Nazire hanım nergis tarlasına girmiş ormancı gibiÃÂ
Deniz Seki'yle Hüsnü Şenlendirici aşkını duymayan kalmadı. Herkes bir şeyler söyledi, herkes yazdıÃÂ En çok konuşan da belki en çok susması gereken kişi oldu; Hüsnü Şenlendirici'nin eşi Nazire ŞenlendiriciÃÂ Peki neden en çok susması gereken kişi oydu?
Bu sorunun yanıtını net bir şekilde verebilmek için önce Nazire Şenlendirici'nin bugün Sabah gazetesinde yayınlanan açıklamasına bakalım. Ne demiş Nazire hanım:
"Dün akşam her ailede olan tartışmalardan birini yaşadık. Biz bir aileyiz."
Kavga olabilir, kavgayı çıkaran da asıl Deniz Seki'dir. Bu olayların buraya gelmesi Hüsnü'nün hatası değil. Deniz Seki, Hüsnü'nün beynini yiyor. Evli bir adamı baştan çıkartmaya çalışıyor. Hüsnü bana 'Ben bir terbiyesizlik yaptım. Bana zaman ver' dedi. Ona sonsuz destek veriyorum. O zamanı ona tanıyorum. Kocamı hâlâ seviyorum. Biz boşanmayacağız. Deniz boşuna heveslenmesin. Ama Deniz Hanım, iki çocuğumu ve beni ağzına almasın. Onun çocuğu olmadığı için bunları anlayamazÃÂ
"
Sevdiğim çok güzel bir söz var Perihan Mağden kitabında yer vermiş alıntı olarak. Şimdi hatırlamıyorum kime ait olduğunu ama diyor ki: Bu hayatta iki tip insan vardır, biri rolünü çok güzel oynayanlar ikincisi ise yüzüne gözüne bulaştıranlarÃÂ
Nazire Hanım 'işini bilenler' grubuna giriyor. Öyle yaÃÂ Yasalar ondan yana. İstemediği, ikna edilemediği sürece onu kimse boşayamazÃÂ Yıllarca uğraştırabilir, mendiline kadar alabilir Hüsnü'nün, yine de boşanmazÃÂ Ne de olsa 'genç kızlığı'nı vermiş Şenlendirici'ye. 3 de çocuk yapmış aslanlar gibi! Deniz Seki'ye ' O'nun çocuğu olmadığı için anlayamaz' bile diyebilecek kadar yüzsüz. Dünyada çocuk doğurabilen tek kişi kendisi sankiÃÂ Türk kadınlarının çoğunda var bu hastalık.
Bir de aile faktörü var tabi ki. Kendi ailesi Hüsnü'nün ailesiÃÂ Kimse onaylamaz bu evliliğin bitmesini kendilerine göre haklı gerekçelerle.. Ülkemizde ailelerin zorlarıyla yürüyen evlilikler o kadar çok kiÃÂ
Nazire hanım da tüm bunların farkında, bu farkındalıkla konuşuyor, yüzüne yansıyor düşündükleriÃÂ Pişkin pişkin sırıtıyor kameralaraÃÂ Konuşuyor da konuşuyor. Gideni çevirmiyor. Kadın programlarında canlı yayına katılıp bütün hikayelerini usta bir oyuncu gibi, belki de hayatında ilk kez bu kadar ciddiye alınmasının coşkusu ve gururu(!)yla anlatan tüm diğer kadınlar gibiÃÂ Kameralar ona yöneldikçe kendini bir şey sanıyor, sunucu onunla ilgilendikçe önemli biri olduğunu düşünüyorÃÂ Nasıl oyuna geldiğini nasıl kullanıldığını göremeyecek kavrayamayacak kadar aptallaşıyor.. Verdikçe veriyor coşkuyu kendine, durdurabilene aşk olsunÃÂ (Bakınız Semra kaynana örneğiÃÂ ) Nazire hanım da onlardan biri gibi şimdiÃÂ Kendinden çok eminÃÂ
"Herşeyi Deniz yaptı" diyor. "Ben kocamı sevmedim. Onun duygularını hiçe saydım. Tapulu malım gördüm. Emdiği sütü burnundan getirdim." diyemiyor. Keşke diyebilseydi. Hatta bunları konuşmayıp keşke sadece düşünebilseydi. Kendine baksaydı önce aynada, ta içine derinliklerine.. "Ben kimim" deseydi keşkeÃÂ "Hüsnü beni niye aldattı, sevmedi mi, niye sevmedi?, Ben Hüsnü'yü niye sevmedim? Sevmek gerekli mi ki? " Düşünmüyor hiç Nazire hanım sadece konuşuyor.
"Hüsnü bana 'Ben bir terbiyesizlik yaptım. Bana zaman ver' dedi" diyor. Kendini büyütürken rezil ediyor Şenlendirici'yiÃÂ
Varsa yoksa kendisiÃÂ
"Deniz Seki, Hüsnü'nün beynini yiyor. Evli bir adamı baştan çıkartmaya çalışıyor." diyor. Bir kere daha küçük düşürüyor Şenlendirici'yi.. O bir geri zekalı sanki. Deniz'i de işini bilen fettan kadın gibi gösteriyor. Kendisi de yuvasını kurtarmaya çalışan bir masumÃÂ
Herkesin rolleri belli. Bir tek Nazire hanım rolünü çok iyi oynuyorÃÂ
Diğerleri yüzüne gözüne bulaştırıyorÃÂ
"Kocamı hâlâ seviyorum. Biz boşanmayacağız. Deniz boşuna heveslenmesin." Diyor bi deàKlasik erkek kapma yarışındaki kadınlar gibiàÖnce ben geldim bu benim erkeğim diyor. Savaşıyor bildiği yöntemlerleàNergis tarlasına 60 numara ayaklarıyla girmiş bir ormancı gibi ÃÂ
Söz sırası kendinde, tüm kozlar elinde, egosu tavan yapmış bir durumda Nazire hanım konuştukça konuşuyor. Bedeni kendinde kalbi başka yerde bir adamı ne yapacağını düşünmüyorÃÂ Umurunda diiil Hüsnü'nün kalbiÃÂ Umursasa böyle davranmazdı kiÃÂ Kurulmuş Nazire hanım çalıştıkça çalışıyorÃÂ Bir makine gibiÃÂ .