK HATAYDI"
Estetiğe, dolguya devam mı?
Asla... Yüzüm yeni yeni düzeliyor. Dolgular nihayet yok oluyor. Estetik hataydı. Bir daha yaptırmam. Kimse de yaptırmasın. Bu arada 22 kilo verdim.
Aileniz sizi olduğu gibi tüm tercihlerinizle birlikte kabul etti mi?
Evet, hiçbir zaman beni dışlamadılar. Ben de iyi evlattım. Onlara ev aldım, baktım. Babam hep “Allah razı olsun evladım” derdi.
"SEKSLE İŞİM OLMAZ"
Cinsellik desem...
Erkek tarafım hep vardı. Ama gizliyordum. Sadece yüzdesi düşüktü. Sahnede feminen tarafım iş yaptı. Başarımı o feminen tarafıma borçluyum.
Erkek tarafınız...
Yaş ilerledikçe muhafazakar oldum. Artık daha dikkatliyim. Gençlikte yaptıklarım için tövbe ettim.
Peki ya seks?
Hiç düşünmüyorum! Başka şeylere odaklandım. Kafamda seksüel düşünceler yok. Yanıma yanaşana da, 'Sağol kardeşim' diyorum. Aseksüelim.