"Erdoğan’ın seçim ekonomisine, bol keseden seçim vaatlerine ayıracağı kaynak sıkıntısı içinde olduğunu" ifade eden Yetkin, organize suç örgütü lideri Sedat Peker'in ileri sürdüğü iddialardan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun açıklamalarına; Marmara Denizi'nde yaşanan müsilaj (deniz salyası) istilasından Kanal İstanbul'a kadar pek çok konuyu hatırlattığı yazısında; "Manzara bul olduktan sonra Erdoğan nasıl erken seçim denince kaçamak oynamasın?" diye sordu.
"Unutmamamız gereken bir şey var: 2002’den bu yana Türkiye’de bütün erken seçim, seçim tekrarı ve halk oylaması için sandık başına gidiş hep MHP lideri Bahçeli’nin çıkışıyla olmuştur. AK Parti ile ittifaktan MHP’nin payına düşen yük, MHP’nin ittifaktan çıkarı ile sınırlıdır" diyen Yetkin, devamında şu değerlendirmede bulundu:
"Ayasofya’da Erdoğan’ın Güneysu’lu hemşerisi imam Mustafa Demirkan’ın Atatürk’e hakareti ardından, engellenmezse Marmara’dan Ege’ye, Karadeniz’e taşmaya başlayan deniz salyası konusu da Bahçeli tarafından eleştiri konusu yapıldı.
Bahçeli’nin siyasi taktisyenliğini, MHP’yi her daim suyun yüzeyinde tutabilme kabiliyetini hafife alan yanılır. Erdoğan alırsa, o da yanılır."
Bu yazı yetkinreport.com adresinden alınmıştır. Tamamını okumak için tıklayın.