Göç Hukuku uzmanı Özyeğin Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Nuray Ekşi, İstanbul’da Nişantaşı’ndaki Suriye konsolosluğunun önünde hemen her gün kilometreleri bulan kuyruklar var. Niçin giriyorlar bu konsolosluk önünde kuyruklara Suriyeliler?” diye sordu.
Prof. Dr. Ekşi, bu kişilerin konsoloslukta pasaport ve diğer işlemleri yaptırdıklarına dikkat çekerek, “Bu demektir ki o kuyruktaki insanların Suriye devletiyle bir sorunu yok” tespitinde bulundu.
KRT TV’de Semra Topçu ile Haftanın Panoraması programında sığınmacılar sorununun çözümüyle ilgili uygulanabilecek yöntemleri anlatan Prof. Dr. Ekşi, Suriye Konsolosluğu’nda işlem yaptıran sığınmacıların hukuki durumunu şöyle değerlendirdi:
Kuyruktakiler derhal geri gönderilmeli
“Konsoloslukta işlem yaptırıyorlarsa, o insanların Suriye devletiyle bir sorunu yok demektir. Yani Suriye devletinin diplomatik himayesinden halen yararlanıyorlar. Hem taraf olduğumuz milletler arası anlaşmalarda hem de kendi iç hukukumuzda sığınma statüsüyle bir ülkede bulunan kişiler kendi devletinin himayesinden yararlanıyorsa onların statüleri sona erdirilir ve ülkelerine gönderilirler. Şimdi bir defa bunu uygulamamız gerekiyor.
Suriye ile diplomatik ilişki şart
Prof.Dr. Ekşi, Türkiye’nin Esad yönetimi ile diplomatik ilişkiye girmekten başka çaresi olmadığını dile getirdi ve 1990’da Irak’tan gelen kitlesel göçe karşı yapılanları hatırlattı:
İkincisi bayramda ülkelerine gidebiliyorlarsa dönememeleri lazım. Bir başka husus da Suriye vatandaşlarının gönderilebilmesi için bizim Suriye devletiyle ilişkiye girmemiz lazım. Suriye BM üyesi. Suriye yönetimini Birleşmiş Milletler meşru hükümet olarak kabul ediyor. Bizim Esad yönetimiyle diplomatik ilişki kurmaktan başka çaremiz yok. Amerika istemeyecektir ama Rusya, İran ve Türkiye garantörlüğü ile insanların Suriye’ye gönderilmesi gerekiyor. Suriyelilerin toprakları gasp edilmiştir, terör örgütleri tarafından. Esad yönetimi yasa çıkardı, tapularınızı getirin taşınmazları üzerinize geçirelim dedi. Af yasaları çıkarıyor Esad yönetimi…”
Peşmergeler sınırda tutulmuştu
“1990 yılında Peşmergelerin Irak sınırına gelişi sırasında Birleşmiş Milletler böylesi büyük bir göç hareketi uluslararası barış ve güvenliğe tehdittir, dedi. Dolayısıyla sığınmacılar güvenlik sorunu mu sorusunun yanıtı açık ve net güvenlik sorunudur. Zaten bu kadar büyük bir kitlesel hareket her devlet açısından güvenlik sorunudur. Türkiye açısından en büyük açmaz Türkiye ile Suriye arasında diplomatik temasın olmamasıdır. Yani Türkiye Suriye yönetimiyle herhangi bir sorunu olmayanları gönderebilir.”