Azerbaycan'da yakalandıktan geçtiğimiz hafta iade edilen, Türkiye'nin en karanlık ve acımasız çetesi Söylemez Kardeşler'in, film gibi bir operasyonla yakalandığı ortaya çıktı. Bir ihbarla harekete geçen Polis, Söylemezler'in izini Kuzey Irak'ta buldu. Amansız takip Bakü'ye kadar sürdü. Bir alışveriş merkezinde görüntülenen kişilerin onlar olduğu anlaşılınca operasyon yapıldı.
Türkiye'de suç ve suç örgütleri denildiği zaman akla en çabuk gelen isimlerden birisi Söylemez kardeşler. Biri emekli Başçavuş Mehmet Sena Söylemez, diğeri Doktor Mehmet Faysal Söylemez. Karanlık ilişkileri, acımasız eylemleri ve 14 yıldır çözülemeyen sırlarıyla hep merak konusu oldular. Gerçekleştirdikleri ve planladıkları tüm eylemleri, Türkiye'nin kanını dondurdu. Defalarca yakalandılar, yargılandılar ama her zaman bir şekilde kurtulmayı başardılar. Yabancı ajan oldukları ve korundukları bile iddia edildi. Türkiye'den kaçarak izlerini kaybettirdikleri 2004'ten sonra, tüm dünyada kırmızı bültenle arandılar, bulunamadılar. Ama Türk polisinin maceralı takibi sonunda Ocak ayında Azerbaycan'da yakalandılar. Geçtiğimiz hafta da Türkiye'ye iade edildiler.
İhbar maili ile başladı
Söylemezler çetesinin Kuzey Irak-Azerbaycan-Türkiye üçgeninde film gibi yakalanma öyküsünü VATAN ortaya çıkardı. Söylemez Kardeşler'le ilgili ipucu peşinde koşan polise bir ihbar ışık tuttu. Geçtiğimiz yıl İstanbul Emniyeti'nin internet adresine gönderilen ihbar mailinde ihbarcı, polise bir isim veriyor ve bu kişinin Söylemez Kardeşler'in Türkiye'deki bağlantısı olduğunu öne sürüyordu. İhbarı değerlendiren polis söz konusu kişinin telefon bilgilerin ulaştı ve dinlemeye aldı.
Sahte pasaport alacaktı
Polisin yaptığı teknik takibe, sahte pasaport için yapılan bir pazarlık takıldı. Söylemez Kardeşlerin bağlantısı olduğu iddia edilen kişi, bir başka kişiden iki sahte pasaport sipariş ediyordu. Teknik takibi derinleştiren polis, konuşmaların, İstanbul Emniyeti'ne yakın bir baz istasyonu üzerinden yapıldığını tespit etti. Söz konusu kişinin bir arkadaşı ile birlikte kayıp pasaport bilgisi vererek, pasaport başvurusunda bulunduğu ortaya çıktı.
Kuzay Irak'ta takip
Beklemeye başlayan polis pasaportların teslim alınması ile birlikte fiziki takip başlattı. Söylemez Kardeşler'in Türkiye bağlantısının Habur sınır kapısından Kuzey Irak'a giriş yaptığı tespit edildi. Takibi sürdüren İstanbul Organize Suçlarla Mücadele ekipleri de onların arkasından Irak'a girdi. Bir mütteahhitlik şirketi kuran Söylemezler, Irak'a iş yapmak için giden işadamlarını tehdit ederek haraç topladıkları tespit edildi.
Azerbaycan'a kaçtılar
Ancak Söylemezler yeniden izlerini kaybettirmeyi başardı. Teknik takip derinleştirdi. Para transferleri inceleme altına alındı. Azerbaycan'ın Bakü kentinde bir hesaba çok miktarda paralar aktarıldığı belirlendi. Başında bir emniyet müdürünün de bulunduğu özel ekip, Söylemez kardeşlerin izini sürmek üzere Bakü'ye uçtu.
Polis kameraya kaydetti
Özel ekip, Söylemezler'in izine kısa sürede ulaştı. Söylemezler Bakü'de bir alışveriş merkezinde gezerken polis kamerasına kaydedildi. Görüntülerde çete liderleri Mehmet Sena ve Mehmet Faysal Söylemez ile işadamı Ramazan Kocakaya'nın kaçırılması talimatını veren Deniz Taşdemir bulunuyordu. Görüntüler hemen İstanbul'a gönderildi, Söylemez Kardeşlerin izinin bulunduğu bildirildi.
Ortak operasyon
Türkiye ile Azerbaycan arasında yazışmalar başladı. Söylemez kardeşlerin yakalanmasını isteyen Türkiye, özel bir ekip kurarak Azerbaycan'a gönderdi. 29 Ocak'ta Azerbaycan'la ortak operasyon sonucunda Söylemezler yakalandı. İade işlemleri tamamlanan Söylemezler 5 ay sonra geçtiğimiz hafta Türkiye'ye iade edildi.
'İşadamını kaçırıp otomobiliyle yaktılar'
Söylemez Kardeşler, adını ilk olarak 1996 Adana'daki bir çatışmada duyurdu. Sedat Bucak'a helikopterden LAW'la suikast hazırlığı içinde oldukları iddia edildi. Onlar da Mehmet Ağar ve Sedat Bucak'ı devlet desteğini alarak kendilerine karşı komplo kurmakla suçladı. Haklarında silahlı saldırı, haraç, tehdit gibi suçlamalardan davalar açıldı. Ancak tanıklar ve şikayetçiler davadan çekildi. Bazı tanıklar uğradıkları silahlı saldırılarda hayatını kaybetti. 1997'de cezaevine girdiler, 2002'de afla serbest kaldılar. Başka suç dosyalarında anılmaya başladılar. Taksim'deki bürosundan kaçırılan ve bir daha kendisinden haber alınamayan avukat Nihat Afyonoğlu'nu öldürüp, otomobiliyle yaktıkları iddiaları ortaya atıldı. Haraç vermeyen Abdurrahman Gölbaşı isimli işadamını da öldürtmek istedikleri iddia edildi. Suikast planı yapan Söylemezler'in 6 adamı yakalanınca plan gerçekleştirilemedi. Söylemezler yurtdışına çıkarken Kapıkule'de yakalandılar.
Mahkeme serbest bıraktı
Avukat Afyonoğlu ile ilgili olarak 25 Haziran 2004'de adliyeye sevk edildiler. Savcı tutuklama istedi ancak mahkeme serbest bıraktı. Savcı itiraz etti ve haklarında yakalama kararı çıkarıldı. Ama o süre içinde kaçmayı başardılar. Söylemezler'in yakalanmalarına neden olan Ali Açıkgöz isimli bir şikayetçi, savcılığa giderek şikayetini geri aldı. 30 Temmuz 2005'te de kurşunlanarak öldürüldü. Açıkgöz'ün Söylemez çetesi tarafından öldürüldüğüne dair deliller tespit edildi. 5 Aralık 2008'de Ramazan Kocakaya isimli bir işadamı kaçırıldı. 500 bin dolar fidye istenen Kocakaya'nın bulunması için Ocak 2009'da operasyon düzenledi. Yakalanan zanlılar talimatı Kuzey Irak'ta bulunan Söylemez Kardeşler'den aldıklarını söyledi.
Vatan