Perinçek'in "Pençe varsa ‘Açılım’ olmaz" başlığıyla (7 Ağustos 2019) yayımlanan yazısının bir bölümü şöyle:
(...)CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu başta olmak üzere, CHP Genel Merkez yöneticileri, “Sorunu Parlamento çözer” iddiasıyla, Pençe’ye karşı ABD safında mevzileniyorlar. Meclis, zaten Pençe Harekâtını destekliyor. CHP ve İyi Parti, HDP/PKK ile birlikte Parlamentoda Pençe Harekâtına karşı olan Atlantikçi azınlık içindedir. Bu nedenle onların meselesi, sorunu çözmek değil, Türk Ordusunun Pençe harekâtını önlemektir, başka deyişle PKK’yı Türk Ordusunun pençesinden kurtarmaktır.
HDP, Türk Ordusuna karşı açık tavır alıyor. Kimileri ise, her fırsatta Türk Ordusuna karşı psikolojik harekât görevi yapıyor. Son Yüksek Askerî Şura toplantısından sonra yine ortaya fırladılar. İçlerinde ne yazıktır ki, emekli subaylar bile var. Ordu, PKK’ya pençe vurdukça, bunlar hemen sahneye çıkıyorlar. Hakikat budur.
Çünkü maddî gerçek ortada: Türk Silahlı Kuvvetleri, FETÖ’den temizlenmiştir ve Mustafa Kemal askerlerinin komutası altındadır. Bu sayede Türk Silahlı Kuvvetleri, PKK’yı eziyor. Görevini yapıyor.
Bu durumda Türk Silahlı Kuvvetleri komutanlarına karşı bu psikolojik harekâtın anlamı nedir? Yine geldik “PKK’yı kurtarmak” diye özetlediğimiz Atlantik görevine. Başarı şansları sıfırdır.
Denklem kurulmuş
Denklem kurulmuş bir kez. Bizim Türkiye tarafında Türkü ve Kürdüyle Türk milleti, Türkiye Hükümeti, Türk Silahlı Kuvvetleri, Polis, Vatan Partisi, Ak Parti, MHP var. ABD tarafında PKK/HDP ve Pençe Harekâtına şu veya bu nedenle tavır alanlar var. Tayyip Erdoğan Hükümeti için ikide bir “Açılıma hazırlanıyor” söylentisi çıkartanlar da bunlardır. Tayyip Erdoğan Hükümeti, PKK’yı silahla temizlemekten vazgeçseydi, o zaman Açılım seçeneği gündeme gelebilirdi. O seçenek, artık arkada kalmıştır.
ABD’nin piyonu olan PKK terör örgütü silahla bitirilecektir. Ve ondan sonra yaralar sarılacak, Üretim Devrimi Türkiyemizi Doğusu ve Batısıyla zenginleştirecektir.