Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın açıkladığı Yeni Ekonomi Programı Yapısal Dönüşüm Adımları 2019” başlıklı yeni yol haritasını değerlendiren Ash, Türkiye’deki en büyük sorunun Türk hükümetine duyulan güvensizlik ve dolarizasyon olduğunu kaydetti.
Ash, "Bu nedenle asıl Türk halkına şu soruyu sormanız gerekiyor: Bu program sizin dolar almaktan vazgeçmenizi sağlayacak mı? Çünkü Türkiye ekonomisinin bu çıkmazdan çıkış için tek bir yolu var o da güveni yeniden tesis etmektir" diye konuştu.
İstanbul’da yeniden seçime gidilmesi ihtimalini "yatırımcılar için yeni bir komplikasyon" olarak nitelendiren Ash, "Türkiye 60 gün daha bekleyecek durumda değil. 2018 bize gerekli adımları atmakta ne kadar gecikirseniz durumun o kadar kötüleştiğini göstermedi mi?" sorusunu yöneltti.
Timothy Ash'e sorulan sorular ve yanıtları şöyle:
Bakan Albayrak’ın açıkladığı reform programını nasıl değerlendiriyorsunuz?
"Bankacılık ve özellikle de enerji sektöründeki borç sorunlarının hükümet tarafından kabul edilip, bunların çözümüne yönelinmiş olunmasını olumlu buluyorum. Ancak piyasalar daha çok ayrıntı öğrenmek ister. Kanımca özel bankalar faaliyetlerine devletin kapsamlı bir şekilde müdahil olmasını, bilançolarında devlet varlıklarının bulunmasını pek de istemeyeceklerdir.
Kamu bankalarının sermaye yapısının yaklaşık 5 milyar dolarla yeniden düzenlenmesi konusunda zaten son haftalarda söylentiler vardı, o da olumlu bir adım. Öte yandan Albayrak daha önce açıkladığı sıkı mali politikalar hedefini yineledi, ancak bu hala uygulanmıyor… Genel değerlendirmem şöyle: Açıklanan program ile ilgili adil bir değerlendirme yapabilmem için atılacak adımlara ilişkin henüz yeterli ayrıntı yok."
Albayrak konuşmasında bu programın sadece 2019 yılında hayata geçirmeyi hedefledikleri reformlarla sınırlı olduğunu söyledi, 2020 yılında yeni bir program açıklayacaklarını birkaç kez yineledi. Size göre kısa vadeli programlarla ekonominin karşı karşıya kaldığı sorunlar çözüme kavuşturulabilir mi?
"Uzun vadeli, kapsamlı bir yapısal reform ihtiyacı olduğu çok açık, bunda hiç bir şüphe yok. Aynı zamanda Türkiye’deki 2018 krizinden kaynaklanan sorunlar konusunda çok somut bazı adımların da bu yıl atılması gerekiyor. Meselenin özü güven sorunu. Türkiye’deki en büyük sorun dolarizasyon. Bu nedenle asıl Türk halkına şu soruyu sormanız gerekiyor: Bu program sizin dolar almaktan vazgeçmenizi sağlayacak mı? Çünkü Türkiye ekonomisinin bu çıkmazdan çıkış için tek bir yolu var, o da güveni yeniden tesis etmek."
Peki açıklanan bu paketle güven yeniden tesis edilir mi? Yabancı yatırımcılar Türkiye’ye yatırım yapmaları konusunda ikna olur mu? Albayrak yargı reformundan da söz etti. Bu alanda reformların hayata geçirilebileceğini düşünüyor musunuz?
"Şu anda yaşadığımız sorun tam da bu. 2018’den sonra piyasaların Türk hükümetine güveni çok geriledi. Gerçek şu ki biz artık sadece somut adımlar attıkları takdirde güven duyabiliriz. Artık somut adımların atıldığını görmek istiyoruz. 2018 büyük hataların yapıldığı, çok korkunç bir yıldı… Oysa öncesinde Türk hükümeti olabilecekler konusunda uyarılmıştı, ancak bu uyarıların hiçbiri dikkate alınmadı.
O dönemden ders çıkarmış olmaları gerekiyordu. Örneğin geçen yıl en büyük hatalar para politikası konusunda yapıldı. Peki bugünkü programda Merkez Bankası bağımsızlığı konusunda herhangi bir şey var mıydı? Bizlerin kendimizi daha güvende hissedebileceğimize dair bir mesaj var mıydı? Görebildiğim kadarıyla yok."
Albayrak konuşmasında yerel seçimleri “demokrasi şöleni” olarak nitelendirmiş olsa da, İstanbul’daki seçim sonuçları halen resmileşmedi. Erdoğan İstanbul ‘da seçimin tekrarlanması konusunda ısrarcı görünüyor… İstanbul’da yeniden seçime gidilmesi piyasalardaki Türkiye algısını, dolaysıyla da Türkiye ekonomisini nasıl etkiler?
"Piyasalarda, yerel seçimlerden sonra, bir sonraki seçimlerin yapılacağı 2023’e kadar hükümetin halkta çok da memnuniyetle karşılanmayacak ama zorunlu olan düzenlemeleri gerçekleştirebileceği beklentisi vardı. Ama şayet Haziran’da İstanbul seçimi yenilenecekse, ivedilikle atılması gereken adımlar ertelenecek. Bu da yatırımcılar açısından yeni bir komplikasyondur. Çünkü mali sıkılaştırma hemen şimdi gerekli. Türkiye 60 gün daha bekleyecek durumda değil. 2018 bize gerekli adımları atmakta ne kadar gecikirseniz durumun o kadar kötüleştiğini göstermedi mi?"
Bakan Albayrak önümüzdeki günlerde Washington'a seyahat edecek, Dünya Bankası, IMF ve G20 bakanlar toplantısına katılacak. Bu görüşmelerden ne bekliyorsunuz?
"Albayrak’ın ayrıntılarını açıklamadığı reform programı hakkında daha kapsamlı bilgi vermesi, yatırımcılara da güven vermesi umut ediliyor."
Türkiye’nin ABD başta olmak üzere Batılı müttefikleriyle ilişkilerindeki gerilim sürüyor. Bu durum ekonomi aktörlerini, yabancı yatırımcıları nasıl etkiliyor?
"Türk hükümetinin en önemli ticari partnerleriyle ilişkilerinin kötü olması, zaten uygulanması güç krizle mücadele programının hayata geçirilmesini daha da zorlaştırıyor. Türkiye’ye finansman ve yatırımların üçte ikisi Batı’dan geliyor ve piyasa Türkiye’nin ABD ve Avrupa ile ilişkilerinde normalleşme istiyor.
Rusya hiç bir şekilde Türkiye’ye ihtiyaç duyduğu finansmanı sağlayamaz. Batılı yatırımcıların parası var ve gerçekten de Türkiye’ye yatırım yapmak istiyorlar. Eğer Türkiye’nin Batılı ülkelerle ilişkilerinde iyileşme olursa, Türk hükümeti gerekli reformları yaparsa çok önemle oranda yabancı yatırımların Türkiye’ye akacağını göreceksiniz."