Milyonluk Düğünün Şahitleri Bize Ne Diyor?
Besim Üstün
Medyafaresi’nde “Rixos ile Ülker Dubai’de milyonluk düğünle dünür oldu” başlıklı haberi okuyunca hemen “Acaba şahitler kimmiş?” diye düşündüm.
Ekonomist olabilirim, ağır analizler yapabilirim, iş dünyasının bir çırpıda gidişatına reçeteler önerebilirim ama magazin dünyasına ilgi duymayacağım anlamına gelmez bu.. Öyle değil mi? Hele de benim gibi “kim kimin şahidi” meselesine takık biri ise…
Nikah şahitleri sizin de dikkatinizi çekmez mi? Bazı düğünler neredeyse devlet törenine dönüşüyor. Gerçi sadece bu dönemde değil Demirel’in Başbakanlık yaptığı dönemlerde de böyleydi, Özal dönemlerinde de..
Nedense insanlar, devlet büyükleri, siyasiler kızlarının oğullarının nikahını kıyınca “ayrıcalık, üstünlük kazandık” sanıyorlar. Bu durumda düğün bir şekilde araçsallaşıyor, siyasi geleceğin ya da iş geleceğinin göstergesi haline dönüşüyor. Aileler çocuklarına sorsalar böyle resmi havada geçen düğünler isteyeceklerini sanmıyorum. Onlar için düğün resmiyet değil svilleşme, eğlenmek demek çünkü..
Bu arada henüz bir Amerikan Başkanı’nın ya da İngiltere Kraliçesi’nin birinin nikahını kıydığını da görmedim..
Siyasi kültür farkı da bu olsa gerek..Özelikle 2002’den sonra Türkiye’de bu siyasilerin nikah şahitlik işleri patlamadı da değil..
Nikah şahitliklerinde önce bir Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Dönemi vardı, Sonra Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Tayyip Erdoğan dönemi..
Daha sonra Eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Davutoğlu Dönemi..
Bir ara araya meclis Başkanı Cemil Çiçek de girdi.
Sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım dönemi.
Duruma göre yanlarına da bir milletvekili, bir iş adamı ya da siyasi figür geliyordu.
Mesela AK Parti Genel Başkan Başdanışmanı Hüseyin Çelik’in oğlunun nikah şahitliklerini Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan Davutoğlu, eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez yapmıştı.. Nikahı ise efsane Ankara Belediye Başkanı Melih Gökçek kıymıştı.
İş adamı Enver Beşinci'nin kızının nikah şahidi Cumhurbaşkanı Erdoğan’dı. TBMM Başkanı Cemil Çiçek ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün'ün kızının nikah şahitliği yaptı.
Orman Bakanı Veysel Eroğlu’nun kızının nikahını ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş Kıydı, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan şahitlik yaptı.
Saadet Partisi Lideri Temel Karamollaoğlu'nun torununun düğününde şahit Cumhurbaşkanı Erdoğan ve milletvekili Ömer Çelik’di.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun kızının nikahını İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın kıydığı nikahta, çiftin şahitliklerini, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcıları Bülent Arınç, Ali Babacan ile Ali Rıza Yapar ve Ömer Öztürk yaptı.
Exim Holding’in sahibi rahmetli işadamı Abdullah Tivnikli'nin ilk çocuğunun nikah şahitliklerini yine Erdoğan, Gül, Davutoğlu ve işadamı Mustafa Latif Topbaş yaparken, ikinci çocuğunun şahitliklerini Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan yapmıştı.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun oğlu kızının nikahında şahitler Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım, nikahı da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal kıydı.
Gazeteci Mustafa Karaalioğlu'nun kızının nikâh şahitliğini eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ile eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül yaptı.
Araştırdım, Abudabi’deki düğünün şahitliğini aile arasında olmuş. Oldukça sivil bir nikah töreni yapılmış..
Cumhurbaşkanı Erdoğan törene kutlama göndermiş. Ondan başka bir siyasetçi, devlet adamına ratlanmamış. Belli ki tercih buymuş..
İki ailenin de belli ki siyasetle bir “ayrıcalık kazanma” dertleri yok.
Nikah şahidi uzmanı olarak ben bu durumu aynen böyle okuyorum.
Ülker-Tamince aileleri sadece çocuklarına istedikleri gibi bir düğün yapıp onları mutlu etmeye çalışmışlar.
Fotoğraflardan gördüğümde o ki bunu başarmışlar..
Hiç nikah şahitliği işine böyle bakmış mıydınız?
Sizce iki aile isteseler düğünü bir devlet törenine bir siyasi şölene dönüştürmezler miydi?