New York Güney Bölgesi Federal Mahkemesi’nde ABD’nin İran’a yönelik uluslararası yaptırımlarını delme suçlamasıyla yargılanan Reza Zarrab, eski koğuş arkadaşının kendisine tecavüz ettiği ve sürekli cinsel tacize uğradığı iddiasıyla açtığı davada, kendisine yöneltilen suçlamaları reddetti.
Zarrab, avukatı Robert Anello aracılığıyla mahkemeye yaptığı savunmada, Fildişi Sahili kökenli Faouzi Jaber’in kendisiyle ilgili suçlamalarına madde madde yanıt verdi, hakkındaki tecavüz ve cinsel taciz iddialarını reddetti.
Zarrab, Manhattan’daki Metropolitan Correctional Center (MCC) cezaevinde kaldığı zaman içerisinde bir süre aynı koğuşu birlikte paylaştığı Jaber’in, aleyhine tecavüz ve cinsel istismar iddiasıyla açtığı davadaki suçlamaların asılsız olduğunu belirterek mahkemeden davanın düşürülmesini talep etti.
“SADECE AYNI KOĞUŞTA KALDIĞIM DOĞRU”
Zarrab mahkemeye sunduğu savunmasında, “Kendisiyle bir süre Manhattan’daki Metropolitan Correctional Center (MCC) cezaevinde Kasım 2016 ile Mart 2017 arasında birlikte aynı koğuşta kalmam dışındaki bana yönelik suçlamaların tamamı gerçeklerle bağdaşmayan, mesnetsiz ve asılsız iddialardır” dedi.
Amerika’nın Sesi’nden Can Kamiloğlu’nun haberine göre Zarrab, Jaber’in, “Servet, güç ve siyasi bağları nedeniyle ilk başta arkadaş olarak güvenimi kazandı aynı koğuşta kalmaya başladıktan sonra da defalarca bana saldırdı. İki kez tecavüz etti. Her fırsat bulduğunda bana cinsel tacizde bulundu” yönündeki suçlamalarını asılsız ve gerçeklere dayanmayan iddialar olduğunu belirtti.
SARRAF GÖRÜNDÜĞÜ GİBİ SAĞLAM VE SAĞLIKLI DEĞİLMİŞ
Rıza Zarrab, Jaber’in suçlamalarında yer alan kendisiyle ilgili açıklama bölümündeki, “Sarraf, 36 yaşında İran ve Türkiye vatandaşı” açıklamasını kabul ettiğini kaydetti ancak aynı cümlenin devamında yer alan “görünüşte sağlam ve sağlıklı olduğunu” yorumunu ise reddetti.
Zarrab, eski koğuş arkadaşı Jaber’in, “Çok varlıklı ve aralarında Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve bazı üst düzey hükümet yetkilileriyle kişisel ve iş ilişkisi var. Ayrıca İran rejiminden de aralarında Kasım Süleymani’nin de bulunduğu güçlü kişilerle ilişkileri var” şeklindeki iddialarına da cevap vermeyi kendisi aleyhine açılan davayla alakasız ve uygunsuz olduğu gerekçesiyle cevap vermeyi reddetti.
“AVUKAT PARASINI ÖDEDİM AİLESİNE PARA GÖNDERDİM”
Zarrab, savunmasında, koğuş arkadaşı Jaber ile daha çok İngilizce konuştuklarını, Arapça’yı çok az konuşabildiğini kaydetti.
Zarrab, Jaber’in avukatlarının parasını ödediği için kaldıkları hücrede bazı cinsel davranışlarını görmezlikten geldiğiyle ilgili iddialarını da savunmasında yanıtladı.
Zarrab, Jaber’in o dönemde devam eden davasıyla ilgili özel bir avukat tutmasına yardım ettiğini, ayrıca Jaber'in ailesine para gönderdiğiyle ilgili iddialarını da kabul etti. Ancak hücrede meydana gelen cinsel taciz iddialarının tamamını reddettiğini belirtti.
63 yaşındaki Fildişi Sahilli Jaber mahkemeye sunduğu yeni dava başvuru dilekçesinde Sarraf ile birlikte paylaştığı koğuşun kendisi için adeta bir işkence odasına dönüştüğünü, yaşlı ve ağır kanser hastası olduğunu belirterek, 35 yaşındaki bir kişinin cinsel tacizlerine direnemediğini iddia etmişti.
“HER FIRSAT BULDUĞUNDA BANA CİNSEL TACİZDE BULUNDU İKİ KEZ TECAVÜZ ETTİ”
Jaber, Zarrab’ın kendisine her fırsat bulduğunda defalarca cinsel tacizde bulunduğunu, ayrıca iki kez de zorla tecavüz ettiğini yer ve zaman ayrıntılarıyla öne sürmüştü.
Jaber, yaşadığı talihsiz olaylar sonrasında mesleki, kişisel itibarı ve kariyerinin tamamına zarar verildiğini, zihinsel açıdan zarar gördüğünü öne sürmüş, Zarrab’la paylaştığı koğuşun kendisi için bir işkence odasına dönüştüğünü iddia etmişti.
Jaber, yeniden mahkemeye sunduğu şikayet dilekçesinde Sarraf’ın davayla ilgili yapılacak seri duruşmalarda jüri karşısına çıkartılıp yargılanmasını ve tüm manevi zararlarının da tazminini istemişti.
Davanın hakimi Sholomo Hagler Zarrab’a cinsel taciz ve tecavüz iddialarından vazgeçmeyen Jaber’in suçlamalarına en geç 13 Şubat tarihine kadar cevap vermesini istemişti.