Survivior Recep İvedik’ten kadın zekâsına…
Ünlüler takımını twitter’dan paylaşan Acun Ilıcalı’nın gönüllüler takımı da geçtiğimiz günlerde belli oldu. Yine pek çokları doluşacak ekran başına. Kapışmalı yarışmaları izleyecek. ‘Survivor’ düşkünlerinde bir heyecan, bir heyecan… Amma ondan önce, kendilerini Acun’un ‘Survivor’ dünyasındaki doğallıklarla(!) avutanlar için bir başka Survivor komedisi sinemalarda yerini aldı. Bu da Recep İvedik’in Survivor’ı.
RECEP İVEDİK 4 FRAGMANI İÇİN TIKLAYIN
Üç yıl aranın ardından bir kez daha İvedik’leşen Şahan Gökbakar, televizyon için yarattığı, sonradan sinemaya uyarladığı bu itici ama bir o kadar da çekici karakterin maceralarını popüler kültürle beslemeyi çok iyi başardı doğrusu.
Hâsılat rekorları kırarak benimsen ve televizyonda kanaldan kanala dolaşıp her oynatıldığında ilk on içine girerek izlenen Recep İvedik serisine yeni katılan ‘Recep İvedik 4’, bu anlamda ilk üçünü hayli geride bırakmış durumda.
Kanyon’daki galada gösterilen yoğun ilgiden ve Şahan Gökbakar’ın bu seriyi uzatabildiği kadar uzatacağının sinyallerini veren sözlerinden anlaşılacağı üzere, Şahan sıkılmadığı veya vazgeçmediği sürece ‘Recep İvedik’ serüvenlerini devam ettirecek. Ettirmemesi için bir engel de yok zaten. Zira popüler kültürle beslenmesi ona sınırsız konu malzemesi yaratıyor. Tip de oturmuş nasılsa… Gülmeyi vazife edinenler sayesinde bozdur bozdur harca.
MALDİVLER’DEN AŞAĞI MAHALLE KAHRAMANI
Görgü kurallarını, nezaketi ve zarafeti yerle bir ederek insanların içindeki yabani yönü alabildiğine pervasızca ortaya çıkartıp zirveye tırmanan ‘Recep İvedik’in dördüncü filmine bakacak olursak Şahan’ın burada bozdurup bozdurup harcadığı konu, günümüzün trend yapan olgularıyla donatılmış…
Acun’a ve oynatıldığı kanallara büyük getiri sağlayan, izleyicileri de ayran ayran ekrana baktıran ‘Surivior’ yarışmasının ruhuyla hareket etmek ‘Recep İvedik 4’ün temeli. Bilboard’larda çarşaf çarşaf reklamları yapılarak pazarlanan Maldivler de, sanki bu tatil sevdasını desteklemek istercesine ağız sulandıran görsellikle, bu temelin inşa edileceği mekânı oluşturmak için seçilmiş.
Mahalleyi korumak ve antrenörlük yaptığı çocukların futbol sahasına beton yığını dikilmesini engellemek için klasik Yeşilçam kahramanlığına soyunarak yola çıkan İvedik, mekânı ve temeli hazır konunun içini doldurmakta da hiç zorlanmamış. Zaten ekrandan sinemaya deneyimli İvedik mantığı için bunu yapmak çocuk işi kadar kolay! Nasıl mı?
Pis burunu kodu mu oturtan İvedik’in en bariz özelliği, koltuk altı kılından apış arasına laf atmak. Sosyal mesaj için AVM olayına inceden dalıp serinin diğer filmlerinde olduğu gibi bolca iri kıyım gövde gösterisiyle, ‘içinizden biri’ komedisi yapmak.
Eleştirel tat katmak adına, mahalleyi kurtarmak için para arayışında Koçlardan medet umup hiçbirini bulamayınca Kamil Koç’a niyetlenmek; oradan da Ulusoy soyadlıları birbiriyle harmanlayarak ünlülerle isim benzeşmesinden hava atanlara göndermede bulunmak.
Allah’ın cezası olanlarla, Allah’ın lütuflarının Maldivler dopingli rekabetiyle Issız Ada’da ‘Survivor’ı icra ederken hem sağdan hem soldan hem ortadan cümlesine, gelişine laf koymak.
Klasik hareketlerden seçmelerde; tokat, tekme ve balgam atmak… Olmazsa olmazı, gaz çıkartma esprisiyle ateş yakmak… İlaveten Eda karakterini canlandıran Firuze Gamze Aksu’nun güzelliğiyle magazini coşturmak.
Bunlar ve serinin öncekilerinden aşina olduğumuz tüm beden ve sözcük argoları, Maldivler’den aşağı mahalle kahramanı olmaya niyetli ‘Recep İvedik 4’ün uzun uzadıya konu arayışına girilmeden yaratılan çocuk işi kadar kolay kısmını teşkil etmekte.
Öte yandan bu basit ve zahmetsiz kombinasyonun bir de ‘büyük işi’ kısmı bulunmakta. Oradaki baş olguysa, getirisi yüksek Şahan Gökbakar’ın bizzat kendisi!
Kabalığı böylesine kolay kabul edilebilir hale getirip kendine has tipiyle insanları gülmeye odaklayan Şahan’a, tüm tabuları yıkıp zor görünen kolayı başardığı ve gittikçe İvedikleşen insanlara yoldaş olduğu için şapka çıkartmak lazım. Şapkadan tavşan da çıkabilir… ‘Gapan da gaçan mı’ diyen de! Artık kısmet. ‘Maldivler’e niyet, ‘Survivor’a nispet.
KADINLAR ERKEKLERDEN DAHA MI İVEDİKÇİ?
Kahkahası ve hâsılatı garantili Recep İvedik’in animasyonunu da yapıp Türkiye’de bir ilke imza atmaya hazırlanıldığı müjdesi verilen İvedik’i geçip hayran kitlesine bakacak olursak, burada Şahan’ın farklı yorumlara sebep olup tartışma yaratacak sözü çıkıyor karşımıza. Şahan’a göre bu kaba saba tipin asıl hayranları kadınlarmış!
Saçı uzun aklı kısa dendiği için mi acep? Tabii bu da işin latifesi...
Önemli olan, Şahan’ın, ‘‘İvedik’in kadın hayranları erkeklerden daha fazla’’ sözüyle neyi hedeflediği. Şahan, gelişine sallamış olma ihtimali bir yana, bu saptamayı yaparken Türk kadınlarının erkek zevkini mi yoksa komedi algısını mı işaret etti?
Gerçek hayatta kadınlar böyle bir erkek tipiyle birliktelik ister mi, diye düşünüyorum… Hani cepleri dolu olan erkeklerin tipinin ve yaşının, avcı kadınlar için önemsizliği bilinen bir durum da, bunlar dışındakiler için İvedik gibi birini kabullenmek biraz zor.
Yine de bizim ünlü erkekler, ‘Kadınlar sert erkek sever’ lafını dillerinden düşürmediklerine göre vardır bir hikmet demek lazım. Ayrıca bazı ünlü kadınların sevgilileriyle ‘dayak’ anılarını reklam malzemesi yapmaları da, kaba erkeklerin yıldızının hızla parlatıldığını gözlemlemek adına bir işaret… Gerçi İvedik kadın pataklamıyor ama yine de Şahan’ın bu sözüyle, kadınların erkek zevkini belirlemiş olması muhtemel! Haydin erkekler, kadınları cezp etmek için acilen İvedikleşin.
Bir ihtimal, komedi algısını işaret ettiğini varsayarsak o zaman da övgü mü yoksa yergi mi konusu çıkıyor ortaya. Kadınlar erkeklerden daha kolay mı kavrıyor esprileri yoksa erkekler komedi konusunda kadınlardan daha mı seçici? Acep bu sözün arkasında kadınların zekâsını küçümseme güdüsü yatıyor olabilir mi?
Yani arkadaş, Şahan Gökbakar bir Recep yarattı, başarısından komedisine, çık çıkabilirsen işin içinden. Bilmem kaç bilinmeyenli denklem gibi oldu ya konu, merakım iyice kabardı…
Kadınlar(ben değilim de), neden erkeklerden daha çok İvedikçi? Acilen cevap aranıyor.
Belki bu soruya cevap bulunursa o zaman toplumumuzdaki kadınların, erkek hükümranlığını neden boynu bükük kabullendiğini; dayakları yedikçe, sürekli aldatıldıkça ‘Erkektir yapar’ diyerek olanı biteni sineye çektiğini de anlayabiliriz!
Anibal GÜLEROĞLU