Genel Başkanlar Recep Tayyip Erdoğan İle Devlet Bahçeli'nin arasında kavga çıkmasına az kaldığını söyleyen Demirtaş, "Köprüyü geçmelerine az kaldı. Erdoğan-Bahçeli kavgası yakın.
Erdoğan MHP'ye seçimlere kadar ihtiyaç duyduğundan, gönüllerini hoş tutmaya çalışıyor. Yakın zamanda Erdoğan-Bahçeli kavgasına tanıklık edilirken ne demek istediğim daha iyi anlaşılacak” dedi.
Yüksek Seçim Kurulunun valiliklerin ve il seçim kurullarının talebi doğrultusunda karar verdiği sandık taşıma ve birleştirme uygulamasına tepki gösteren Demirtaş, "AKP’nin tek hedefi 'güçlü lider ve tek adam'dır. Ne söylerse söylesinler bu gerçeği gizleyemezler. AKP tam anlamıyla otoriter bir rejim için seçmenden oy istiyor. Ama bunu maskelemenin telaşı içerisinde laf kalabalığı yapıyor sadece. Gerçek niyetlerini bilmeyen kalmadı zaten" diye konuştu.
Demirtaş, Artı TV'nin sorularına şu yanıtları verdi:
"AKP tam anlamıyla otoriter bir rejim için seçmenden oy istiyor"
- AKP'nin seçim beyannamesinde “Güçlü meclis, güçlü hükümet, güçlü Türkiye” sözünü değerlendirir misiniz?
AKP’nin tek hedefi “güçlü lider ve tek adam”dır. Ne söylerse söylesinler bu gerçeği gizleyemezler. AKP tam anlamıyla otoriter bir rejim için seçmenden oy istiyor. Ama bunu maskelemenin telaşı içerisinde laf kalabalığı yapıyor sadece. Gerçek niyetlerini bilmeyen kalmadı zaten.
- Devlet Bahçeli af konusunda ısrar ediyor. Bahçeli’nin af talebi nasıl sonuçlanacak?
Allah Bahçeli’yi affetsin. Bayağı günah biriktirdi çünkü. Şu anda adil bir yargılama yapılmadığı için suçlanan, ceza alan yüz binlerce insan için mutlaka iyileştirici, onarıcı ve adaleti sağlayan düzenlemelere ihtiyaç var. Bu bir af mı olur, başka yasal düzenlemelerle mi yapılır bunu tartışmak gerekir mutlaka. Ama bu konuda bazı düzenlemelere ihtiyaç olduğu ortada. Bunun sınırını da MHP gibi mafya sever bir parti belirleyemez elbette.
- Devlet Bahçeli’nin şu anda ülke yönetiminde etkisi nedir?
Abartıldığı kadar etkili değildir. Erdoğan MHP’ye seçimlere kadar ihtiyaç duyduğundan, gönüllerini hoş tutmaya çalışıyor. Yakın zamanda Erdoğan-Bahçeli kavgasına tanıklık edilirken ne demek istediğim daha iyi anlaşılacak. Köprüyü geçmelerine az kaldı.
"Sandık taşıma kararı HDP oylarını hedefliyor"
- Valiliklerin 19 kent hakkında yaptığı sandık taşıma-birleştirme talepleri HDP'nin itirazlarına rağmen kabul edildi.
Bu karar, özellikle HDP ağırlıklı seçmenin seçime katılım oranını düşürme amaçlıdır. YSK kararları kesin olduğu için itiraz da mümkün değil. Bu durumda her türlü tedbiri alarak, seçmenlerin oylarını kullanabilecekleri hazırlıkları yapmak gerekecek. Seçmenlerimizin de bu tür engellemelere inat, ısrarla gidip oylarını kullanmaları gerekir. 1 oy bile çok çok önemlidir.
- Daha öne de seçilen milletvekilleri ve belediye başkanları tutuklanarak başka şehirlere taşındı. Siz artık Edirne’desiniz. Eşiniz de buraya taşınmayı düşündü mü? Çocuklarınız bu durumu nasıl yorumluyor?
Eşim buraya taşınmayı hiç düşünmedi. Ama anlatıldığı kadarıyla Edirne’de yaşamak oldukça makul bir seçenek aslında. Sakin ve hoşgörülü bir kent olarak biliniyor. Çocuklarım için her ay Diyarbakır-Edirne arasında mekik dokumak zor olsa da, 1 saatlik görüş uğruna katlanıyorlar buna. En çok da onlara reva görülen bu zahmete üzülüyorum.
- Edirne’den bir milletvekili bekliyor musunuz?
Bu seçimde olabileceğine inanıyorum.
- Özgürken de seçim çalışması yürüttünüz, tutuklu olarak da seçim çalışması yürütüyorsunuz? Bu deneyime ilişkin farklılıklar neler?
Doğrusu ben burada seçim çalışması yürütmüyorum, yürütemiyorum. Ciddi bir siyasi skandala imza atmış, hukuksuzluk timsali yargı kararlarıyla buradayım. Dışarıdayken bile eşit ve özgürce seçim kampanyası yürütemiyordum. Burada tam bir abluka içinde çalışma yürütmem imkansızdır. Ben sadece, çalışmalara çok küçük katkılarla motivasyon desteği verebiliyorum. Hali hazırda bu seçim süreci siyasi tarihe, AKP yargısının rezaleti olarak geçmiş durumdadır.
"Ekonomiyi AKP içi mihraklar yönetiyor"
- İktidar, ekonomiden sorumlu bakan ‘dış mihraklar’ diyor. Bugün Türkiye ekonomisini kim yönetiyor?
AKP içi mihraklar yönetiyor tabii ki. Ekonomik krizin müsebbibi olarak kim olduğu belli olmayan bir dış mihraklar failini göstermek ucuz ve basit bir yanıltma operasyonudur. Krizin, AKP dışında hiçbir savunması yoktur. Bunu artık AKP'ye oy vermiş olanlar da kabul ediyorlar.
"Medya ve yargı pespayeliği"
- Medya HDP’ye yer vermiyor. Siz sokağa çıkamıyorsunuz? HDP’nin baraj sorunu olacak mı?
Türkiye'de medyanın içler acısı durumu yeni yeni ortaya çıkmıyor. Basının onurunu temsil eden özgür ve demokrat medyayı bir kenarda tutarsak, Türkiye basınının tarihi maalesef hep şanlı şerefli değil zaten. Her dönem devletçi, iktidar ve güç yanlısı, zulümleri görmezden gelen, hatta katmerleştiren bir tutum içerisinde oldular. Medya patronlarının iktidarlarla girdikleri rant ilişkileri ise haberciliği tam anlamıyla zorbalığın borazanlığına çevirdi.
Şu anda medya alanında yaşanan trajik rezalet de bu tutumun devam ettiğinin göstergesidir sadece. Benim ve binlerce HDP’linin siyaseten rehin alınmış olmamız aynı rezaletin ve pespayeliğin yargı alanında da yaşandığını ispatlıyor tabii ki. Biz bu koşullarda orantısız bir güç dengesi içerisinde halkımızın, gençlerin, kadınların; gönüllü, samimi ve fedakâr emeğine güvenerek kampanya yürütüyoruz.
HDP mutlaka barajı aşacaktır. Çünkü bu muazzam halk gücü kendi partisinin baraj altında kalmasına asla izin vermez.
- Adayların TRT’de seçim konuşması hakkı var.
Avukatlarım TRT konusunda YSK’ye başvuru yapacaklar. Sonucu ben de merak ediyorum.
- Bugün tahliye olsanız, seçim çalışmaları kapsamında şu an size yer vermeyen ana akım haber kanallarına çıkar mısınız?
Sesimi duyurmak için bütün imkanları sonuna kadar kullanırım. Önemli olan sesimizi halka duyurabilmektir.
"Ahmet Şık her dönemde dik durdu"
- Ahmet Şık’ın sizden önce hapisten çıkıp bir de siyasete atılmasına ne diyorsunuz?
Ahmet Şık yürekli bir gazetecilik örneği sergiledi. Her dönemde dik durdu. Siyasette de başarılı olacağına inanıyorum. Kendisini kutluyor ve tüm adaylarımızla birlikte ona da başarılar diliyorum.
- Son okuduğunuz kitaplar hangileri acaba?
Andy Weir’in Artemis adlı kitabı ile İclal Aydın’ın Üç Kız Kardeş kitabını okudum.
- Müzik dinleme şansınız var mı?
TV’deki müzik kanallarından kısmen dinleyebiliyoruz. Bazen de bağlama çalıp kendimiz söylüyoruz.