T.K., patronunun tanıştırdığı Remzi Ç. (38) ve Gültaç Ş. 'nin (48) arabasına bindiğini, adamların aracı ıssız bir yere çekip kendisine tecavüz ettiklerini ve bu görüntüleri kameraya alıp kendisine şantaj yaptıklarını iddia etti.
Sanıklar 68 yıl 6'şar ay hapis cezasına çarptırıldı.
Ankara'da yardım vaadiyle kandırdıkları kadına tecavüz edip görüntülerini kaydeden 2 sanık, "nitelikli cinsel saldırı", "nitelikli cinsel saldırıya iştirak", "silahlı yağma" ve "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçlarından 68 yıl 6'şar ay hapis cezasına çarptırıldı.
Mağdur T.K, sanıklardan Remiz Ç'yi yanında çalıştığı K.A. vasıtasıyla tanıdığını belirterek, "Bu şahıs ile tanıştığımızda 'ağabey' diye hitap ediyordum. O da bana 'kızım' derdi. Benim birinden alacağım vardı, yardımcı olacağını söyledi. Ben de kabul ettim" diye konuştu.
Ankara'da özel bir şirkette çalışan T.K. isimli kadın, 2 kişinin silah zoruyla kendisine tecavüz ettiği ve bu sırada görüntüleri cep telefonuyla kaydedip şantaj yaptıkları iddiasıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu.
Müşteki T.K, savcılıktaki ifadesinde, borç verdiği bir kişiden parasını alabilmek için yanında çalıştığı K.A'dan yardım istediğini belirtti.
K.A'nın parasını alabilmesine için kendisini Remzi Ç. (38) ve Gültaç Ş. (48) ile tanıştırdığını kaydeden T.K, şahıslarla buluştuktan sonra araca bindiklerini, daha sonra neresi olduğunu bilmediği ıssız bir yerde bu kişilerce silahla tehdit edilerek tecavüze uğradığını ve takılarının da gasbedildiğini öne sürdü.
ÖNCE İTİRAF ETTİLER
Bunun üzerine soruşturmayı derinleştiren savcılık, zanlılar Remzi Ç. ve Gültaç Ş. hakkında gözaltı kararı verdi. Zanlılar, verdikleri ifadelerinde, olay günü alkollü olduklarını ileri sürerek, T.K'ya tecavüz ettikleri itirafında bulundu. Zanlılar, çıkarıldıkları nöbetçi mahkemece tutuklandı.
Tutuklanmalarının ardından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 2 sanık hakkında "nitelikli cinsel saldırı", "nitelikli cinsel saldırıya iştirak", "silahlı yağma" ve "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçlarından iddianame hazırlandı.
Yargılama süreci sonrası Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesindeki karar duruşmasına, tutuklu sanıklar Remzi Ç. ve Gültaç Ş, müşteki T.K, taraf avukatları ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı hazır bulundu. Mahkeme Başkanı Mustafa Yiğitsoy, karar öncesi taraflara son savunmaları için söz hakkı verdi.
Müşteki T.K, sanıklardan Remiz Ç'yi yanında çalıştığı K.A. vasıtasıyla tanıdığını belirterek, "Bu şahıs ile tanıştığımızda 'ağabey' diye hitap ediyordum. O da bana 'kızım' derdi. Benim birinden alacağım vardı, yardımcı olacağını söyledi. Ben de kabul ettim." diye konuştu.
Olaydan bir gün önce Remzi Ç'nin kendisini diğer sanık Gültaç Ş. ile tanıştırdığını ifade eden T.K, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Olayın olduğu gece beni evimin önüne almaya geldiler. Öncesinde 'Parayı almaya gideceğiz.' dediler. Arabaya bindim. Gölbaşı taraflarında olduğunu söylediler. O bölgeye doğru hareket ettik. Haymana tabelasını hatırlıyorum. Arabayı ıssız bir yere çektiler. Her iki sanık da beni 'Bizimle ilişkiye girmezsen seni öldürürüz.' diye tehdit etti.
Üzerlerinde tabanca olduğunu söylediler. Sonra bana tecavüz ettiler. O esnada kameraya çektiler. Sonra Remzi benden hesabına para göndermemi istedi. 'Eğer göndermezsen bu görüntüleri yayarım.' dedi. Para veremeyeceğimi söyleyince ısrar ettiler.
O zaman küpelerimi ve kol saatimi vermek zorunda kaldım. Ertesi gün Remzi beni aradı ve 5 bin lira istedi. Korktuğum için bana verdiği hesaba bin lira gönderdim. Daha sonra polise başvurdum. İki sanıktan da şikayetçiyim."
Duruşmada söz alan sanık Remzi Ç, mağdureyi önceden tanıdığını dile getirdi. Remzi Ç, "Olay günü Gültaç Ş. ile beraberdik. Alkollüydük, mağdureyi nereden aldık, ne diye çağırdık hatırlamıyorum.
Tecavüz edip etmediğimi de hatırlamıyorum." dedi. Sanık Gültaç Ş. ise olay günü alkollü olduğundan yaşananları hatırlamadığı ileri sürdü.
Sanık ve avukat beyanlarının ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, Remzi Ç. ve Gültaç Ş'yi "nitelikli cinsel saldırı", "nitelikli cinsel saldırıya iştirak", "silahlı yağma" ve "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçlarından 68 yıl 6'şar ay hapis cezasına çarptırdı.