Hürriyet gazetesi yazarı Nuran Çakmakçı’ya konuşan Özvar, "Ülkemizdeki yükseköğretim kurumlarında eğitim gören öğrencilerimizin yüzde 65.6’sı çift doz aşı oldu. Bu önemli bir oran. Bizleri sevindiren diğer bir gelişme ise profesör, doçent, doktor, araştırma görevlisi, okutman gibi öğretim elemanlarımızın yüzde 85.6’sının çift doz aşılı olmasıdır. Önümüzdeki günlerde bu oranın yüzde 100’e yaklaşacağına inanıyoruz. Bu aşı oranlarının bizim 2021-2022 akademik yılı dolayısıyla yüz yüze eğitim konusundaki kararlılığımızı desteklediğini ve bu konudaki inancımızı arttırdığını ifade etmek isterim. Umuyorum öğrencilerimiz de öğretim elemanlarımız gibi eğitim öğretim dönemi açılırken aşılarını tamamlamak suretiyle yüz yüze eğitim için gerekli olan bu şartı yerine getirmiş olacak." dedi.
Özvar şu ifadeleri kullandı:
COVID-19 salgınının devam ettiği bu dönemde üniversitelerde derslerin yüz yüze yapılmasının yanında çevrimiçi ve çevrimdışı yöntemlerden de istifade edilecek. Böylece eğitim-öğretimi kesintisiz sürdürebileceğiz. Üniversitelerimiz, salgın öncesinde de kullandıkları uzaktan öğretim yöntemini, salgın esnasında bütün programlara genişleterek bir hayli tecrübe kazanmış oldu. Bu tecrübe ile bu yeni akademik yılda gerekli gördükleri derslerin belirli bir oranını bu yöntem ile verebilecekler. Öğretim elemanlarımız derslerin büyük kısmını yüz yüze sınıflarda anlatacaklar. Bir kısım teorik dersleri ise senkronize olarak öğrencilere aynı anda çevrimiçi sunabilecekler. Üniversitelerimiz, asenkron yani derslerin video kayıtlarının alınıp öğrenciler tarafından izlenmesinin önünü açan uygulamaları da yapabilecekler. Böylece yüz yüze öğretimin yanı sıra online, senkron ve asenkron gibi uzaktan eğitim yöntemleri ile dersler çeşitlendirilmiş bir şekilde yürütülebilecek. Salgın esnasında bu yöntemlerin bir arada uygulanması öğretimin kesintisiz sürdürülebilmesi için vazgeçilmezdir.
"Uygulamalı öğretimlerin yüz yüze devam etmesi gerekiyor"
Uygulamalı öğretimler, stajlar ve iş yerinde mesleki eğitimlerin de tedbirlere uyularak devam etmesi gerekiyor. Öğrencilerimizin staj ve iş yeri mesleki eğitimlerinde kamu ve özel sektör kurumlarından gerekli anlayışı göstermelerini, tedbirlere riayet etmek suretiyle kapılarını öğrencilerimize açmalarını bekliyoruz.
Temaslı takibi
YÖK’ün koordinasyonunda üniversitelerimiz, Sağlık Bakanlığı ile şu an protokol yapmış durumda. Bu protokol sayesinde üniversitelerimiz dijital verilerle COVID-19’u üniversite ölçeğinde, kampüs ölçeğinde takip etme imkanına sahip. Yine kampüs, bina girişleri veya gerekli görülen yerlerde üniversitelerimiz HES kodlarının kontrollerini yaparak riskli temaslıları veya virüse yakalanmış olanları izleyebilecek.
"Maske takmak sınıflarda zorunlu olacak."
Maske takmak sınıflarda zorunlu olacak. Sadece sınıflarda değil, kapalı bütün toplanma alanlarında üniversite personeli ve öğrencilerimizden maske takmalarını isteyeceğiz. Sadece derslikler değil, yemekhane ve yurtlar için de bu durum geçerli. Kantin ve kütüphaneler gibi kapalı sosyal tesislerde de durum o şekilde. Dersliklerde öğrencilerimizin mümkün mertebe mesafeye dikkat ederek oturması, maskesini çıkarmaması gerekiyor
Herhangi bir öğrencinin pozitif çıkması durumunda temaslı ve yakın temaslı takibi de önem arz ediyor. Bir öğrencimizin PCR testinin pozitif çıkması durumunda Sağlık Bakanlığımızın rehberlerine göre temaslı ve yakın temaslı takibi ile yönlendirmeler üniversitelerimizce yapılacak.”