Uğuroğlu'nun, "Yıldırım: Kaybettik İmamoğlu: Hayırlısı" başlığıyla yayımlanan yazısı aynen şöyle:
8. Cumhurbaşkanı merhum Turgut Özal'ın dört eğilimi Anavatan partisinde buluşturma hedefini hatırlarsınız. Vefatının 26. yılı için anıt mezarı başında düzenlenen anma töreninde Özal'ın hatırı, İstanbul için yarışan Binali Yıldırım ile Ekrem İmamoğlu'nu buluşturdu.
Cumhurbaşkanları Ahmet Necdet Sezer, Abdullah Gül ve Recep Tayyip Erdoğan'ın 8. Cumhurbaşkanını nasıl andıklarını az sonra anlatayım.
Ama önce İmamoğlu ve Yıldırım ile ayaküstü konuşmamı yazayım.
Anıt mezarda beklerken tamamlanan Maltepe ilçe sonucunun İstanbul İl Seçim Kurulu'na yola çıktığı haberi geldi ki bu da İmamoğlu'nun seçimi kazandığının ve mazbatanın verileceği anlamı taşıyordu.
Gözler İstanbul İl Seçim Kurulu'nda idi.
Saat 10.00 gibi Binali Yıldırım yanında Tarım Bakanı Bekir Pakdemirli ile birlikte geldi.
Karşılaştık el sıkıştık ve şöyle dedim:
-Sayın Başbakan kazanmakta var, kaybetmek de var, üzülmeyin, baş başa büyük mücadele oldu.
Siyasetin o esprili, neşeli, güler yüzü Binali Yıldırım üzgün bir ifade ile kısaca şöyle yanıt verdi:
-Kaybettik ne yapalım? Kısmet değilmiş…
Bu sözlerden anladım ki Ekrem İmamoğlu mazbatasını alacak.
Çünkü o dakikalarda daha mazbata verileceği belli olmamış, İstanbul İl Seçim Kurulu kararını açıklamamıştı.
Daha sonra Ekrem İmamoğlu geldi ki, yanında Trabzon Merkez İlçe ANAP ilçe başkanlığından tanıdığım babası Hasan İmamoğlu da vardı.
Özal'ın kabri başında duasını okudu, Semra Özal ve ailesine taziyede bulundu ve çıkışta beni gördü.
Durdu yanına gittim ve, "Kazandınız, mazbatayı bugün alacaksınız Sayın İmamoğlu" sözümü şöyle yanıtladı
-İnşallah hayırlısı olsun, Orhan Bey yazılarınızla bizi hep desteklediniz. Çok teşekkür ederim.
Hemen sordum; İlk sözünüz ne olur?
-Allah mahcup etmesin
Özal'ı ananlar
Değerli okurlarım, merhum Turgut Özal'ın 26. Yıl anma törenine ANAP'ın sadece vefalı insanlarının geldiğini gördüm.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çelengi özel bir karton kutu içerisinde getirildi. 2 asker tarafından mozoleye konuldu.
Ama neden ama dediğime gelince eski cumhurbaşkanlarından ne Ahmet Necdet Sezer'den ne de Abdullah Gül'den bi tek çiçek dahi gelmedi.
İşin çok acı bir yönü daha vardı ki o da Cumhurbaşkanlığının çelengi vardı ama temsilcisi yoktu.
AKP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım, AKP Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ve Tarım Bakanı Bekir Pakdemirli vardı.
Sıra Cumhurbaşkanlığı çelengini mozoleye koymaya gelince Kurtulmuş ve Pakdemirli birbirlerine baktılar ve Kurtulmuş askerlerle birlikte bu görevi yaptı.
Ayıptır çok ayıptır. AKP Genel Başkan Yardımcısı Cumhurbaşkanlığını temsil edebilir mi?
Edemez, etmemeli.
Cumhurbaşkanını, cumhurbaşkanlığının resmi görevlileri temsil edebilir.
Numan Kurtulmuş ancak AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı temsil edebilir, Cumhurbaşkanlığını temsil edemez.
Hadi diyelim ki Tarım Bakanı Bekir Pakdemirli temsil etsin ama o da bu görevi yapmadı. Kaldı ki babası merhum Ekrem hoca merhum Özal'ın en yakın çalışma arkadaşıydı.
Merhum Özal'a ve cumhurbaşkanlığı makamına karşı bu ayıbı yazmazsam olmazdı.
Değerli okurlarım Semra Özal hanımefendi çok yaşlanmış. Özal'ın en büyük dayanağı güçlü Atatürkçü Semra Özal'a Allah sağlıklı uzun ömür versin. Ahmet ve Efe vardı ama Zeynep'i de göremedim babasının anma töreninde.
Merhum Özal'ın bakanları, milletvekilleri, belediye başkanları, il ve ilçe başkanları sevenleri 2-3 bin kişilik bir ziyaretçi topluluğu vardı.
Özal'ı anma toplantısına İBB adına çelenk de göndererek Ekrem İmamoğlu katıldı. CHP'yi ve Kemal Kılıçdaroğlu'nu temsilen katılan olmazken çelenk de gönderilmedi. Demokrat Parti lideri Gültekin Uysal hem geldi, hem de çelenk gönderdi. İYİ Parti'yi ise Meclis Grup Başkan Vekili Lütfü Türkkan temsil etti. Saadet Partisi'nin de çelengi ve temsilcisi yoktu.
Özal'ın bakanları Cengiz Altınkaya, İbrahim Özdemir, Ali Talip Özdemir, Bülent Akarcalı, Mehmet Keçeciler'i temsilen avukat oğlu Murat Keçeciler, FOX TV yöneticisi ve Özal'ın dışişleri baş danışmanı Engin Güner aklımda kalanlar.
Bir de şunu vurgulayayım ki bu resmi anma törenini organize eden İstanbul Valiliği olsa gerek tam anlamı ile sınıfta kaldı.
Kur'an-ı Kerim okuyan hocanın Türkiye'nin kurucusu ve ilk cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal'in adını anmaması da büyük tepki yarattı.
Umarım 2020 yılındaki anmayı Ahmet Özal bizzat organize der ki bir daha bu kargaşa asla yaşanmasın.