Yalçın, "Dilipak'ın tüm yazdıkları FETÖ yalanı; ve Dilipak tek kuşku duymadan kulağına fısıldananları köşesine taşıyor; karşılığını da FETÖ'den 'onur ödülü' olarak alıyor… Anlatmak istediğim; Dilipak'ın o dönem FETÖ kumpasının gönüllü kalemşorü olması değil, kafa yapısı, hoyrat/ kaba dili… Dilipak'ın İstanbul Sözleşmesi'ni destekleyenlere bugün 'fahişe' demesine şaşırmayınız." düşüncesini dile getirdi.
Yalçın, "Dilipak (ve diğerleri) o dönem İstanbul Sözleşmesi'ne dair tek karşı ses çıkarmazken, bugün kendilerinden geçecek kadar niçin azgın muhalifler? İşin özü şu: Dilipak (ve diğerleri) bir 'ithal görüşü' tekrarlıyor! İstanbul Sözleşmesi'ne dair ilk protesto 2018'de Bulgaristan'da başladı.
Ardından 2019'da Slovakya ve bu yıl Polonya'da hararetli tartışmalar gerçekleşti. Meselenin aslı İstanbul Sözleşmesi değil, Avrupa Birliği karşıtlığı! Aşırı sağcılar AB muhalifliğini İstanbul Sözleşmesi üzerinden yaptı/yapıyor. Yani işin özü dini değil siyasi! Arkasında ise, AB'nin altını oymasına karşı manevra yapan Rusya bulunuyor!" ifadesini kullandı.
Yalçın, "Bulgaristan'daki protestolara karşı Avrupa Konseyi Kasım 2018'de açıklama yaptı: 'Açıkça belirtilmiş amaçlarına rağmen, birkaç dini ve aşırı muhafazakâr grup, İstanbul Sözleşmesi hakkında yanlış anlatılar yayınlamaktadır.'
İşte bu 'yanlış anlatılar' Bulgaristan'dan (ve Rusya) üzerinden Türkiye'ye geldi! Dilipak'a (ve arkadaşlarına) sormalıyız: Aklınız başınıza dokuz yıl sonra nasıl geldi?" ifadesini kullandı.
Yazının devamı için TIKLAYIN