Metroseksüel erkek, überseksüel erkek, maço erkek, çapkın erkek derken, bizzat kendi ellerimle yeni bir erkek türü keşfetmiş bulunuyorum; 'sevişmiyorsak görüşmeyelim erkeği.' Tüm riyakarlığı ve yalandan iyi niyetiyle huzurlarınıza takdimimdir. Okuyalım, öğrenelim ve zeki geçinen bu yalancıların oyununa gelmeyelim!
İlgilendiğimiz biri; 'Sana arkadaş olarak yaklaşıyorum' dediği zaman içimizden; 'Şaşı bak şaşır inşallah' diye geçirdiğimizin farkındayım. Hatta çoğu zaman çok daha fazlasını söylüyoruz! Peki, böyle bir durumda biz küçük leydiler ne yapıyoruz? Nezaketimizi sürdürüp o erkeğe yine de iyi davranıyoruz...
Gel gelelim günümüz metropolünde duygusal kaypaklık, duygusal bir gereklilik olarak algılanmaya başlandı. Bilhassa erkek dünyasında... Artık çevremiz; 'Sevişmiyorsak görüşmeyelim' diyebilen ya da ima eden duygusal kaypaklardan geçilmiyor ve tam da bu noktada; 'Sevişmiyorsak görüşmeyelim erkeği' karşımızda başlı başına bir tez konusu olarak beliriyor.
"Sevişmiyorsak görüşmeyelim erkeği" neye benzer?
Sevişme meraklısı erkeğin, sevişemediği durumlarda irtibatı koparmasından yola çıkarak, gerek kendi hayatımda gerekse çevremdeki arkadaşlarımın hayatında tespit ettiğim bu yeni modeli; 'sevişmiyorsak görüşmeyelim erkeği'ni alt başlıklara ayırdım. Öyle ya, herkes kadar ben de genellemelere karşıyım. En azından tek başlıkla sınırlı kalmamasından yanayım... Ayrıntılandırmak gerek. Şöyle ki...
Tip1:
İş bahanesiyle gelen
Bu minik sinsiler, genellikle bulundukları pozisyonu kız tavlamak için kullanan, arkaik zekalı, düz mantıklı; 'statü bende kızlar' kafasındakiler... Normal şartlarda; 'merhaba' demeye cesaret edemeyecekleri kadınlara iş verme bahanesiyle yaklaşıp sevişmek istiyorlar. Hırslı kadınlar, kariyerlerinde yükselmek için her türlü 'tavizi' vermeye hazır onların gözünde. Dolayısıyla, istediklerini alacaklarından da eminler! Söze iş teklifiyle girip buluşma teklifiyle çıkarlar. Arada oyalayabilirseniz, bir süre size söz konusu işi yaptırabilirler bile ama istediklerini alamayacaklarını anlayınca...
İşte o zaman hem söz konusu işten olur hem de bir daha aranmazsınız. Dahası kötü bir ihtimalle paranızı da alamamanız mümkün. Dolayısıyla, bir erkek size durduk yerde iş teklif ediyorsa tek kaşınızı kaldırıp sormanızı tavsiye ederim; 'Benimle sevişmek istediğin için işi mi bahane ediyorsun?' diye. Gerçekten cesareti varsa, doğru cevabı verir. Yoksa da sevişme isteğinden vazgeçer. Söz konusu erkekle sevişmekistiyorsanız o zaman işiniz kolay; sevişin, işi kapın ama sözleşmeyi imzalamadan asla!
Tip2:
Konuya direkt giren
Fazla özgüvenli, fazla yakışıklı, bazen nedeni belli olmayan bir şekilde fazla ilgi görmüş, çoğu zamankasıla kasıla ölen tipler... Her kadının kendileriyle sevişmek isteyeceğinden öyle eminlerdir ve bunu hayatları boyunca öyle çok deneyimlemişlerdir ki, sizin onunla sevişmek istememe ihtimaliniz aklının ucundan dahi geçmez. Dolayısıyla sevişme taleplerini gayet açık ve uluorta, herkesin içinde ve tüm rezalet ihtimallerini göze alarak dile getirir. Diyelim ki; siz sevişmek istemediğinizi bildirdiniz, yine de herkesin içinde sizinle sevişmiş gibi konuşmaktan çekinmez. Öyle ya, siz kimsiniz ki onunla sevişmeyeceksiniz,değil mi? Böyle bir erkek karşısında size tek önerim; sevişin, kurtulun. Sevişmeseniz de sevişmiş kadar zarar görürsünüz zaten.
Tip3:
Dede
Çapkınlık âleminin en eski üyeleri 'dedeler' diye tanımlayabileceğimiz, 50 yaş üstü 'sevişmiyorsak görüşmeyelim erkeği'ne geldi sıra. Tahmin edersiniz ki, dedelerde de ya para vardır ya da mevkii... Dedelerden kaçmanız olanaksızdır çünkü ya patronunuzdur ya da iş yaptığınız kişi. Diğer sevişmiyorsak görüşmeyelim erkeklerine oranla daha nazik, daha kibar, daha flörtöz olmalarına rağmen, neticede dedeler de sevişmek isterler ve eğer onlarla sevişmezseniz, anında sizden vazgeçerler. Gerek iş, gerekse özel hayatlarında... Tabii dedelerin büyük jestleri, nezaketleri ve ilgileriyle dağılmış olan bünyeniz, bu ani vazgeçiş karşısında afallar, duvara çarpar, bir süre kendine gelemez ama olsun... Zamanla iyileşirsiniz.
Tip4:
Arkadaşlık bahanesiyle gelen
İşte! Sevişmiyorsak görüşmeyelim erkekleri arasında en can sıkıcı, gidişi en can yakıcı olanı. Bu tip, yanınıza sinsice sokulur, en iyi arkadaşınızmış gibi davranır ve hatta sizi buna inandırır. Tam siz buna alışmışken ve eski sevgililerinizi bu minik sinsiye çekiştirirken, pat diye sevişme isteği çıkar içinden! Ne o isteğin geldiği yeri ne de durduk yere ortaya çıkma nedenini anlamlandırabilirsiniz. Öylece bakakalırsınız. Siz bakakalmışken, arkadaş numarası yapan sevişmiyorsak görüşmeyelim erkeği sizinle sevişemeyeceğini anlayıp ipleri koparmış olur zaten.
Telefon edersiniz, açmaz. Mesaj atarsınız, dönmez. Size kendinizi suçlu hissettirmek için, her şeyi ama her şeyi yapar. Zavallının duygularını incittiğinizi düşünüp vicdan azabı çekerken, onun kendini başka bir sevişme potansiyeli olan kadına eklenti ettiği gerçeğiyle yüzleşirsiniz. Sakın bu sinsi yılanlara acıyıp da onlarla sevişmeyin... Anında toz olurlar, yani boşu boşuna seviştiğinizle kalırsınız.
Tip5:
İlişki istiyormuş gibi gelen
Bu tip; uzun vadede gelecek planları yapan, sanki ilişki istiyormuş gibi davranan, yalandan flört eden, üçkağıtçıların efendisi bir tiptir. Sizinle sevişebilmek için ağzınızdan girer burnunuzdan çıkar. Size prenses gibi davranır ama istediğini alamayınca, işte o zaman çirkef kesilir. Arkanızdan olmadık söz ettiği yetmezmiş gibi, telefonları açmaz, mesajlara dönmez.
İnsan değildir kendisi esasen; bir tür ilkel canlıdır. Maymundan tam evrilmemiş bir beyni ve en az maymunlar kadar ilkel seksüel güdüleri vardır. Tam da bu nedenle, arada bir sizi yoklar, sevişmek istiyor musunuz diye bakar, istemiyorsanız gider bir başkasıyla sevişir. Size olan aşkı sevgisi, ilişki hikâyesi komple yalandır. Dediğim gibi, bu tip görünürde insandır.
Arzum Uzun