Gazetenin yazarlarından Emin Çölaşan, HDP’nin yüzde 10 barajını aşmasının 24 Haziran seçimleri sonrasında Türkiye için önemli bir rolü olduğunu söylerken; Yılmaz Özdil de HDP'nin Ankara milletvekili adaylarından biri olan Veli Saçılık'la ilgili övgü dolu bir yazı kaleme aldı.
Çölaşan ve Özdil’in ardından bugün Bekir Coşkun da dikkat çekici bir yazı yayımladı ve 24 Haziran'da HDP'ye oy verenlere kızılmaması gerektiğini belirterek, HDP'nin barajı geçmesinin ardından AKP'nin Meclis çoğunluğunu yitirdiği 7 Haziran 2015 seçimlerini hatırlattı.
"HDP barajı aşıp Meclis’e girdi, AKP çoğunluğu kaybetti"
Dikkat çeken yazılardan ilkini Emin Çölaşan, 31 Mayıs 2018 tarihinde yayımladı. ‘’HDP Olayı’’ başlıklı yazısında gazeteci, HDP’nin barajı aşmasının önemini ve Yüksek Seçim Kurulu’nun özellikle Doğu ve Güneydoğu’daki seçmeni etkileyecek kararlarını masaya yatırdı. Partinin durumunu önümüzdeki seçimler için ‘çok farklı’ olarak tanımlayan Çölaşan, HDP’nin cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş’ın hapishanede olmasının da altını çizdi.
Arkadaşlarıyla bir kafede yaptıkları sohbeti de köşesine taşıyan gazeteci, arkadaşlarından ikisinin milletvekili seçimlerinde HDP’ye neden oy vereceklerine dair yaptıkları açıklamayı aktardı: ‘’HDP’nin yüzde 10 seçim barajını mutlaka aşması gerek. Aksi takdirde onların kazanacağı milletvekilleri AKP’ye yarayacak ve bu yolla belki de Meclis’te çoğunluğu sağlayacak…’’
7 Haziran 2015 seçimlerinde de HDP’ye benzer hesaplarla oy kayması yaşandığına dikkat çeken Çölaşan, bu sürecin sonuna dair ‘’HDP barajı aşıp Meclis’e girdi, AKP Meclis’te çoğunluğu kaybetti’’ değerlendirmesini yaptı. 1 Kasım’da yapılan seçimde de AKP’nin MHP ile kurduğu dirsek temasıyla Meclis’te çoğunluğu yeniden kazandığını belirtti.
Yüksek Seçim Kurulu’nun aldığı karar ile önümüzdeki seçimde 19 ilde 145 bin seçmenin kendi sandıklarında değil, devlet tarafından oluşturulacak yeni yerleşim bölgelerinde oy kullanacaklarını da yazısında vurgulayan Çölaşan, bu illerin çoğunun Doğu ve Güneydoğu’da, HDP’nin seçmeninin yoğun olduğu bölgeler olduklarına da dikkat çekti.
‘’Ben hayatımda Veli kadar milletvekili olmayı hak eden birini görmedim’’
Emin Çölaşan’ın ardından Yılmaz Özdil ise, 5 Haziran 2018’de yayımlanan ‘Tek adama karşı tek kollu adam’ başlıklı yazısında HDP’nin Ankara listesinden birinci sıra milletvekili adayı Veli Saçılık’ın hayat hikayesini köşesine taşıdı.
Saçılık’ın, 'Ankara’da Sanayi Sitesi’nde çalışırken öbür atölyelerdeki işçileri sendikaya üye yapmaya çalıştığı için tutuklandığını, sonunda beraat ettiği bir davada tutuklu yargılanırken bir kolunu kaybettiğini, bir kolunun kopmuş olmasına rağmen diğer kolunu -baygın haldeyken- yatağa kelepçelediklerini, sağlam bir insan olarak girdiği Burdur Cezaevi'nden engelli olarak çıktığını' yazdı. Bu arada Saçılık’ın 'dışarıdan üniversiteyi bitirdiğini, KPSS’yi çok yüksek puanla geçtiğini, nüfus idaresinde memur olduğunu da ekleyen Özdil, en sonunda, olağanüstü hâlin ilan edilmesinin ardından hayatı boyunca sol örgütlere üye olmakla suçlanan Saçılık’ın, çıkan Kanun Hükmünde Kararnameler ile işten atıldığını' söyledi.
Özdil, Saçılık’ı ‘partilerüstü’ olarak tanımladı ve ekledi: ‘’Ben hayatımda Veli kadar milletvekili olmayı hak eden birini görmedim… Tek adama karşı tek kollu adamdır!’’
‘’Yıllarca HDP zihniyetiyle mücadele ettik’’
Sözcü gazetesinde yayımlanan dikkat çekici son yazı ise Bekir Coşkun’un imzasını taşıyor. 20 Haziran 2018’de yayımlanan ‘’HDP gerçeği (2)’’ başlıklı yazıda Coşkun, Çölaşan gibi 7 Haziran 2016 seçimlerinde HDP’nin barajı aşmasıyla AKP’nin Meclis’teki çoğunluğunu kaybettiğini vurguladı ve önümüzdeki seçimler için de benzer bir matematiğin söz konusu olduğunu söyledi. HDP oylarını ‘kilit’ olarak tanımladı.
Yıllarca HDP zihniyetiyle mücadele ettiğini de belirten Coşkun, bu seçimde ‘’Cumhurbaşkanlığı seçiminde cumhurbaşkanı adayımıza, milletvekili seçiminde HDP’ye oy vereceğim’’ diyenlere kızılmaması gerektiğini söyledi ve devam etti: ‘’Eğer sırf AKP’den kurtulmak için HDP’ye oy verenlere ‘hain’ diyecekseniz… İkinci turda HDP’den oy beklerken de size ‘hain’ derler…’’