MHP'den Yeniçağ gazetesi Yazarı Ahmet Takan'ın 'Devlet Bahçeli, Bayramın ikinci günü özel bir evde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile baş başa bir görüşme yaptı' iddiasıyla ilgili açıklama geldi. Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, "Takan, 1 Kasım Seçimleri sonucunda ortaya çıkan siyasi tablo karşısında fırsatçılık yaparak oyun tezgâhlamak için pusuda bekleyenlerin sözcülüğüne soyunmuştur"dedi.
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, Yeniçağ Gazetesi Yazarı Ahmet Takan’ın ' Devlet Bahçeli, Bayramın ikinci günü özel bir evde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile baş başa bir görüşme yaptı" iddiasıyla ilgili açıklama yaptı.
'ÇAMUR AT İZİ KALIR'
Semih Yalçın açıklamasında şunları dile getirdi: "MHP aleyhindeki yazılarıyla hafızalara kazınan Yeniçağ gazetesi yazarı Ahmet Takan, şimdi de 1 Kasım Seçimleri sonucunda ortaya çıkan siyasi tablo karşısında fırsatçılık yaparak oyun tezgâhlamak için pusuda bekleyenlerin sözcülüğüne soyunmuştur.Takan’ın bugünkü yazısında MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli hakkında gündeme getirdiği iddiaların çoğu, önceden ortaya atılmış ve hiçbir dayanağı ve delili bulunmayan hususlardır. Adı geçen yazar, camiamız nezdinde hiçbir karşılığı ve değeri bulunmayan birtakım gerçekdışı iddiaları temcit pilavı gibi ısıtarak yeniden kamuoyuna sunmaktadır. Anlaşılan, “Çamur at izi kalır.” taktiğiyle kafalarda soru işareti bırakmak istemektedir.
'TAKAN FANTAZİ YAPIYOR'
Ahmet Takan’ın; MHP lideri Devlet Bahçeli’nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanıyla gizlice görüştüğüne ve başkentin Melih Gökçek’e bilerek teslim edildiğine dair iddiası, tamamen düzmecedir. MHP Genel Başkanının, bu MHP’nin tabanı da olsa, seçmenin oylarına ipotek koyması mümkün değildir. Bütün çabalara rağmen son belediye başkanlığı seçimlerinde MHP’nin aldığı oy yeterli olmamıştır.
Takan’ın Cumhurbaşkanlığı Seçimleri konusundaki iddiası da dayanaksız ve gerçeklere aykırıdır. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Ekmeleddin İhsanoğlu ismi doğru bir tercih olmuştur. Ancak onu aday gösteren CHP arkasında durmadığı için sonuç alınamamıştır. Erdoğan’ın elini kolunu sallaya sallaya kazandığı tezi de Takan’ın fantezisidir.
'UYDURULMUŞ SENARYO'
Yeniçağ yazarının “Ankara'da derin kulislere hâkim olan çok sağlam ve güvenilir bir kaynaktan şu haberi aldım: ‘Devlet Bahçeli, Bayramın ikinci günü özel bir evde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile baş başa bir görüşme yaptı” şeklindeki ifadesi de uydurulmuş bir senaryonun yansımasıdır. Kendisinin; kulağına üflenen her dedikodunun doğruluğunu araştırmaya gerek duymadan, bunu teyit etmeden köşesine taşıması, maksatlıdır. MHP Liderinden amiyane, seviyesiz ve muaşeret kurallarından yoksun bir üslupla söz eden ve partimizi Balgat Dükalığı olarak nitelendiren Ahmet Takan’ın, Sayın Bahçeli’den randevu talep edebilecek yüzü nasıl bulabildiğini ise kamuoyunun takdirine bırakıyoruz. Bu yazarın MHP Genel Merkezinde Devlet Bahçeli lehine koro hâlinde slogan attırıldığı iddiası da tamamen uydurmadır. Bir grup partili seçim akşamı televizyonlardaki haksız ve olumsuz yorumlara tepki olarak genel merkez önünde slogan atmıştır. Hepsi bundan ibarettir.
İSTİFA İDDİALARI
Partimizin yönetim katlarındaki bazı özel görevliler tarafından "Bahçeli istifa etti" söylentilerinin bilerek dışarıya sızdırıldığı bilgisi de uydurmadır. Böyle bir girişim maksatlı ve fırsatçı çevrelerce tezgâhlanmıştır. Amaç Ahmet Takan gibi yazarların eline böylesi bir malzemeyi vermek ve ortalığı karıştırmaktır. Nitekim seçim gecesi Sayın Genel Başkanımızın görevi başında olduğu bir yazılı açıklamayla duyurularak istifa ettiğine veya edeceğine dair dedikodular yalanlanmıştır.
Sayın Genel Başkanımızın istifa etmemesi için partiden birilerinin ağlayıp yalvardığı haberi de palavra ve iğrenç bir dedikodudur.
Yeniçağ yazarının bugünkü satırlarında olduğu gibi, MHP camiasında insicamı bozmaya dönük fırsatçı değerlendirmelerin sadece buna yeltenenlere zarar vereceğinin, zaten eksik olan inandırıcılık ve itibarlarının büsbütün yara alacağının bilinmesini isteriz.
Ahmet Takan’ı, yazısında gündeme getirdiği ve birtakım çevrelere mesaj mahiyetindeki çirkin ve yakışıksız iddialarını ispata davet ediyoruz. Aksi takdirde kendisini müfteri, yalancı ve dedikoducu olarak tescilleneceğini hatırlatıyoruz."