Gastronomi yazarı Vedat Milor, yazar Onur Gökşen'in kendisine sorduğu "Bir aydın olarak iktidara tepkisizliğinizin Hürriyet’te yazmanızla bir alakası var mı" sorusuna, "Güzel bir soru. Gazeteden hiçbir zaman öyle bir baskı gelmedi. Zaten şahsi hesabım bu. Kimsenin karışma şansı olamaz. Sorunuzun cevabı bence şu: ABD’de yaşıyorum. Normalde yılın büyük kısmını seyahatte geçiren biriyim. Televizyon veya gazeteleri takip etmiyorum" diye yanıt verdi.
Twitter'daki paylaşımlarıyla sık sık gündeme gelen Vedat Milor, yazar Onur Gökşen'in kendisine Twitter üzerinden yönelttiği, "Çok samimi bir soru sormak istiyorum izninizle, hesap sormak olarak almayın, zaten haddim de değil. Birkaç çıkıntı tıp dışında sosyal medyadaki kitlenin ekseriyetle hayranlık derecesinde sevdiği, Türkiye ortalamasının üstünde bir entelektüelsiniz. Bir aydından, toplumun vicdanını kanatan bazı olaylarda -Şehircilik Bakanı'nın 'riskli evlerde oturmayın' demesi ya da haklarını arayan Soma'lı madencilerin yaka paça dövülmesi- iktidara tepki göstermesini beklemek sizce sıkıntılı bir durum mu? Bu tip durumlardaki suskunluğunuzun Hürriyet gazetesinde yazmanızla bir alakası var mı?" sorusunu yanıtladı.
Gökşen'e "Güzel bir soru" diyerek tepki veren Milor, şu cevabı yazdı:
"Gazeteden hiçbir zaman öyle bir baskı gelmedi. Zaten şahsi hesabım bu. Kimsenin karışma şansı olamaz. Sorunuzun cevabı bence şu: ABD’de yaşıyorum. Normalde yılın büyük kısmını seyahatte geçiren biriyim. Televizyon veya gazeteleri takip etmiyorum.
O yüzden, birinci nokta şu: Toplumda hayli yoğun biçimde yaşanan birçok hadiseden haberdar olmayabiliyorum. İkinci nokta, olan biten her şeyi takip etmek, yer vermek, fikir beyan etmek ciddi zaman, emek ve bilgi gerektiriyor.
Ne hicivle eleştiriye, ne de anlayışa yer olmayan bir ortam var sosyal medyada. Üçüncü nokta, etik ve vicdani hususlar tek bir formda ifade edilmek zorunda değil. Birden fazla görünüşe veya esasa sahip olabilir.
Ciddi yozlaşmaların olduğu, büyük paraların döndüğü bir sektörde tarafsız ve objektif biçimde faaliyet göstermek de toplumdaki genel mücadelenin bir parçası gibi görülebilir. Artı, zaten yazılarıma bakarsanız birçoğu memleketteki sorunlara temas eden eleştirel yazılar.
Son dönemde benzer sorular ama çok kaba ve münasip olmayan şekillerde yöneltilmişti. Kendimi ifade etme ve anlatma ihtiyacını hissettiğim bu dönemde nazik üslubunuzla bunu gündeme getirdiğiniz için teşekkür ederim."
T24