Nilgün Bodur, Hürriyet’ten Ayşe Arman’a konuştu.
Nilgün Bodur, kendisine “Sosyetik Kezban” diyenler için "Ne sosyetiğim, ne Kezban! Aslanlar gibi bir hatunum. Kendimle gurur duymam gereken bir dönemde bunlara takılmak istemiyorum” ifadesini kullandı.
Nilgün Bodur’un ifadelerinden bir kısım şöyle:
Sen tam olarak nesin? Yazar mısın? Fenomen misin? Sağlıklı maske manyağı mısın, evde bulduğu her şeyden yemek yapabilen bir sihirbaz mısın? Yoksa yeni zamanların kahramanı mısın?
Ben her şeyden biraz olan, sıradan bir kadınım. Pazarlama uzmanıyım meslek olarak. Ama hobilerini mesleğe çevirmiş bir şanslıyım. Hayatımın geri kalanında yazar ve senarist olarak anılmak istiyorum. Umarım beceririm.
Sana “Sosyetik Kezban” diyenlere “Hadi len” demek istiyor musun?
(Gülüyor) Kim diyor? Ne sosyetiğim, ne Kezban! Aslanlar gibi bir hatunum. Kendimle gurur duymam gereken bir dönemde bunlara takılmak istemiyorum. Durun kardeşim, bir tadını çıkarayım. Türkiye’de bir kitap 150.000 satıyor. Üstelik dijital ortamda. Çekilin kenara. Kutlama yapıyorum…
Sen kadınlara ne diyorsun?
“Sen kendi ayaklarının üzerinde asil bir şekilde dur!” diyorum, “O zaman haksızlıklara boyun eğme zorunluluğundan kurtulacaksın!” Ama ne yazık yeni neslin bir kısmı genç yaşta bir dolu estetik ameliyata yatırım yaparak “beyaz atlı prens” peşinde koşuyor. “Yabancı dil bilmek mi, evlenmek mi?” diye sorulduğunda cevabı “evlenmek” olan bir nesile örnek olmak lazım. Ben de elimden geleni yapıyorum. Evlensinler tabii ki ama birey olarak, köle olarak değil...