Almanya Başbakanı Merkel diyor ki...
- her kuruş verginin peşine düştük, kapınıza dayandık ve en ağır cezalarla tehdit ettik
- sizi kağıt işleri ile darladık, boğuduk ve sabrınızı zorladık,
- yanlış park ettiniz ceza yazdık,
- bisikletle ters yönden gittiniz ceza yazdık,
- yaya olarak lambanın yeşil yanmasını beklemediniz ceza yazdık,
- azıcık fazla gaza bastınız ceza yazdık,
- 2 dakika uzun park ettiniz ceza yazdık,
- saat 22'den sonra ses yaptınız ceza yazdık,
- mekanınızın önündeki masa izin verdiğimizden 1 cm uzun olduğu için ceza yazdık,
- metrolarda istasyonlarda izinsiz şarkı söylediniz ceza yazdık,
- bizim iznimiz olmadan tek Euro kazanmanıza izin vermedik,
- kursağınızdan geçen her Euronun hesabını sorduk,
- her sene her şeye zam yaptık,
- çalıştınız maaşınızın neredeyse yarısını o vergi bu vergi diye kestik, elinize bir şey bırakmadık,
- her gün evinize bir sürü fatura yolladık,
- evinizdeki televizyon için aylık para almaktan vazgeçmedik,
- her yere zabıta koyduk, gece gündüz demeden adım adım takip ettirdik, ceza yazmak için sebep aradık,
- sizlere ücretsiz çöp bile vermedik,
- huzur vermedik,
- yeri geldi aldığınız nefesin bile hesabını sorduk,
ama..
gün geldi hiç beklenmedik bir şey oldu ve Corona belası tüm dünyayı sardı, hepimiz zor duruma düştük, her yeri kapatmak zorunda kaldık.
Para kazanamadınız, maddi zorluğa düştünüz ve biz burnunuzdan fitil fitil getire getire, sayenizde Eurolarla doldurduğumuz devlet kesesinin ağzını şimdi sizin için açıyoruz.
Yani özetle, bir ülkenin devleti ne yapması gerekiyorsa onu yapıyoruz, sizlere hem maddi hem de manevi olarak sahip çıkıyoruz, karşılığında bir kuruş dahi istemeden…
Belemir Çelebi / Berlin / medyafaresi.com