Yeni Şafak yazarı Prof. Dr. Hayrettin Karaman LGBTİ'lere yönelik olarak nefret söyleminde bulundu. Almanya'da geçtiğimiz günlerde geçen yasa ile ilgili açıklama yaparken, "Bu sapıklar zincirine katılan son ülke Almanya oldu. Yasayla birlikle eşcinseller evlenmenin yanı sıra evlat da edinebilecekler" yorumunda bulunan Karaman, "Lut kavmi dünyada 18 ve Avrupa’da 13 ülkede hortluyor" dedi. Karaman, "Bu gidişin sonu muhtemelen Lut kavminin sonu gibi fiile uygun bir genel kriz, afet ve felaket olacaktır" iddiasında bulundu.
Karaman'ın Yeni Şafak'ta "Avrupa’da Lut kavmi" başlığıyla yayımlanan yazısı şöyle:
Başta Avrupa olmak üzere dünyada birçok ülke eşcinsellerin evlenmelerini yasal hale getirdi. İşte bu ülkeler:
Hollanda, Belçika, Kanada, İspanya, Danimarka, Norveç, İsveç, Portekiz, İzlanda, Fransa, İngiltere ve Galler, Lüksemburg, İrlanda, Arjantin, Uruguay, Amerika Birleşik Devletleri, Meksika, Almanya.
Bu sapıklar zincirine katılan son ülke Almanya oldu. Yasayla birlikle eşcinseller evlenmenin yanı sıra evlat da edinebilecekler.
Angela Merkel, siyasi çıkar sebebiyle oylamanın gerçekleşmesini sağlamış, ancak kendisi yasaya karşı oy kullanmış. Yasa 393’e karşı 226 oy gibi büyük bir farkla kabul edilmiş. Merkel, 24 Eylül’deki genel seçimden önce bu yasayı çıkararak rakiplerinin elindeki önemli bir kampanya kozunu kendi lehine çevirmeyi hedeflemiş olmalıdır.
Eşcinsellerin evlenmesini yasal hale getiren ülkelerde elbette bunu istemeyenler, Almanya’da olduğu gibi parlamentolarda aleyhte oy verenler de var, ancak eşcinsellerin ve sınırsız özgürlükçülerin sesi bunları bastırıyor ve giderek Lut kavmi dünyada 18 ve Avrupa’da 13 ülkede hortluyor. Bu gidişin sonu muhtemelen Lut kavminin sonu gibi fiile uygun bir genel kriz, afet ve felaket olacaktır.
Şimdi bu Lut kavminin Kur’an’daki anlatımına bakalım:
Kur’an-ı Kerîm’de Lut kavminin yaptığı kötü fiilin, zorla tecavüz değil, rıza ile de olsa erkekler arasındaki cinsel ilişki olduğu açıktır, zorla olana tahsis etmenin delil ve dayanağı yoktur (Bak. 4/15 7/80 11/69 14/58 15/60 27/5 29/28...)
Yine yüce kitabımızda “nikah, tezvîc, zevc, zevce...” gibi ilgili kelimeler daima ve istisnasız olarak kadınla erkeğin evlenmesi manasında kullanılmıştır. Baştan beri cinslerin kendi aralarında cinsel ilişkilerine ve karşı cins ile nikahsız ilişkiye olumsuz bakmış ve bu fillere cezalar koymuştur.
Bizim “Kur’an Yolu” isimli tefsirimizden bir özet aktarma yapalım:
“Kadınlarınızdan çirkin fiilde bulunanlara karşı aranızdan dört şahit getirin. Eğer şahitlik ederlerse, o kadınları ölüm alıp götürünceye yahut Allah onlara bir yol açıncaya kadar evlerde tutun. /İçinizden bu çirkin fiili işleyen ikilinin canlarını yakın. Eğer tövbe eder, durumlarını düzeltirlerse artık onlara eziyet etmekten vazgeçin; çünkü Allah tövbeleri çok kabul eden, çok esirgeyendir” Nisâ: 15-16).
Fuhşun çeşitlerine göre cezalarını belirleyen Nisâ ve Nûr sûrelerinin çeşitli ayetleri birbirini tamamlamış, âyetlerin açıklamaya muhtaç kısımlarını da hadisler açıklamış, böylece başlıca cinsel suçlarla ilgili cezaların kaynağını sünnet ve buna dayalı sahâbe icmâı teşkil etmiştir.
“Çirkin fiil” diye tercüme ettiğimiz fâhişe kelimesi Kur’an’da, hemcinsler arasındaki cinsel ilişki için de kullanılmıştır (Ankebût 28). Buradan hareketle âyetler lafızlarına uygun olarak yorumlandığında 15. âyette kadınların kendi aralarında yaptıkları fuhuştan (sevicilik, lezbiyenlik), 16. âyette de erkeklerin kendi aralarında yaptıkları fuhuştan (livâta, homoseksüellik) bahsedildiği anlaşılmaktadır. Nûr sûresinin 2. âyetinde ise kadınlarla erkekler arasında yapılan fuhuş (zina) suçunun hükmü açıklanmıştır; şu halde suçların cezalarıyla ilgili hükümlerde bir değiştirme (nesih) söz konusu değildir. Buna göre:
a) Seviciliğin cezası kadınları evlerde hapsetmektir; “Allah’ın onlara bir yol açması” ise hallerini düzeltmeleri ve erkeklerle evlenmeleridir.
b) Livata suçunun cezası, bunu yapanlara söz ve fiille eziyet çektirmek, onlara maddî ve mânevî olarak acı vererek canlarını yakmak, böylece bu iğrenç fiili işlemekten vazgeçmelerini sağlamaktır. Ceza olarak ne söyleneceği, ne yapılacağı âyette açıklanmamış, ictihad ve uygulamaya bırakılmıştır.
c) Kadınla erkek arasında yapılan fuhşun cezası ise Nûr sûresinde açıklandığı üzere yüzer sopadır.