Duvar'dan Cihan Başakakçıoğlu'nun Haberine göre son zamlarla birlikte geçim sıkıntısı her gün daha da ağırlaşırken, alkol ve sigara fiyatlarında Özel Tüketim Vergisi'ndeki artışla (ÖTV) yapılan yüzde 47'lik zam ülkede milyonlarca kişinin hayatını etkiledi. Tüketicilerin bir çoğu zamlarla birlikte alkol kullanımından vazgeçmek yerine hayati tehlikeye açık olan kaçak alkol veya evde üretim gibi çeşitli yollara başvuruyor. Pandemi sürecinde uzun süre kapalı kalan alkollü mekanların işleri de son zamlarla birlikte yarıya düştü.
BAYİDE EN UCUZ BİRA 21.50 TL, 35'LİK RAKI 129 TL: MÜŞTERİ ETİL ALKOL SORUYOR
2022’nin ilk günlerinde yapılan son zamların ardından 50 cl'lik en ucuz bira 21.50 TL olurken, 50 cl'lik en pahalı bira ise 34 TL, en ucuz 35 cl'lik rakı ise 129 lira oldu. Konu ile ilgili görüştüğümüz bir çok tekel bayi son bir ayda satışların düştüğünü dile getirdi. Bazı tekel bayiler ise müşterilerin evde içki yapmak için daha önce yasal olarak satılan, sonra yasaklanan tarımsal kökenli etil alkol satışının olup olmadığını sorduğuna dikkat çekti.
'AYAKTA KALMAYA ÇALIŞIYORUZ'
Kentin en işlek merkezlerinden biri olan Alsancak'ta bulunan mekanlarda da eski kalabalıktan eser yok. 23 yıldır Alsancak'ta mekan işleten Hami Topçu, son süreçte işlerinde ciddi oranda düşüş olduğunu söyledi. Topçu, "Düşüş olmaması mümkün mü? Biz de fiyatlarımızı artırdık ama tabii ülkede ekonomik kriz, soğuk ve zam var. Üçü bir araya gelince işleri çok ciddi oranda etkiledi. Yüzde 50 civarında gerilemedeyiz. Maliyetlerimiz de yüzde 25 oranında arttı. İçinde bulunduğumuz ekonomik tabloyu düşünün" dedi.
Tedarikçilerin esnafı bir yere kadar idare edebildiğini ancak bir süreden sonra desteği kesmek durumunda kaldığını belirten Topçu, "Pandeminin faturası da bize kesildi. Ciddi bir ekonomik yük altındayız. Tedarikçilere de ödemelerde sıkıntı yaşıyoruz. Destek vermeye çalışıyorlar ancak o da sınırlı. O sınırı aşamıyorlar. Ayakta kalmaya çalışıyoruz" diye konuştu.
'23 YIL BOYUNCA BÖYLE KRİZ YAŞAMADIK'
"23 yıl boyunca çok kriz gördük yaşadık ama böyle bir kriz yaşamadık. Bu seferki krizin bizi çok sarsmasının nedeni pandeminin arkasından gelmesi. Daha pandeminin yükünü üzerimizden atamamışken bu kriz geldi" diyen Hami Topçu, esnafların talepleri ile ilgili ise şunları söyledi: "Birincisi kamuya olan borçların ertelenmesi gerekiyor. Hepimizin kamuya borçları var ve yapılandırdık. Bir kısmımız ilk iki taksitini ödedik. Ama sonrasını ne yapacağız onu bilmiyoruz. İkincisi enerji üzerimizde ciddi bir kambur. Bu ayki faturalar geldiği zaman ne olacak düşünmek bile istemiyoruz. Çıkacak rakamın korkunç olacağını biliyoruz. Ya bize enerji desteği versinler ya da ödemelerimizi faizsiz olarak yaysınlar. Kaderimize terk edildik. Ne fatura çıkarsa ödemeye çalışıyoruz, ödeyemeyen de dükkanına kilidi vurup gidiyor"
'İNSANLARA 'İKİNCİ BİRAYI İSTER MİSİNİZ?' DİYE SORMAYA UTANIR HALE GELDİK'
Alsancak'ta yaklaşık 15 yıldır barmenlik yapan Murat Kıroğlu ise son süreçte işlerde ciddi oranda düşüş olduğunu dile getirdi. Zamların kısmi alkol yasağına dönüştüğünü belirten Kıroğlu, şunları söyledi: “Yüzde 50 oranında düşüş oldu. Bu ciddi bir rakam. İnsanlara artık 'ikinci, üçüncü birayı ister misiniz?' diye sorma halimiz kalmadı. Biz bile utanıyoruz. Çünkü çok pahalıya satıyoruz. Aldığımız ürünün maliyeti çok arttı. Biz bunu tam anlamıyla zam olarak yansıtamasak da bir miktar yansıtmak zorunda kaldık. Bu da ciddi rakamlara tekabul ediyor. Bugün Türkiye şartlarında 'bir yere oturayım 5-6 bira içeyim, kafa dağıtayım' demek zor. İnsanlar geliyor saatlerce oturuyor ve bir bira içiyor. Yılbaşı öncesi 23 liraya sattığımız birayı şu anda 35 liraya satmak zorundayız. Hafta içleri boşa yakınız hafta sonları da yılbaşı öncesi yaptığımız cirolardan çok aşağıda cirolar yapıyoruz. Bu zamlar kısmi bir alkol yasağına dönüştü.”
'GÜNDE İKİ BİRA İÇMESEN, SIFIR ARABA ALIRSIN' DİYEN ARKADAŞLAR BURDA MI?'
Alkol tüketicileri de zamlara tepkili. Karşıyaka Vapur İskelesi karşısında bulunan ve memurundan işçisine herkesin iş çıkışı uğradığı alkollü mekanlardan birinde karşılaştığımız öğretmen Musa B., ders sonrası dinlenmek için bu mekanlarda bir kaç saat vakit geçirmeyi tercih ettiğini söyledi. Son zamlarla alkolün fiili olarak yasaklanmak istendiğini ifade eden Musa B., “Eskiden 'Günde iki bira içmesen, bir ayda şu kadar yapar, bir yılda şu kadar... Eh beş seneye sıfır araba alırsın' tavsiyeleri vardı. Bu tavsiyeyi yapan arkadaşlar buralarda mı? Şimdi aynı tavsiyeyi yapan arkadaşları arıyorum. Alkol için de araba için de böyle küçük bir hesaplama yapılamayacak kadar büyük paralardan bahsediyoruz artık. Değil 5 yıl 20 yıl içmesen ev, araba sahibi olamazsın. Hesaplar ortada, denilecek bir şey yok. Yaşamaya, ayakta kalmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
'AYDA BİR İKİ KADEH İÇMEK BİLE LÜKS OLDU'
Fevzi D. ise özel bir firmada işçi. Alkolün yanı sıra tüm zamlardan şikayetçi olan Fevzi D., sigara ve alkoldeki durumu şu şekilde değerlendirdi: “Hemen hergün içiyordum diyemem ancak haftada bir veya iki gün alkol alıyordum. Genellikle işten arta kalan vakitler veya hafta sonları, tatil günleri. Son zamlarla birlikte artık bunu ayda bir yapmak bile lüks oldu. Haftada bir gün böyle dinlenmek ve bir iki kadeh birşeyler içmek yaşam tarzımdı. Zamlar benim yaşamıma da müdahale etti. Sigara desen zaten tütün içmeye başladık. Umarım en kısa zamanda sadece alkol zammı değil tüm zamlar geri çekilir...”
'BÜTÜN MEMLEKETİ KİMYAGER YAPTILAR'
14 yıldır Karşıyaka'da esnaf olan İsmet S., son zamların ardından bir çok kişinin merdiven altı olarak tabir edilen kaçak alkol veya etil alkol arayışına girdiğini söyledi. İsmet S., şunları söyledi: “30 yıldır bu mahalledeyim. Burası daha çok göçmenlerin bulunduğu bir mahalle. Alkole yapılan zam ile kimsenin alkolü bırakacağını düşünmüyorum. İnsanlar farklı yollar aramaya başladı. Kimi etil alkol bulup ondan rakı, viski üretiyor kimi de evde kendine yetecek kadar şarap kuruyor. Evde bira yapanı bile var. Hayatında kimyevi maddelerle hiç karşılaşmamış, laboratuvar görmemiş insanlar alkolmetre kullanmaya, etil alkol ile metili ayırt eden turnusoller edinmeye başladı. Zamlarla bütün memleketi kimyager yaptılar diyebilirim...”