Abone Ol

Zafer Partisi yöneticisi Sevdagül Tunçer trollerin ahlaksız linç kampanyasına isyan etti

Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Sevdagül Tunçer ve İstanbul İl Başkanı Hakan Akşit'in bir fotoğrafı sosyal medyada yayıldı. AK Troller ve FETÖ uzantıları tarafından hedef alınan ve belden aşağı linç kampanyasına maruz kalan Sevdagül Tunçer fotoğraf hakkında açıklama yaptı.

Zafer Partisi yöneticisi Sevdagül Tunçer trollerin ahlaksız linç kampanyasına isyan etti

30 Ağustos 2024'te Zafer Partisi İstanbul İl Başkanlığına atanan Hakan Akşit ile Genel Başkan Yardımcısı olan Sevdagül Tunçer'in bir fotoğrafı sosyal medyanın gündemine oturdu.

Zafer Partililer fotoğrafa tepki gösterdi. Bazı partililer ise istifa açıklamasında bulundu.

Sosyal medyada 3 gündür süren tartışmaların ardından Tunçer açıklama yaptı, şu ifadeleri kullandı:

"Hürriyet ve bağımsızlık benim karakterimdir" diyen Mustafa Kemal'in ruhunu ve vatan sevgisini genlerinizde hissediyor, hiç kimsenin adamı olmadan, hiç kimseden korkmadan, yalnızca ülke menfaatiniz için mücadele ediyorsanız ve özellikle genç bir kadınsanız siyasette ne kadar düşman edinebileceğinizi, ne kadar aşağılık söz ve eylemlere maruz kalabileceğinizi Zafer Partisi'nin kuruluşundan bu yana süregelen 3 yılda çok yakından tecrübe ettim.

Ancak ülke menfaati için hiçbir anlam ifade etmeyen bu boş aksiyonlar karşısında şimdiye kadar yalnızca sustum. Yapacak çok işimiz, çözülecek çok sorunumuz vardı.

Ben de elimden geldiğince onlara koştum... Bugün, Erzincan gezimizde tanışıp numarasını aldığım ve elimden geldiğince burs yolladığım tarih bölümü öğrencisi kızın, "abla senin hakkında kötü şeyler yazıyorlar, ekmeğini yedim ben senin, çok üzülüyorum" diye mesaj atması bundandır. Ve onun verdiği güç, tüm bu saldırıların karşısında dik durmam için yeter bana.

Şimdi konuşmam gerekirse eğer, asıl ahlaksızlık, bir insan istemediği halde ve adice saiklerle onun özel herhangi bir şeyini topluma açanlardadır. Ve ister içerde ister dışarda olsun bu safi kötü insanların dertleri toplum menfaatinden çok başkadır dostlarım.

İki yetişkin yakın arkadaşın (ve eğer merak edenler için önemliyse eğer bekar insanın) sayfiye yerinde çekilmiş bir fotoğrafı, bunca çocuk istismarından, tacizden tecavüzden daha çok konuşuluyorsa, orada bir sıkıntı var demektir.

Türkiye, kişi başına düşen milli gelirde ilk 10'a girdiğinde, üniversiteleri dünyanın ilk 500 üniversitesi sıralamalarında ilk sıralara yerleştiğinde, bağımsız ve erişilebilir yargıya kavuştuğunda, kadın şiddetinin, çocuk istismarının, emek sömürüsünün olmadığı, barış ve güven içinde özgürlükçü bir toplumsal yaşamı tesis ettiğinde, belki sıkıntıdan insanların özel hayatlarını konuşabilirler.
Şimdi herkes işine baksın...

Atatürk'ün izinde Ümit Özdağ'ın yanında, vatanımızı ve ailemizi savunmaya devam edeceğiz.