Erdoğan’ın ülkenin çevresindeki krizlere ve milli birliğin önemine vurgu yapmasını “inandırıcı bulmadığını” ifade eden Özdağ, Erdoğan’ın 2002’den bu yana Türkiye’yi kutuplaştırma ve gerginlik üretme politikaları ile ülkeyi düşman kamplara böldüğünü belirtti. Özdağ ayrıca, “Bakın, ben sıkı bir Yeşilaycıyım ama neden rakı içen emniyet müdürü ve valilerimiz yok? Suç mu rakı içmek? Veya neden Alevi yurttaşlarımız vali, emniyet müdürü olmasın?” şeklinde konuştu.
Özdağ, Erdoğan’ın Türkiye’nin çevresinde bir ateş çemberi olduğunu belirtmesini kabul etmekle birlikte, bu çemberin ülkenin sınırlarını uzun süredir etkilediğini savundu. Türk ordusunun Irak ve Suriye’de savaşta olduğunu, Azerbaycan-Ermenistan savaşında ve Kafkaslar'daki gelişmelerde yer aldığını belirtti. Libya iç savaşında ve Afrika’daki Türk askeri ve istihbarat operasyonlarını da vurgulayan Özdağ, “Özetle, ülkemiz düşük yoğunluklu bir savaşı zaten yaşıyor” dedi.
Sığınmacılar üzerine eleştiriler
Özdağ, Türkiye’de 13 milyon sığınmacı ve kaçak yaşadığını ve bu sayının her geçen gün arttığını belirtti. Özdağ, ABD ordusu tarafından eğitilmiş yüzbinlerce Afgan ve sayıları bilinmeyen selefi cihatçıların Türkiye’de mevcut olduğunu ifade etti. Erdoğan’ın milli birliği sağlamaya yönelik çağrılarının etkili olabilmesi için, “22 sene hor görülen, aşağılanan, düşmanlaştırılan insanlara ‘Milli birliğe ihtiyaç var, toplanın’ denmesi ile milli birliğin sağlanması mümkün değil” şeklinde konuştu.
Ekonomik eşitsizliklere dikkat çekti
Özdağ, ekonomik eşitsizliklere de dikkat çekerek, 85 yaşındaki yaşlı insanların sokaklarda kağıt mendil satıp, domates toplamak zorunda kaldığını belirtti. “Birilerinin vergi vermeden aldığı ihalelerle Londra’da sokak satın aldığı bir ülkede milli birliği sağlamak zordur” dedi.
Neden rakı içen emniyet müdürü ve valilerimiz yok?
Özdağ, Erdoğan’ın iç cepheyi güçlendirme çabalarının yetersiz olduğunu belirtti ve devlet memurları arasında tarikata veya cemaate bağlı olmadan görev yapabilmenin önemine vurgu yaptı. “Herhangi bir tarikata/cemaate üye olmadan da devlet memuru olabileceğimizi gösterin bize” diyen Özdağ, “Bakın, ben sıkı bir Yeşilaycıyım ama neden rakı içen emniyet müdürü ve valilerimiz yok? Suç mu rakı içmek? Veya neden Alevi yurttaşlarımız vali, emniyet müdürü olmasın?” şeklinde konuştu.
Milli birliği sağlamak için Atatürk'le olan kavganızı bitirmeniz lazım
Son olarak, Özdağ, Erdoğan’dan Atatürk’e saygı göstermesini ve İstanbul Hava Limanı’nın adının Atatürk Hava Limanı olarak değiştirilmesini talep etti. Erdoğan’ın Türk milletinin tarihine ve Anayasası’na saygı göstermesi gerektiğini vurgulayan Özdağ, “Milli birliği sağlamak, Atatürk ve kurucu değerlerle olan kavganızı bitirmenizle mümkün olacaktır” dedi. Özdağ, “Anayasamızın girişi, ilk 4 maddesi ve 66. Maddesi ile bir sorununuz olmadığını ifade edin. Üç tane emperyalizm destekli zıp çıktı unsuru memnun etmek için 4000 senelik devletli tarihi olan Türk Milleti ile karşı karşıya gelmeyin” şeklinde konuştu.