Havasından mı, suyundan mı bilinmez ama gerçekten de öyle… Medyasından, sokaktaki insanına ayaküstü komedi yaratmakta üstümüze yoktur.
‘Ananas’ dersem çık ortaya, ‘babanas’ dersem dön yuvaya… Kutu kutu pense, içini deşmeye gücün yeterse… İnternet özgürlükçüsü pornocular, eldeki sirkeden marjinallikle yaftalananlar… Bozdur bozdur harca, hepsi gündemin komedisi.
GDO’lu ortamlardan arınmak isteyen zihinlere, Zihni Sinir formüllü ‘Çalgı Çengi’, ‘İşler Güçler’ ve gösterilmeyen görüntülerin ilavesiyle 21 Mart’ta yeniden gösterime girecek olan ‘Düğün Dernek’ bundan ötesi.
Gündeme takılmaktan contaları sıyırıp, ‘Tut şunun ucundan döşeyelim abi’ demeye yeltenenlere hitaben hepsinden daha daha etkilisi, dünyaya barış getirme heveslisi tesisatçılarımızın ‘Kardeş Payı’ndaki mucitçi mahalle komedisi!
ÜMİT DOLU EKİPTEN GÜZEL YANSIMALAR…
Tanıtım toplantısını denizin coşkun sularıyla haşir neşir bir ortamda, cümbür cemaat kadro katılımıyla yapan ‘Kardeş Payı’, her şeyden önce gişede büyük başarıya imza atarak ‘Fetih 1453’ü zorlayan Murat Cemcir ile Ahmet Kural’ın ekranlara dönüş projesi olarak dikkat çekici.
Senarist-yönetmen Selçuk Aydemir’in cümleleriyle başlayan tanıtım toplantısından edindiğim ilk izlenim, ‘Kardeş Payı’nın yeniliklerle dolu, üstünde çokça düşünülmüş, emek harcanmış özenli bir çalışma tablosu çizeceği yönünde.
‘İşler Güçler’den sonra bir TV çalışmasına girme konusunda çok düşünen ama bu projenin etkileyiciliğine dayanamayan Cemcir ve Kural’ın, dizide nasıl bir performans sergileyecekleri konusunda şimdiden kesin konuşmak tabii ki mümkün değil. Ancak tanıtım toplantısından gördüğüm kadarıyla, tüm ekip fazlasıyla pozitif enerji yüklü. Bu da başarı için büyük avantaj!
Öyle ki, toplantıya katılan ekiptekiler de birbirleriyle uyumlarını ve dizinin geri dönüşünden umutlu beklentilerini dile getirirken aynı doğrultuda coşkulu duygular paylaşmakta.
‘Kardeş Payı’nın alışılmışın dışında değişik bir dizi olacağını söyleyerek merakları körükleyen ve arkadaşlarını ‘çok tatlı’ şeklinde değerlendiren Murat Cemcir, konuşurken ‘Çok iyi arkadaş olmak da iyi iş için önemli’ diyor. Günümüzde arkadaşlık mumla aranır olmuşken!
Sadi Celil Cengiz’le aralarında bir problem olmadığının altını kalın kalın çizen ve bu tür sorgulamalardan bıktığını nazikçe dile getiren Ahmet Kural da bu iyi arkadaşlık olgusunu, lafı Murat Cemcir’in ağzından kaparak sürdürmekte... Müthiş şeker bir tablo!
Mavi boncuklu ikilinin yarattığı şenlikli atmosfer, bizlere henüz dizi başlamadan canlı canlı kardeşlik izleten türden... Dizinin bazıları tarafından ‘bilim kurgu’ şeklinde tanımlanmasına değinen Ahmet Kural, esprilerle süslediği konuşmasında ‘Abi-kardeş ilişkisinin mizahını, evlerdeki kardeş muhabbetinin tadını bulacaksınız’ özetiyle yeni dizinin profilini çizerken sergilediği neşeli duruşla, Cemcir’in tamamlayıcısı oluyor adeta. Bir de boncuk dağıtsalardı…
‘Behzat Ç. Bir Ankara Polisiyesi’ndeki Eda karakteriyle dikkatleri çeken Seda Bakan ise kıpır kıpır, afacan kız çocuğu gibi! Cemcir ile Kural’ın enerjisi ona da bulaşmış sanki. İlk kez bir komedide rol almanın heyecanını ve mutluluğunu bir arada yaşıyor.
Yılların ‘Kelime Oyunu’ndan sonra Yiğit karakteriyle karşımıza gelecek olan Ali İhsan Varol ise mutluluğunu dile getirirken ‘Daha tam olarak anlayamadım ne olup ne bitiyor burada ama birlikte olmaktan çok mutluyum’ diyor. ‘Özellikle Murat Cemcir’ diyerek vurguladığı ekiple ilgili konuşmada her şeyin çok güzel olduğunu belirten Ali İhsan Varol, teklif geldiğinde ‘Yapamam’ dediğini de itiraf etmekten kaçınmıyor.
‘Kelime Oyunu’ndaki kelime oyunlu dokundurma performansı herkesin malumu! Dolayısıyla eminim kendisine ‘yaparsın’ diyenleri haksız çıkartmayacak, üstüne düşeni hakkıyla yapacaktır. Bu arada bir süreliğine soluklanmanın ardından, ilerisi için ‘Kelime Oyunu’ benzeri projelerin olabilirliğini de müjdeleyelim.
Ailenin Hamiyet Annesi Ayşe Kökçü, tiyatro haricinde ilk defa böyle bir şey yapacağını, ‘3-4 senedir evde oturuyordum. Birden bir şey oldu her şeye katıldım’ açıklamasındaki karmaşık heyecanla paylaşıyor.
Beşiktaşlı Tahsin Baba (ki, bu özelliği karaktere ısınmam için artı bir sebep) karakterini canlandıran Rıza Akın’ın heyecanıysa farklı yönde… ‘Bu yaştan sonra her şeyi yaptırıyorlar. Sonunda başıma bir şey gelecek. Sakatlanırsam bunlardan’ diyerek sözüm ona mutsuzluk sergileyen Akın, şakayla karışık dokunduruyor inceden inceye ekibe.
Korhan Herduran’ın, 100 TL aylıkla geçinme becerisi sergileyen muhasebeci mutluluğuyla, ‘Paranın ne önemi var mühim olan insanlık’ şeklinde varlık gösterdiği dizide Şükriye’yi canlandıran Berfu Öngören ise ekiple olmaktan duyduğu sevinci dile getirir, duygularını ‘Gönlümüz, kafamız rahat. Samimi, güzel bir iş yapacağız. Geri dönüşleri de öyle güzel olacak’ sözleriyle ortaya koyarken hayli ümitli. İnanmak, başarmanın yarısıymış.
MURAT CEMCİ: ‘MÜTHİŞ BİRŞEY YAZILMIŞ!’
Senaryosu; Selçuk Aydemir, Çağlar Yurt, Onay Durgun, Murat ve Emrah Kardeşlere teslim olan ‘Kardeş Payı’, okul yerine tesisatçılığı seçen Metin ile Ali’nin ‘Dünyaya barış ve mutluluk getirecek’ iddiasıyla ortaya koydukları icadın çevresinde gelişen bir içeriğe sahip…
İkinci bölümünün çekimleri bitmek üzere olan yapımda Ahmet Kural’ın deyişiyle kardeşlikten mahalleye, aşktan korkuya her şey varmış. Tabii ki cinsellik içermeyen her şey! ‘Aman aman zaten en tehlikeli olgu da oydu, iyi ki eksik kalmış’ diyelim mi? Hı, hııı…
Diziyle ilgili görüşlerini dile getirirken ‘İki kardeşi izliyor görünse de aslında biz üç kardeşiz. Bu dizide bir ailenin ve mahallenin öyküsü var. Onun üstünden de Türk toplumunu izleyeceğiz’ diyen Murat Cemcir, güzelliğiyle kendilerini motive eden yeni komedilerini ‘Müthiş bir şey yazılmış’ övgüsüyle sunmakta.
Üçüncü sezonun sonuna kadar öykünün nasıl gelişeceğini, hatta finaline kadar tüm ayrıntılarını bildiklerini söyleyen Murat Cemcir bu övgüsünde haklı mıdır? İzledikten sonra değerlendireceğiz.
Ancak konuyu nasıl geliştireceğini baştan belirleyerek ciddiyetini ispatlayan ‘Kardeş Payı’nda peşinen takdir ettiğim bir ayrıntı var ki, o da dizinin yayın süreciyle getireceği yeni soluk!
Uzun süre devam eden ön hazırlıkların ve bir aylık set çalışmasının ardından 13 Şubat Perşembe saat 22.45’de Star TV’de izleyicisiyle buluşacak olan ‘Kardeş Payı’nın yayın süresi, alışıldığının aksine 90 değil 60 dakika. Ocak-Haziran süreciyle sınırlanan sezonlardaki bölüm sayısı da 22 ile kısıtlanmış. Bıktırmaması ve çalışma düzeni adına güzel bir formül.
Bu yenilikler reklamı ve ödeyecekleri ücreti önemsemenin dışında başka şeyle ilgilenmeyen kanallar için sorun oluşturur mu? Onları bu düzenlemeye ikna etmek ne derece mümkün?
Senarist-yönetmen Selçuk Aydemir’e göre dizileri 60 dakikaya çekmek kanalların dışında gelişen bir olgu. Oyuncular gerekli fedakârlığı yaparsa, bütçe uygun bir rakamla sunulursa beklentilerini karşılayan kanallar buna fırsat veriyor. Kanallar aklandığına göre, izleyiciye makul süreli kaliteli işler sunmanın ihalesi, yapımcı ve oyunculara kalıyor. Hadi bakalım.
‘Bir Demet Tiyatro’nun yıllar önce 60 dakikayı uyguladığını hatırlatan ve yine yapılmaması için bir neden olmadığını belirten Aydemir ‘Ne kadar iyi olursanız olun bir süre sonra sıkıyor’ diyerek 90 dakikanın senaryo bozulmalarına etkisine işaret ediyor. Aklın yolu bir!
Neticede, benim bu tesisatçıları gözüm tuttu. Başlangıçta hor görülen icadın işe yaradığının ortaya çıkmasıyla dengelerin değişeceği NTC yapımı dizi, umut vaat ediyor. Gelişimi önceden belirlenmiş konusunu ve yenilikçi özelliklerini, sosyal medyada çokça sevilen Murat Cemcir ve Ahmet Kural başta olmak üzere kadrosunun gücüyle de destekleyecektir. Reytingi bol olsun.
Anibal Güleroğlu
www.twitter.com/guleranibal