Londra'nın Croydon ilçesinde 2015 yılından beri en az 400 kedinin parçalanarak öldürülmesinin arkasında bir 'kedi katilinin' olduğu düşünülüyordu.
O zamandan beri hem Londra polisi hem de gönüllü İngiltere vatandaşları, söz konusu kedi katilini bulmak için seferber olmuştu.
Ancak İngiliz polinin araştırmaları, zannediliği gibi bu olayın arkasında bir insanın olmadığını ortaya koyuyor.
Yapılan 25 otopsi, kedilerin ölümünde 'insan faktörünün' olmadığını meydana çıkardı.
Londra Polis Teşkilatı Scotland Yard, kedi ölümlerinin, kedilerin kendi aralarındaki kavgalardan ve araba kazalarından olduğunu düşünüyor.
Kedilerin parçalanmasının arkasında ise tilkilerin olduğu belirtiliyor.
Polis, 2015'ten beri aldığı 400 şikayeti artık bir suç kapsamında ele almayacak.
Güvenlik kameralarında tilkiler görüldü
Polis memuru Amanda Pearson, her bir şikayetin tek tek ele alındığını, bu yüzden dosya kapsamında çalışan memurların üzerinde büyük bir iş yükü olduğunu dile getirdi.
Ancak yapılan araştırmalar sonucunda artık bir polis soruşturmasının yapılmasına gerek olmadığını söyledi.
Polisin soruşturmasında incelenen güvenlik kayıtları olan CCTV incelemeleri, kedilerin parçalarını tilkilerin taşıdığını gösterdi.
Araştırmaya dahil olan polis memurlarından Stuart Orton, "ülkeyi dolaşarak kedileri öldüren kişilere" dair ortaya atılan iddiaların artık bir geçerliliği olmadığını, hayvan sahiplerinin bundan sonra hayvanlarının gece dışarı çıkmasında gönüllerinin rahat olmasını umut ettiğini söyledi.
Gönüllüler karşı çıkıyor
İngiliz polisi araştırmasını, kedi ölümlerinin peşini bırakmayan Snarl adındaki gönüllü grubu ile işbirliği içinde yürüttü.
Ancak Snarl yayımladığı bildirisinde polisin açıklamasından ötürü şaşkınlık duyduklarını, son üç yıl içinde kedi ölümlerinin arkasında bir insan olduğunu gösteren kanıtlara ve uzman görüşüne sahip olduklarını söyledi.
Üç yıllık soruşturma sırasında kedi katilini bulana 10 bin sterlin vaat edildiği olmuştu.
Cesedi yol kenarında parçalanmış olarak bulunan Ivy'nin sahibi Naomi, BBC'ye yaptığı açıklamada, bu olayın ardından günlerce ağladığını, depresyon ve kaygı ile mücadele için işinden üç hafta izin almak zorunda kaldığını açıklamıştı.
Kabus gördüğünü ve uyuyamadığını belirtmişti.
(BBC Türkçe)