Selçuk Üniversitesinde Daire Başkanlığına vekaleten bakan H. H. S. hakkında, görevi sırasında dairede çalışan kadınları taciz ettiği gerekçesi ile savcılığa suç duyurusunda bulunuldu.
Taşeron işçi olarak çalışan cinsel tacize uğrayan mağdur T.Ö. çalıştığı özel kalemlik görevinden alınıp başka bir birime gönderildi. Daha sonra oradan da alınarak Atatürk Öğrenci Yurdu’na temizlik işi yapmak üzere sürüldü.
Savcılık cinsel tacize uğradığını belirten kadın için ilgili kurumlara yazılar yazarak koruma kararı çıkarttı. Valilik ve Konya Emniyet Müdürlüğü mağdur kadın için koruma kararını çıkarttı. Ayrıca kadının korunması için Konya Aile Mahkemesi tarafından mahkeme kararı alındı.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı yetkili ise mağdur kadın için gerekli işlemleri başlattı. Bakanlık, tacizde bulunduğu iddia edilen kişinin ruhsatlı silahına el koymak dahil bir çok kararın alınması için işlemlerin yapılmasını sağladı.
REKTÖRLÜK OLAYI KAPATMAK MI İSTİYOR
Konya’nın Nabzı sitesinde yer alan habere göre; ilgili şikayeti işleme alan Konya Cumhuriyet Başsavcılığı, YÖK kanunu kapsamında ilgili kanun maddesi gereğince görevi başında suç işlediği iddia edilen kişilerin YÖK tarafından soruşturulmasına karar verdi. YÖK ilgili komisyonunu kurup dosya ve şikayeti incelemeye aldı.
Ancak, Rektörlük bu aşamada tüm yetkilerini kullanarak “iç araştırma” komisyonu kurup şikayeti kendi içinde değerlendirmeye alıyor. Rektörlüğün tavrına ilişkin “olayın üstünü örtme” girişimi yönünde yorumlar yapıldı. BİMER-CİMER ve YÖK'e mağdur tarafından şikayetlerin gitmesinden dolayı Rektörlük tacizci daire başkanını geçici olarak ilgili görevinden almak durumunda kaldı.
Rektörün çok yakın arkadaşı ve eski Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni olduğu belirtilen tacizci daire başkanının göstermelik olarak görevinden alınıp yeni açılan İslami İlimler Fakültesi'ne fakülte sekreteri olarak gönderildiği gelen iddialar arasında.
Yaşandığı iddia edilen cinsel taciz olayına şahit olan ve savcılıkta ve karakol ifadelerinde konuyu şeffaf bir şekilde dile getiren diğer kadınların da görevlerinden alınıp başka görevlere sürüldüğü belirtildi. Henüz konu YÖK tarafından inceleme safhasında olduğu için şikayetçi olabilecek ve benzer konularda sesini çıkaracak diğer kişilere de bu görevlendirmelerle göz dağı verildiği öğrenildi.
İşte o belgeler:
SELÇUK'TA 4 YIL ÖNCE NE OLMUŞTU
Selçuk Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Celalettin Özdemir'in, Alaaddin Keykubat Yerleşkesi Mühendislik Fakültesi dekanlık binasındaki odasında 5 Haziran 2014'te cesedi bulunmuş, olayla ilgili aynı üniversitedeki öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Gülce tutuklanmış, sekreter Asuman E. ise adli kontrol kararıyla serbest bırakılmıştı.
Gülce'nin, Özdemir'i fakültede şirket elemanı olarak çalışan Asuman E. ile ilişkisini öğrendiği için öldürdüğü ileri sürülmüştü. Dekanlık görevinden istifası, Yükseköğretim Kurulu tarafından kabul edilmeyen Handan Kamış, eşi Ahmet Gülce'den boşanmıştı. Olaydan sonra Asuman E. de eşinden ayrılmıştı.
Gülce, "tasarlayarak öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, sekreter Asuman E. ise "cinayete yardım etme" gerekçesiyle 15 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanıyordu.
(Odatv)