İZZET ÇAPA YAZDI
Ne zaman enerji, kuantum, mistisizm gibi konularla ilgilenen biriyle röportaj yapsam, çözümünden yazılmasına kadar her safhasında işler Arap saçına dönüyor. 'Kurbanım'ın yüksek enerjisinin kurbanı oluyorum anlayacağınız. Ama yine de kendimi alamıyorum 'bilinmeyeni' irdelemekten. İçimdeki mazoşist, beni bu hafta da Ece Şirin’in kapısına götürdü. Ece, tasarladığı ‘büyülü semboller ve mücevherleriyle dünyayı yerinden oynatmaya hazırlanıyor. Obama’dan Kate Moss'a, Paris Hilton’dan Bill Gates’e kadar dünyaca ünlü isimler onun mücevher tasarımlarını taşıyor. Her ne kadar ona 21. Yüzyılın Coco Chanel’i deseler de Ece Şirin, yarattığı markası, tasarımlar ve sihirli sembollerle insanları 'şıklaştırmaktan' çok aydınlattığını söylüyor. İşte Coca Cola, Microsoft gibi dünya markalarında üst düzey yöneticilik yaparken bir gün yepyeni arayışlara giren, üstelik herkesin çalışmaya can attığı Bill Gates’i bile terk eden bu gizemli kadının heyecanlı öyküsü…
Çok iyi bir eğitim, uluslararası şirketlerde başarılı yöneticilik kariyerleri filan derken gün geliyor bütün bunları geride bırakıp bambaşka bir alana sıçrıyor Ece Şirin … Nedir bunun sebeb-i hikmeti?
Dediğin gibi pek çok büyük şirkette üst düzey yöneticilik yaptım. Çok da iyi paralar kazanıyordum. Ama iş hayatındaki maddi tatmin ruhumu doyurmuyordu bir türlü. Kendimi kafeste kuş gibi hissediyordum. Bir gün kafesin kapağı aralıkken kaçıp başka diyarlara uçtum.
Allah akıl fikir versin, sonra…
Tam Seattle da Microsoft'ta işe başlamak üzereydim ki bir seçim yapmam gerektiğini düşündüm. Ya yüreğimin yolunu izleyecektim ya da iş hayatına devam edecektim.
Anladığım kadarıyla iş hayatı denen cadı kazanından bıktın. Peki neden mistik dünya?
Suşinin tadını bilmiyorsan onu özleyemezsin.Mistik konular her zaman benim çok ilgimi çekmiştir Onu tatmak istedim. İşin özü ruhun peşinden gitmek zaten, ben de bunu tercih ettim.
MİCROSOFT’TAN MİSTİK DÜNYAYA TRANSFER
Ruhunun peşinden yola çıktın demek… Kılavuzu ruh olanın sonu nasıl geliyor anlat bakalım.
Mevkiden ve paradan vaz geçebilirsen zaten işin yarısını hallediyorsun Kendi markamı çıkarmaya karar verince çok düşündüm. Çünkü “Beni al, ancak beni alırsan güzel olursun ” reklam mantığının hakim olduğu bir dünyada yaşıyoruz. ile iş yapıyordu.
Peki senin alternatifin ne oldu?
“Sen benim malımı almadan da zaten eşsiz ve mükemmelsin’ demeyi tercih ettim.
BANA 21 YÜZYILIN COCO CHANEL’İ DİYORLAR
‘Ferrarisini satan bilge’ sendromu seziyorum?
Ben Ferrasini satan değil, alan bilgeyim. Ruhunda ne kadar çok ışık varsa etrafına o kadar maddi ve manevi bereket verirsin
Ve maşallah beş sene içinde markanı yarattın
Evet… Zaten Amerika'daki trend avcısı Robyn Walter 21. yüzyılın Coco Chanel'i derdi bana. Statü sembolü olan mücevheri ruhun sembollerine çevirmem çok etkilemişti onu. Bu arada Türkiye’de de Kagider'in 10 başarılı girişimci kadını arasında yer aldım. 2011'de Elle Style'ın yılın mücevher tasarımcısı ödülünü kazandım. Türkiye'nin 100 parlayacak yüzünden biri seçildim. Şimdi mucizelere bakın. Hayatımın Rönesans dönemindeyim..
Peki nasıl başladı bu 'Sembollerin Efendisi' olma serüveni? İlk sembolün…
Anadolu'nun ana tanrıçası...Seven, doğuran, besleyen, şifacı, güzel, arı tanrıçası Artemis. Dünyanın ilk yerleşim merkezi Çatalhöyük arı kovanı şeklinde yapılmıştır.
Markanın ismi de buradan geliyor; Arı tanrıça… Gördüğün gibi o kadarcık İngilizcemiz var
(guluyor)Evet. Aslında ben bir arı gibi bütün çiçeklerin özünü aldım bu markayı yaratırken. Hayatımda hep mucizeler ve tılsımlar peşinde koştum. .
Ece de kraliçe demek değil mi zaten?
Tabii… Güzellik ve şifa veren her şeyden çok etkileniyorum. Bunun içinde Zen de var, Sufizm de var, Budizm de var, İslam da var.
Bir gecede vahiy olarak inmedi herhalde her şey!
Olur mu? Daha önceleri süper bir maddi alışverişçi. . Hatta spritüel dilenciydim.Önce bütün izm’lere takıldım. 15-20 yılım böyle geçti. Artık mutlu olamayacağımı düşünmeye başlamıştım.
BEN BİR SPRİTÜEL DİLENCİYİM
Ve mucize geldi… Neydi o? Rüyamda ak sakallı bir dede gördüm deme, terkederim burayı
Yok canım.O sırada Hindistan'da çeşitli ülkelerin en zengin iş adamlarına coaching yapıyordum. Orada dünyanın en önemli yedi spritüel liderinden biriyle tanıştım. Jaggi Vasudev.İlk karşılaştığımızda etkilendim zaten…
Ne oldu da bu kadar etkilendin? Yılan mı oynattı?
“Niye geldiniz buraya spritüel dilenciler!", “Nirvana’ya mı ereceksiniz? Zaten ölünce ereceksiniz, bu ne acele” diye söylendi.
Neymiş gerçekten acelen?
Orada insanın kendi doğasına karşı hareket ettikçe mutsuz olduğunu öğrendim. Benim markamın ortaya çıkış amacı insanın kendi özüne dönmesi, ruhuna ve kalbine kulak vermesiydi.
Sen de bunu ifade ediyorsun, ancak mitolojik ya da İslami figürleri kullanarak yapıyorsun. Neden?
Koleksiyonlarımda hiçbir sembol rastgele seçilmiş ya da benim yarattığım tasarımlar değil. Bee goddess; mitoloji, sembolizm ve sihri birleştiriyor. Tılsımlarıyla iç dünyamızı dış dünyamıza yansıtıyor.
Pek anlayamadım?...
Semboller insanlığın yüzyıllarca süren arayışlarını ve içlerindeki farklı enerjileri simgeliyor ve harekete geçiriyor.
Yabancı Firmaların seni taklit ettiği doğru mu?
Dünyanın ilk tılsım markası olduk. Daha önce hiç kimse bu sembolleri benim gibi yorumlamamış. Türkiye’de de, yurt dışında da taklit edildik. Dolce&Gabbana taklit edilmediği zaman ağlarmış. Artık taklit edilmek beni rahatsız etmiyor.
Neredeyse zil takıp oynama hali…
O kadar da değil. Bu resmen hırsızlık çünkü.
Şu senin kolundakini geçen gün ünlü bir oyuncunun kolunda da gördüm, çok güzel
Kimin?
Kulağına söyleyeyim... (kısa bir kulaktan kulağa oyunu oynuyoruz)
O bizden almadı
Taklit almış deme...
Bilerek almamıştır herhalde. Ama bile bile taklit alan insanlar hırsız enerjisine bağlanıyorlar. Nasıl mutlu olabilirler ki?
Vekaleten hırsız oluyorlar yani…Şimdi senin tasarımlarını alanlar mutlu olmak için mi ödüyorlar o parayı.
Evet, kendi enerjisini ve ışığını yükseltsin diye alıyor. Halbuki taklitçinin niyeti para kazanmak. Oysa bunu yaratan kişi olarak benim niyetim bambaşka.
YILDIZLAR KALDIRIMI GİBİ MÜŞTERİ PORTFÖYÜ
Yurt dışında nerelerde satılıyor koleksiyonların?
Hollywood'un en baba yerinde; Rosark’ta. Oradaki mücevher noktasında satılan tek yabancı marka. Burayı lütfen yaz, çok önemli.
Daha ne olsun. Ama benim gözüm doymaz. Başka?
Mikonos'ta Namos Beach'e gittim, oranın sahibi kolyeme bayıldı. Anlaştık ve bir Türk markası olarak plajın en prestijli yerine kurulduk.
Onlar bizim köfteyi, dolmayı çaldı. Sen de oraya adamların tanrıçalarıyla gittin Türk markası olarak onlara sattın öyle mi yani. Müşterilerinin arasında pek çok ünlü isim olduğunu duydum.
Paris Hilton, Donna Karan, Kate Moss, Kylie Minogue…
Maaşallah say say bitmiyor….
Dahası da var… Karolina Kurkova. Kevin Costner, Nino Cerrutti, aklıma gelmiyor hepsi.
Nasıl ulaşıyorsun bu sayısını unuttuğun ünlülere? Google'dan değil herhalde
Aslında onlar bize ulaşıyor. Çünkü Bee Goddess çok yüksek enerjili bir marka.
‘Yıldızları bile çekebilen enerjiye sahip’ ürünler yarattım diyorsun. Peki hiç ünlü birine hediye yolladın mı senin ürünlerini taksın diye? Malum bu işler böyle.
Hayır, aracı bile koymadım. Aslında starları fazla önemsemem ama çok yüksek enerjili insanlar ve milyonlarca kişiye kendilerini yansıtıyorlar. Mesela Paris Hilton'un üzerinde kendi Venüs’ümü görmek benim acayip hoşuma gidiyor.
ELİ SIKI SÜPERMODEL KATE MOSS
Kylie Minoqie hangisini kullanıyor?
OM’u aldı…
Hani yoga filan yaparken ommm ommm ommm der insanlar. Bu OM o OM mu?
(gülüyor) OM, dünyada bilinen en büyük güç sembolüdür. Koşulsuz sevgiyi temsil eder ve iyileştirici etkisi var.. Kylie’nin Eskiden kanser olduğunu bildiğim için onu seçmesi beni çok şaşırttı. . Hastalıkların kaynağı da sevgisizlik aslında. İnsan, ihtiyacı olan tılsıma zaten kendini yönlendiriyor.
Kendin pişir kendin ye yerine kendi sembolünü kendin seç diyorsun yani, kolyelerini alırlarken hangisini seçmeleri gerektiğine karışıyor musun?
Mümkün olduğu kadar önermemeye çalışıyorum. Ama sezgileri genellikle onları doğru sembole yönlendiriyor
Kylie nasıl biri? Duyan da en büyük hayranıyım sanacak kızın…
Çok tatlı, babası ile birlikte geldi.Adam kızını yalnız bırakmayıp dünyanın öbür ucuna gelmiş, parayı da o ödedi zaten…
Kevin Costner'ı da sorayım bari, kurtlarla dans ettiniz mi beraber?
Benim beklediğim karizmada değildi. Ama sıradanlığı bile hoşuma gitti. Hemen karısının videosunu gösterdi. Öyle şaşırdım ki…
Neden? Çok mu özel bir videoydu…
Yok canım. Deniz kenarında yürüyor kadın..
E, n’olmuş yürüyorsa?
Hediye almak için karısının tipini gösterdi. Anlamadın mı İzzet , .adam dev bir star, bütün kadınlar ona aşık, o ise yine de karısının videosunu yanında taşıyıp ona hediye alıyor.
Neden kendine bir şey seçmedi? Kılıbık olmasın?
O kadarını bilemem. Olabilir ama ben “Vay be aşka bak” dedim. Hem kendisi için de kol düğmeleri aldı
En cimrisi hangisi peki? Vardır mutlaka içlerinde bir Varyemez Amca
Kate Moss. Cimri demeyelim ama parasının değerini biliyor.
Vay, demek Varyemez Teyzeymiş. Önce fiyatı sorup, sonra mı deniyor?
Aynen öyle yaptı. Ama beğendiğini şak diye aldı sonuçta. Yaşam kaynağı ‘tanrıçasını’ seçti o da. Benim için çok önemli aslında. ilk bu markayı ortaya çıkardığımda benim hayalimdi Kate Moss'un mücevherimi takması. Mucizeye bak işte.
OBAMA AY YILDIZ TAKIYOR
Magazine yön verenler tamam, peki ülkelere yön verenlerden birileri var mı senin sihirli markanı tercih eden? Hani politikacılar falan...
Var. Barack Obama mesela.
Demek Beyaz Saray'a girdi tılsımlar. Obama nasıl aldı peki senin tasarımını? Herhalde dükkana gelse duyardık
İsmini vermek istemediğim bir milletvekilimiz hediye olarak alıp götürdü. Ay ve kutup yıldızıydı. Batı Afrika sembolüdür. İlişkilerde yeni başlangıçları temsil ediyor. Ayrıca sonsuz aşk. Bir de Türk bayrağına benziyor tabii.
Michelle'e de gönderseydin bir şey...Neyse peki başka lider var mı? Sarkozy takmaz herhalde Türk mücevheri...
Hele bu günlerde asla… Ama Japon İmparatoru'na Manji sembolü gitti. Aynı sembol Japonya'da da var. Güneş tekerleği ve şans tılsımı demek. İmparator çok şaşırmış zaten.
ESKİ PATRONUM BİLL GATES’E HEDİYE GÖNDERDİM
Adam geçen gün hastanelikti, takmayı unuttu herhalde tılsımı. Ona kim götürdü peki?
Kürşat Tüzmen… Ayrıca Bill Gates’e de bir bilezik gönderdim.
Hani göndermiyordun kimseye hediye?
Adam eski patronum, bırak olsun o kadar. Hayatımda tek hediye gönderdiğim ünlüdür Bill Gates.
Zalim patron değildi sanırım, hala severek bahsediyorsun
Tabii. çok aydınlık bir kalp Bill Gates, biliyorsun mal varlığının bir kısmını vakfa bağışladı. Hastalıktan, açlıktan ölen milyonlarca Afrikalı’nın kurtarılması için çalışıyor.
Susan Miller'la bir fotoğrafın var şurada, o da bir şeyler mi aldı senden yoksa yıldız haritanı mı çıkardı?
Jüpiter'i aldı. ‘Hangisini istiyorsun?” dedik. Jüpiter istedi, bolluk diyerek.
Yanılıyorsam düzelt. Leyla Alaton senin şu Ennur adlı sembolünü takıyor Musevi olmasına rağmen bu İslami sembolü takıyordu.
Takar tabi, bütün dinler aynı ışığı veriyor aslında, sadece farklı lambalardan.
Spor dünyasından birileri var mı tılsımlarına kapılan?
Galatasaray başkanı Ünal Aysal… Sormadan söyleyeyim, OM sembolünü seçti .
Bütün bu 'özel insanlar' arasında senin için en özeli kim peki?
Donna Karan. Yoga yaptık beraber. Ben en çok ondan etkilendim. Belki kendim de tasarım yaptığım için. O da böyle bir değişim yaptı tasarımlarında ve daha rahat kıyafetler üretmeye başladı, kalbinin sesini dinledi
GÜL DEYİP GEÇMEYİN ANLAMI BÜYÜK
O hangi sembolü almıştı?
Tanit. Yani aşk, seks, güç ve paranın sembolü
Biraz aydınlat şu sembol cahilini…
İlk semboller insanların varoluşundan beri var. Mesela gül. Gül evrensel bir sembol. Afrodit’i de Meryem anayı da, Hz. Muhammed’i tasvir ederken de kullanılmış.
Onca çiçek varken, neden gül? Neyi temsil ediyor?
Aşkı… Kadın ve erkek gibi tüm zıt kutupların birleşmesinden doğan sonsuz ışığı sembolize ediyor. Bu gül aynı zamanda; masumiyeti, tamamlanmayı, doğurganlığı, şehveti ve baştan çıkarıcılığı özünde birleştiriyor.
Gül deyip geçeriz biz de…
Geçmemek gerekiyor işte. Ayrıca bu gülü üzerinde taşıyan kişinin alt bilinci, aşk frekanslarından beslenmeye başlıyor. Kalp kapın açıksa ve aşkı istiyorsan, seni mutlaka gelip buluyor. Bu 7 taç yapraklı bir gül. El Fatiha aynı zamanda.
Ama bunu abdestsiz takıyorsun icabında veya tuvaletlerde...
Hiçbir problem yok. O zaman da Allah'lasın, şu anda da.
MÜCEVHER DEĞİL ÖZCEVHER TASARLIYORUM
Peki müşterilerinde hiç mucizelere tanık oldun mu? Evet dersen sana 5 adet siparişim olacak
Pek çok mucize gördüm. Çocuğu olanlar, iş değiştirenler. Sembollerin böyle bir etkisi var, yüzyıllarca bu işe yaramışlar.
Mücevher demek hafif kalıyor o zaman tüm bu tasarımlarına, ne diyeceğimi ben de şaşırdım
Özdeki cevher diyelim daha doğru olur. .
Senin takılarını terapi amaçlı alanlar oluyor mu?
Neden olmasın? Semboller büyük hazinelerdir. Farklı coğrafyalardan ve medeniyetlerden gelen sembollerin her birinin kendine ait özellikleri ve enerjileri vardır.
MEVLANANIN ŞİİRİ İLE YAPTIĞINI MÜCEVHERLERİM İLE YAPMAYA ÇALIŞIYORUM
Peki baş terapist olarak sen hangisini kullanıyorsun?
İlk Artemis'i seçmiştim kendim için yani mükemmel kadını. Paris Hilton da Venüs'le beraber Artemis'i seçti. Çok güçlü, şifacı, sanat var içinde, her türlü magic var.
Nasıl bir enerjisi var? Yan etkileri? Endikasyonları?
O sembolü taktığında, o enerji bütünlüğünün içine giriyorsun. Mesela onun enerjisi 5000 watt. Sen de belki 500 wattsın. Ama 5000 watt televizyonu fişe taktığımızda o güçte yayın yapması gibi bir şey. Sen zaten o'sun ama kim olduğunun farkında değilsin.
Yani bunları takanlar bir nevi self-servis büyü yapıyorlar…
Bir şekilde. Sana zaten markaların yaptığı negatif bir büyü var.
Pardon?
Ancak beni alırsan daha çiyi ve pozitif olursun diye seni şartlandırıyorlar. .
Şimdi aşk büyüsü de var deme…
Aşık olmak da bir büyü aslında. Bir gücün senin gücünle birleşmesi. Bir şeyi çok beğendiğin zaman, zaten ‘büyülendim’ diyorsun.
Peki nasıl işliyor bu 'sistem'? Yok mu bir prospektüs falan?
Sen önce sezgini harekete geçir, ruhunun sonsuz potansiyeli neymiş bir öğren! Ondan sonra seçtiğin taşı üzerine tak. Bak bakalım başkalarıyla birleştiğinde ne oluyor orada?
Ne oluyor?
Bir enerji bütünlüğüne giriyorsunuz. Mesela 500 kişi yağmur dansına çıktığında veya milli marşı okuduğunda aynı şey oluyor? Müthiş bir enerji yoğunluğuna giriyoruz?
Ne yani… Kolyelerden takan herhangi biri bu etkilenme gücünü hissedebilir mi?
Kalbinde bir ışık yanar. Mevlana’nın şiirleri ile yaptığını ben mücevherlerimle yapmaya çalışıyorum.
MARS SEMBOLÜNÜ TAKINCA VİAGRAYA GEREK YOK
Bunların arasında nazar boncuğunu göremiyorum.
O Mısır sembolüdür. Ben sevmem pek nazar boncuğunu. Ona alternatif olarak En-Nur’u yaptım zaten
Ennur’u takanlar ne hisseder doktor?
En-nur. takana "Benim kalbimdeki sevginin ateşi bir mum, senin içindekini yakacak” diyor.
Bütün bu semboller kendi aralarında çatışmıyorlar mı? Biri İslami, biri mitolojik, biri bilmem ne
Nasıl çatışsın? Kalp nasıl çatışabilir? Sadece kafa ve ego çatışır.
Peki aralarında cinselliği çağrıştıranı var mı?
Evet mesela Mars sembolü… Muhteşem bir şey.
Halihazırdaki cinsel dürtüsü fazla olan biri, bir de Mars kolyesini takarsa ne olur?
Azar. Ben gördüm mesela bir kere, gözlerimle.
Tamam isim sormayacağız… Peki bu Mars cinsel gücü yüzünden yıllarca itilip kakılmış birini ‘harekete geçirebilir mi?
Takarsa, o enerjiyle irtibata geçtiği için Mars enerjisiyle uyanır.
IŞILDA Kİ DÜNYA IŞILDASIN
Yurt dışından işe başlasaydın dünya markası olmak daha değil miydi?
Louvre’da 21. yüzyılın ödülünü kazandığımda, 'Türkiye'yi bırak artık, bu markayı burada lanse ediyorsun. Unut Çatalhöyük'ü, Anadolu'yu' dediler. Hayır dedim.
Anladığım kadarıyla milliyetçi bir yanın var…
Ben bir dünya insanıyım. Türkiye'de yaşıyorum ve Türk'üm. Biz evrensel markalar yaratmak istiyorsak, evrensel değerler yaratmalıyız. Ama kökünü de bileceksin. Paris'te bu ödülü almak herkesin harcı değil.
Hangi sembolü taktın da kaptın ödülü. Bu işin şakası tabi, kimler vardı ödül töreninde?
Herkes. Dünyanın her yerinden 350 tasarımcı. . Bee Goddess 21. yüzyıla imza atacak birinci marka dediler ve bana da gerçek yaratıcı unvanını verdiler.
Yabancı tasarımcılardan ortaklık teklifleri filan geldi mi?
Bu iş evliliğe benziyor.Markam daha 5 yaşında bir çocuk. Çok ihtimam gösteriyorum ona ve şu anda ortaklığa hazır değilim. .
Peki diyelim Cartier elinde bir yüzükle geldi,önünde diz çöktü, 'evlenelim, al çocuğunu gel' dedi. Var mısın böyle bir ortaklığa?
Ben sadece bir tasarımcı değilim. Benim hayata geçireceğim çok önemli misyonlar var. Ancak felsefeme uyacak bir partnerle ve tamamen özgür olabilirsem kabul edebilirim.
KALBİNİN SESİNİ DİNLEYEN DELİYSE DELİYİM
Sen nerelisin?
Selanik ve Konya. Annemin babası Konya, anneannem tarafı Selanik. Babam Bulgaristan. .
Oradan mı geliyor bütün bu şey...?
Cadılık!
Yok mozaik diyecektim ama cadılık da olur
Bence ruhumdan geliyor. Mozaiği çok seviyorum. .
Cadı olduğunu kendin söyledin, peki deli misin? Dahi mi?
İkisi her zaman bir arada. Kalbinin sesini dinleyenlere deli diyorlarsa deliyim.
Keşke herkes senin gibi deli olsa.. Bu güzel söyleşi için teşekkürler…
Öyle kolay kolay kurtulamazsın. 5 adet sipariş ne oldu?
???????
HABERTURK