Açık fikirli olmanın, değişik görüşleri anlamaya çalışmanın teşvik edildiği Silikon Vadisi’nde başarısız olmak asla ayıplanmıyor. Hatta tam tersine yapılan hatalardan ders çıkarmak çok önemli bir deneyim olarak kabul ediliyor. Bu tolerans ortamında başarısız olma korkusu ortadan kalktığı için yaratıcılık da ister istemez tavan yapıyor. Platin Dergisi, bu kültürü alarak Silikon Vadisi’nin en inovatif Türkleri arasında yer alan 26 ismi Ağustos sayısının kapağına taşıdı.
Amerika’nın San Francisco şehrinin 40 kilometre güneydoğusunda 1891 yılında kurulan Stanford Üniversitesi olmasaydı acaba Silikon Vadisi gibi bir kavram, bir platform, bir yerleşim yeri ya da coğrafi bir bölge bugünkü kadar güçlü bir konuma gelebilir miydi? İlk kez 1970’li yıllarda öne çıkan Silikon Vadisi kavramı, bugün dünyanın en iyi üniversitelerinden biri olan Stanford Üniversitesi mezunu kişilerin, o bölgede kurmaya başladığı şirketlerle hızlı bir dönüşümden geçti. Silikon Vadisi, Amerika’nın Kuzey Kaliforniya bölgesinin güney kısmında yer alan San Francisco Körfezi etrafındaki bölgeye verilen ad olarak öne çıkıyor. Apple, Intel, Cisco, HP, Microsoft, Oracle, Facebook, Twitter, Uber gibi markaların merkezleri Silikon Vadisi’nde bulunuyor. Silikon Vadisi’nden çıkan teknolojiler, iş modelleri ve ürünler, hem pek çok sektörü hem de hayatımızı derinden etkilemeyi sürdürüyor. Silikon Vadisi’ni oluşturan ruh, bizzat teknolojiyi geliştiren ekiplerin dinamizmiyle dünyaya meydan okuyor. Bilişim sektörünü var eden her bileşen, her stratejik unsur ve her inovasyonun en önemli tohumları dünden bugüne Silikon Vadisi’nde atılıyor.
HIZLI, KARARLI VE YARATICI ADIMLAR ATILIYOR
Silikon Vadisi’nin iş kültürünün temel odağı ise hızlılık… Girişim başarılıysa devam ediyor, fikir tutmadıysa sürece son veriliyor. Çabuk-yanılma (fail-fast) yaklaşımı Silikon Vadisi’nde son derece etkin bir şekilde uygulanıyor. Bir proje ya da iş fikrinin gerçek anlamda uygulanabilir olup olmadığı, hızlı bir şekilde testten geçiriliyor. Sonuç, negatif çıkarsa o konu üzerinde daha fazla durulmuyor ve yeni konulara geçiliyor. Yatırımcıların tecrübeli girişimcilere son derece büyük önem verdikleri gözlemleniyor. Silikon Vadisi’nde başarısız olmak asla ayıplanmıyor. Başarısız olan bir girişimden çıkarılması gereken dersler göz önünde tutularak daha köklü bir yapı geliştirilmesi süreci destekleniyor. Hangi ülkeden gelirseniz gelin, hangi ırktan olursanız olun, benimsediğiniz yaşam tarzını Silikon Vadisi’nde özgürce sürdürebiliyorsunuz. Silikon Vadisi bu yapısıyla dünyanın dört bir yanında gelen en zeki ve yaratıcı insanları kendisine bir mıknatıs gibi çekiyor. Burada dünyanın başka hiçbir noktasında bulamayacağınız bir tolerans ortamı ve kültür oluşmuş durumda…
26 İSME DAİR MERAK ETTİĞİNİZ HER DETAY PLATİN’DE
Silikon Vadisi, girişimcilerin hata yapmaktan korkmadıkları çok özel bir atmosfere sahip… Başarısız olma korkusunu ortadan kalktığında ise yaratıcılık tavan yapıyor. Türkiye’de ise bu durum tam tersi bir istikamette ilerliyor. Girişimcilik açısından daha cesur adımlar atabilmek için başarısızlığın Türkiye’de de çok değerli bir tecrübe olarak görülmesi gerekiyor. Silikon Vadisi’nde hem girişimci hem de profesyonel olarak çok önemli projelere imza atan Ayşegül İldeniz, Ege Ertem, Sayan Gomel, Berk Algan, Argun Kılıç, İbrahim Okuyucu, Barış Gültekin, Selim Önal, Zafer Zamboğlu, Kaan Meralan, Asli Dağlı, Ali Hantal, Eren Bali, Aykut Karaalioğlu, Devrim Yaşar, Sinan Yaşar, Emre Sokullu, Şahin Boydaş, Emrecan Doğan, Mustafa Emre Kazdağlı, Selçuk Atlı, Talip Öztürk, Efe Orhun, Ozan Yerli, Umut Erkal ve Handan Selçuk gibi 26 ismin başarı hikayeleri hakkında daha ayrıntılı bilgiye sahip olmak istiyorsanız, Platin’in Ağustos sayısını kaçırmayın...