Yiğit Bulut, Aydın Doğan için; ''Bu adam ve yanındakilerin bu ülkeye yaptıklarının hesabını vermelerini bir vatandaş olarak sabırla bekliyorum, inşallah o günleri de göreceğiz. Allah kimseye böyle bir son vermesin'' dedi.
Kendisi de daha önce Doğan Medyası'nda çalışan Yiğit Bulut, Star gazetesindeki köşesinde Doğan Grubu’nun satılışına değerlendirdi.
Yiğit Bulut bugün Doğan medya grubunu bir törenle Erdoğan Demirören'e devreden Aydın Doğan için bir haydi çarpıcı ifadeler kullandı.
Bulut, Aydın Doğan’ın Almanya’dan aldığı nişana değinerek şu ifadeleri kullandı:“Alman Konsolosluğu bahçesinde ‘Alman Devlet Nişanı’nı göğsüne takmaya koşarak giden Alman sermayeli medya patronu şöyle buyurmuş: ‘Gemiyi sahile yanaştırdım…’
Sen gemiyi sahile fala yanaştırmadın, gemiyi halkının seni veto etmesi sonucu sahilde bırakıp gitmek zorunda kaldın…Dünyada eşi benzeri görülmemiş bir şey oldu ve 40 yıllık suç ve günahların sonucu, halkın seni ve malzemelerini veto ederek, yayın organlarını almayarak-izlemeyerek- güvenmeyerek seni ‘veto etti’ ve Alman malı olduğunu her dakika daha da net idrak ederek ‘seni sürgüne gönderdi’!”
ALLAH KİMSEYE BÖYLE BİR SON VERMESİN
Bulut yazısında şu satırlara yer verdi: “Sevgili dostlarım, Allah kimseye böyle bir son vermesin; halk tarafından sürgüne gönderilmek! Bu ülkenin halkı, Türk milleti, yani bu havayı soluyan bizler, bu malzeme gibi ‘bizden’ olmayanlara çok sabrederiz ama sonunda mutlaka ama mutlaka doğru adımı her zaman atarız!
GİT LONDRA'DA YAŞA
Röportaj vermiş: ‘Londra’ya gideceğim’ demiş…Git, şimdi Londra’da yaşa! Buna yaşamak dersen! İtibarsız, onursuz ve 40 yıldır bu ülkeye yaptığın her türlü kötülüğün günahıyla!
Önemli not 1: 28 Şubat başta olmak üzere, Bodrum’daki FETÖ davası dahil bu adam ve yanındakilerin bu ülkeye yaptıklarının hesabını vermelerini bir vatandaş olarak sabırla bekliyorum, inşallah o günleri de göreceğiz! Bu ülkede 40 yıldır çekilen acılarda, darbe-devalüasyon döngülerinde, dağılan ailelerde, üniversite kapılarında hayalleri biten kızlarımızın geçmişinde, kaybolan yıllarımızda bu adam ve yanındaki malzemelerin işbirliği var! Unutmayın, unutturmayın!
Önemli not 2: ‘Türkiye’nin Tahrir meydanı neresi olacak’ yazısını gezi olayları başlamadan önce yazanları da unutmayın!”