Erdoğan ile Davutoğlu arasındaki anlaşmazlık varmış görüntüsüne bakmamak lazım. Davutoğlu'nun Cumhurbaşkanı'na ters düşecek politikalar uygulaması için eli henüz güçlü değil.
Dokunulmazlık dosyalarını kaldırma konusundaki taktiğin bizzat Saray tarafından verildiği belirtiliyor. Hatta Cumhurbaşkanlığı kadrosuna yeni katılan adı az duyulmuş bir hukukçu tarafından.
Bir taşla birkaç kuş vurmayı planladığı bu öneriye önce CHP'nin bazı gerekçelerle karşı çıkacağı hesaplandı.
Öyle ya, 506 dosya içerisinde CHP'nin çok üzerinde durduğu 17-25 Aralık olaylarında adı geçenler yok. Üstelik liderler içerisinde de en fazla fezleke Kemal Kılıçdaroğlu'na ait. Başbakan'ın önerisine hayır derse iktidar bunu kullanacak. Aşağı tükürsen sakal durumu.
CHP böylece resti göremeyen parti durumuna düşmüş olacak meydanlarda.
MHP ise, HDP'liler gitsin de kim isterse kalsın düşüncesinde. Bu konuda oradan sorun çıkmaz.
Ama HDP lideri Selahattin Demirtaş "Birimize dokunursanız hepimize dokunmuş olursunuz" diye önceden restini çekmişti. HDP'li Dengir Mir Mehmet Fırat da, böyle bir durumda meclisten çekileceklerini söylemişti.
Dosyaların meclisteki oylamadan sonucu nasıl çıkar bilinmez ama HDP'nin meclisi boşaltacağı tahmin ediliyor.
Bu da Anayasa gereği bir ara seçim yapılması şartını öngörüyor.
Haydi, ara seçim yapacağımıza seçimleri yenileyelim, Başkanlık dahil olmak üzere Anayasa değişikliklerini yapacak bir sonuç alalım denilmiş midir?
Mecliste taze taze seçilen milletvekilleri için, yeniden seçilemezse hakları zayi olmasın şeklinde özlük çalışmaları yapıldığını duyunca, neden olmasın demek lazım...